Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Dedikodu pazarı

Yazının Giriş Tarihi: 09.10.2023 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.10.2023 16:12

Ne acıdır ki; normalde bir çeşit hastalık olan dedikodu, bir tür eğlenceye hatta neredeyse terapi niteliğinde bir etkinliğe dönüşmüş durumda! Annelerimizin zamanında fiskos sehpası diye bir şey vardı. Demek ki insanlar dedikoduyu her zaman sevmişler. Fakat artık işin rengi değişti. Özellikle magazin programı adı altında yayınlanan, insanların tüm hayatlarındaki gizlisini saklısını çirkince ortaya seren dedikodu programları izlenme rekorları kırıyor ve son derece de olumsuz örnek oluyor.

İnsanların hayatlarını araştırmak, özelini ifşa etmek ayıptır diyeceğim ama, zaten insanlar bunu kendileri ortalığa serdiler. Sosyal medya dediğimiz mecra ne yazık ki; insanların yatak odalarına kadar girdi! En özel anlarını boy boy paylaşan insanlar, aslında bütün dedikodu malzemesini kendi elleriyle birilerine verdiler. Bazı insanlar neredeyse günlerinin her saatini an be an adeta rapor verircesine paylaşıyorlar. Artık her yaşadıklarını ve her yaptıklarını resmen reklam olsun diye sergiliyorlar! Sonra üstüne bir de başkalarının hayatlarını irdeliyorlar. Kendileri hakkında dedikodu yapılınca kızmaları da cabası. Evet insanlar yersiz bir şekilde hakkımızda konuşurlar. Haset ederler, çamur atmak isterler veya sadece huzurumuzu kaçırmak için bile dedikodumuzu yaparlar. Biz onlara fırsat vermediğimiz sürece bu yaptıkları onların ayıbıdır. Ama resmen hayatımızı gözlerine sokarak ortaya serdiğimizde buna kızmaya çok da hakkımız kalmıyor. Elbette bu dedikodu yapmalarını haklı çıkarmaz ama biz de o suça bir nevi ortak oluruz. İki lafın belini kırmak diye şirince nitelendirdiğimiz şey, dedikodu yapmaktır. İnsanların hakkında konuşmak dedikodu, eğer aslı yoksa da Allah muhafaza iftiradır! Kendi hayatını paylaşmak bile aslında haktır! “Olan var olmayan var” derdi annelerimiz. Övünerek paylaştığımız şey, bir başkasının yarası ya da eksiği olabilir. Kem göz denen bir şey var bunu unutmayalım. Birinin mutluluğunuzu kıskandığını ve haset ettiğini, ya da hayatınıza özenecek durumda olduğunu ve nazar ettiğini düşünün.

O yüzden dedikodu yapmak isteyen zaten konuşur ama biz ona ne kadar malzeme veriyoruz ve hayatımızı servis ediyoruz orası önemli. Kendi hasedinden konuşanın kendi problemidir. Ama biz onu konuşturacak şeyler yapıyorsak bir durup düşünmeliyiz. Hayatımızı kendimiz için yaşayalım. Konuşmak isteyen ne isterse konuşsun hiç önemli değil. Yeter ki biz bu pazarın ortağı olmayalım!

Sağlıcakla ve farkındalıkla kalın.       

Etimle kemiğimle tiksindim!

04.11.2024 06:33

“Ben bu çağdan nefret ettim, etimle kemiğimle nefret ettim!” Ah ah sevgili Cahit Zarifoğlu, sen hele bir de bu günleri görsen! Senin nefret ettiğin çağı mumla arıyoruz, mumla! Hasretle özlemle; “Ah be, ne güzel, ne temiz günlermiş,” diyoruz. Artık sen düşün, ne çirkin, ne acımasız bir çağa denk geld

Pes!

21.10.2024 07:28

Gerçekten artık ne söylesem ne tavsiye etsem, bu insanlık nasıl düzelir desem hiç bilmiyorum? Bunca zamandır her durumda ve her zaman bir ümit vardır diye bangır bangır savunan ben, bu insan denen güruh için artık ümit etmek bir yana dursun, cidden insanlık adına utanıyorum. Gün geçmiyor ki kanımızı

Vebal!

09.10.2024 06:30

Gün geçmiyor ki ülkece başka bir cenderenin içine düşmeyelim. Yine birileri yüreklerimizi paramparça, içimizi huzursuz etmeyi başardı. İşin görünen yüzü bile bu kadar korkunç ve çirkinken, altında yatan pislikleri öğrenmeyi yüreğimiz nasıl kaldıracak hiç bilmiyorum! Her geçen gün bir şeylerin daha d

Yanlış denge yüktür

02.10.2024 06:30

Hayatta herkesin yükleri vardır. Kiminin istemsizce üstlendiği, kiminin ise üstüne yüklenmiş tüm bu ağırlıklar adeta insanın ilerlemesine engel olan prangalarıdır. Hayatın ağırlığı az geliyormuş gibi bir de insanların birbirine yük olması, zorluk çıkarması ne yazık ki her şeyi daha çekilmez hale g

Kendine yakışan üslup

23.09.2024 06:30

Özellikle son zamanda insanlar arasında çok ciddi ölçüde bir iletişim sorunu var. Kimse kimseye meramını anlatamıyor, kimse kimsenin dilinden anlamıyor. Bu ister toplum içinde hiç tanımadığımız insanlar arasında, isterse aile içi bireyler arasında olsun hiç fark etmiyor. Net bir özetle insanlar anl

Kendi dünyamız

18.09.2024 06:15

İnsanın bazen karmaşa ve kaos içinde bunalmasına sebep olan şeylere karşı tek yapması gereken kendi iç dünyasına çekilmektir. Sakinleşmek ve dinginleşmekten başka hiçbir yol bizi hayatın keşmekeşliğinden kurtaramaz. Ne kadar söylemesi dile kolay, yapması ise bir hayli zor olsa da emin olun kimlik yo

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Bursa Hayat Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.