Uzaktan eğitimi tamamıyla köşeye kaldırmayalım!

Uzun bir aranın ardından öğrenciler yarın yüz yüze eğitime başlıyor.

Pandemi süreci her alanda olduğu gibi, eğitimde de bazı önlemleri beraberinde getirdi.

Online derslerle sürecin sürdürülebilirliği sağlanırken, bazı çevreler bu yöntemin pek de faydalı olmadığı görüşünü savundu.

Ancak...

Gelişen teknoloji ve iletişim araçlarının artmasıyla artık ekrandan da bazı işlerimizi yapmaya alışmalıyız.

Geçtiğimiz eğitim öğretim döneminde, uzaktan eğitimin bence 'deneme aşamasını' yaşadık.

Elbette ki bu şekilde eğitim almaya alışkın olmayan öğrenciler ve dersleri online yapan öğretmenler için bu 'teknolojik' sürece alışmak zor.

Fakat, salgınların kol gezdiği günümüz dünyasında en azından ikinci bir eğitim modeli olarak uzaktan eğitimin gelişmesi yönünde çalışmalar gerçekleştirmeliyiz.

Her geçen gün yeni bir varyantla karşı karşıya kalan dünyamızda, kış aylarının gelmesiyle birlikte 5. hatta 6. salgın dalgalarını yaşamamız maalesef kimseyi şaşırtmayacaktır.

Elbette ki gönül yüz yüze eğitimin sürekliliğinin devam etmesinden yana.

Ancak günümüz şartlarını da dikkate alarak yeni düzenlere adapte olmak zorundayız.

Demek istediğim, yüz yüze eğitimin başlaması bize alternatif çözümlerin varlığını unutturmamalı.

Konu eğitim ise, her zaman bir B planımız olmalı.

***

Okulların açılması ve yüz yüze eğitimin başlamasıyla ilgili karar alınması, aşı tartışmasını da beraberinde getirdi.

Bilindiği üzere; Sağlık Bakanlığı aşılama takvimine 12 yaş üstü kronik hastalığı olanlar ile 15 yaş üstündeki tüm kişileri de dahil etti.

Ancak bu yaş gruplarına henüz randımanlı bir aşılama yapıldığı izleniminde değilim.

Diğer taraftan aşı karşıtı düşünceye sahip olan öğretmen ve okul çalışanları da bulunuyor.

İşte bu noktada alınan kararla, aşı olmayan öğretmen ve okul çalışanlarına haftada iki kez PCR testi yaptırma zorunluluğu getirildi.

Bence az bile istenmiş!

Her gün yüzlerce çocuğun arasına karışacak öğretmen ve okul çalışanının aşısız olduğunu düşünmek bile korkutucu.

Bu konuda hocalarımızın daha hassas davranması ve uzmanlara kulak vermesi gerektiği taraftarıyım.

Şimdiden tüm öğrencilerimize, yeni eğitim-öğretim yılında sağlık ve başarı dolu günler diliyorum.