Modern çağın getirdiği önemli bir psikolojik zorluk: Kalabalık yalnızlık

Lev Tolstoy'un "Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan, insansın," sözü, günümüzün artan sorunlarından biri olan "kalabalık yalnızlık" kavramıyla derin bir bağ kuruyor. Türk Dil Kurumu tarafından yılın kelimesi olarak seçilen bu ifade, modern çağın insanının ruh halini çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.

Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Klinik Psikolog Beril Eser Odabaşı, kalabalık yalnızlığın sadece bireysel bir deneyim değil, aynı zamanda toplumsal bir sorun olduğuna dikkat çekiyor.

Klinik Psikolog Beril Eser Odabaşı, kalabalık yalnızlığın bireylerin sosyal ortamlarda bulunmalarına rağmen duygusal olarak yalnız hissetmeleri durumu olduğunu belirtti. Bu hisle birlikte, kişilerde kaygı, stres, mutsuzluk, öfke ve hüzün gibi birçok duygu yaşanabileceğini vurguladı.

Yaşanan bu duygular derinleştikçe, bireylerin ailelerinden, arkadaşlarından, işlerinden ve okullarından kopmaya başladığını ifade etti.

Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Klinik Psikoloğu Beril Eser Odabaşı, sosyal medyanın ve dijitalleşmenin yüz yüze etkileşimin yerini almasının duygusal bağların zayıflamasına yol açabildiğini vurguladı.

Odabaşı, sosyal medyanın bireylerin hayatlarını sergilediği ancak gerçek duygusal deneyimlerini paylaşmadığı bir platforma dönüştüğünü belirtti. Bu durumun bireylerin yalnızlık hissini pekiştirebileceğini ifade eden Odabaşı, insanların sanal dünyada "bağlantı" kurarken, gerçek duygusal bağlarının zayıfladığını söyledi.

Bu hissin özellikle dijital çağda daha da yaygınlaştığını belirten Odabaşı, insanların çevrimiçi bağlantılar kurduğunu ancak bu bağlantıların genellikle yüzeysel kaldığının altını çizdi. Odabaşı, dijital etkileşimlerin genellikle yüzeysel ve zamanla daha da yalnızlaştırıcı olabildiğini, çünkü bu platformlarda insanın gerçek benliğini ifade etmesinin daha zor olduğunu belirtti.