Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

O insan

Yazının Giriş Tarihi: 12.03.2025 07:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.03.2025 16:48

İnsanların bize karşı, diğer insanlara ve topluma karşı yaptığı hataları gördüğümüzde öfkeleniyoruz. Bu öfke onları düzeltme arzusunu ortaya çıkardığı gibi tamamen o insanlardan uzaklaşmayı veya onlarla tartışmayı da arkasından getirebiliyor.

Burada iki durum ortaya çıkıyor. İlki bizler, karşımızdaki insanı kendimiz gibi bilip kendimiz gibi yorumlamaya çalışıyoruz. Diyelim ki kişi, bana selam vermemiştir. O sırada zihnim “bana değer vermiyor” gibi bir çıkarım yapıyor. Bu bir noktada “Ben biriyle karşılaştığımda selam vermememin tek sebebi olabilir. O da önemsememek, o kişiye değer vermemek…” gibi bir düşünce yapısından da kaynaklanıyor.

Zihnimizin ne dediklerini dinlerken ve onun her dediğini doğru ve gerçek olarak kabul ederken insanın çok kompleks bir varlık olduğunu unutuyoruz. Benim zihnimden geçenler olduğu gibi muhatabımın da zihninden geçenler var ve muhtemelen çok farklı çıkarımlar yapıyorlar.

Çünkü bir kere benim mizacım ve hayat boyu tecrübe ettiklerimle onunkiler çok farklı. Hatta bazen taban tabana zıt. O yüzden aynı olay karşısında ikimizin zihninin aynı şeyleri konuşuyor olması imkansıza yakın.

Bazen “empati” kurduğunu söyleyen hatta muhataplarının bu özellikten mahrum olduğundan yakınan insanlar olur. Halbuki bunu söyleyen insan da kendine göre karşı tarafı anladığını dile getirir.

Bu dünyadaki en “empati” kuran insan dahi tam olarak bunu başaramaz. Bunu gerçek anlamda başarmak için karşılıklı yer değiştirmemiz gerekir ki böylelikle muhatap olduğum kişinin penceresinden olaylar nasıl görünüyor onu fark edebilelim. İnsanlarla farklı pencerelerden baktığımızın kabulünde olmak onlara şefkat göstermemizi kolaylaştıracaktır.

Tüm bunlarla beraber şefkat göstermeyi, karşı tarafın her dediğini kabul etmek, her seferinde anlayışla karşılamak, verdiği zararı görmezden gelmek gibi algılayanlarımız da olabiliyor. Hatta birine öfkelendiğinde veya hakkını savunduğunda kendini suçlu hissedenlerimiz bile var.

Çünkü diyor ki; “O bir insan, hata yapabilir, belki yaptıklarının farkında bile değildir, asıl ben ona şefkat göstermeyerek veya şefkatli davranışlarda bulunmayarak hata yapıyorum.”

Kişi, şefkati bu şekilde algıladığında doğrudan kendine şefkat göstermemeye başlıyor. Kendine olan şefkatini bir kenara bırakmasını geçtim işler çok farklı bir boyut kazanıyor. Sözde şefkat gösterdiği için kendi haklarından vazgeçiyor, alan ihlali yapılmasına izin veriyor, psikolojik ve fiziksel şiddette dahi sesini çıkarmayan insanlar oluyor. Çünkü muhatap, bir insan! Peki, ben!

Diyelim ki otobüsteyim. Biri ayağıma basıyor. Canım çok acıyor. Aynı zamanda ayakkabım kirleniyor, aynı zamanda ayakkabıma basacak kadar bana yaklaşmış olması hoş değil. Bendeki tüm bu rahatsızlıkların farkındayım. Evet bildiğim bir şey var ki o da ayağıma basan kişi, ayağıma bastığının farkında olmayabilir veya bilerek de basıyor olabilir. Niyetini bilemem. Ben eğer: “O da insan, bilerek yapmıyordur.” diyerek rahatsızlığımı ifade etmediğimde öncelikle, rahatsız olmaya devam edeceğim ve karşı taraf bunun farkında değilse durumun farkına vardırmamış olacağım eğer farkında ve bilerek yapıyorsa bana verilen zarara göz yummuş olacağım.

Birine şefkat duymak, ondan gördüğüm zararı, zarar olmaktan çıkarmıyor. Birine rahatsız olduğunu söylemek, hakkını savunmak, fikirlerini söylemek, tartışmak, “hayır” demek de ona şefkat göstermediğim anlamına gelmiyor. Birini çok sevdiğim için sarıldığımda ve yanlışlıkla omzum burnunu tıkayıp nefes alamayacak hale getirdiğinde karşı tarafın “Ben şu an nefes alamıyorum, omzunu indirir misin?” demesi veya omzumu hafifçe itelemesi onun beni sevmediği veya sarılmamdan hoşlanmadığı anlamına gelmez. Sadece nefes almak istediği anlamına gelir.

Çünkü evet o insan, ben de insanım! O da isteyerek ya da istemeyerek bana zarar verebilir. “Bana zarar veriyorsun!” demek veya kendimi korumaksa benim sorumluluğumda.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.