Vebal!

Gün geçmiyor ki ülkece başka bir cenderenin içine düşmeyelim. Yine birileri yüreklerimizi paramparça, içimizi huzursuz etmeyi başardı. İşin görünen yüzü bile bu kadar korkunç ve çirkinken, altında yatan pislikleri öğrenmeyi yüreğimiz nasıl kaldıracak hiç bilmiyorum! Her geçen gün bir şeylerin daha da kötüye gittiğini ve insanların iyice çığırından çıktığını gördükçe aklıma şu manidar soru geliyor; “bu gidiş nereye?” Ama ondan önce sormak istediğim o kadar çok şey var ki! Cevaplanamayan nice deli sorular!

İlk merak ettiğim ne biliyor musunuz? Yaşanan vahşetin ardından gördüğüm onlarca vahim manzara nasıl olabiliyor? Sapkın grupların peşine takılmış gencecik çocuklar daha o yaşta nasıl bu kadar vahşi ve sapık olabiliyorlar? Nasıl gözlerini bile kırpmadan masum canlara işkence edebilecek kadar gözü dönmüş hale gelebiliyorlar? Kuran’ı parçalayıp, üstünde tepinecek kadar nasıl İslam düşmanı olabiliyorlar? Bu çocuklar bu hale gelene kadar bu anne babalar ne yapıyordu Allah aşkına? Bunca gence bu dini neden sevdiremedik, doğru öğretemedik sorarım size? Bu işten mesul olan, vazifeli olan herkese soruyorum; Müslüman bir ülkede doğmuş, imkanları bu kadar zenginken bu gençlik neden İslam’a düşman yetişti bana bunu açıklayabilir misiniz? Şekilcilikten ibaret yaşadığımız her şey bir gün gelip ayağımıza dolanacaktı zaten, besbelliydi! Şeklen ana babalık, şeklen hocalık! Hiç kimse kızmasın, onun yerine başını iki elinin arasına alsın da kendini sorgulasın! Çünkü ne de olsa eleştirilmekten zerre hoşlanmayıp, bir de yaftalayacak birilerini bulmaya pek meraklıyızdır! Valla ne yazık ki bu gerçekleri değiştirmiyormuş ki, hepsi elinize yüzünüze bulaştı! Ey ana baba olmuş ama hakkını verememiş insanoğlu. Sanıyor musun ki bu hesaptan tertemiz sıyrılacaksın! İlmek ilmek işlemen gereken evlat emanetinin vebalinin; “ben elimden geleni yaptım” diyerek içinden sıyrılabilecek misin? Ne yazık ki hayır!

Ödenecek çok hak, verilecek çok hesap, alınan bolca vebal var bunu bilesiniz. Kafanızı gömdüğünüz telefonlardan, dizilerden, maçlardan, dedikodu masalarından kaldırabilirseniz, bir zahmet yan odada sizin yerinize birilerinin tam istediği gibi şekillendirdiği çocuklarınıza bir bakın isteseniz. Çünkü sizin aksinize kötülük hiç uyumuyor ve vazifesini bir an bile ihmal etmiyor! Bilmem farkında mısınız?

Farkında kalın…