Türkiye’de artan güvenlik tehdidi! Sistemleri cevap veremez hale getiriyor

Dağıtık Hizmet Reddi (DDoS) saldırıları, binlerce farklı cihazdan aynı anda gönderilen sahte isteklerle sistemleri aşırı yükleyerek cevap veremez hale getiriyor. Bu saldırılar artık sadece büyük kurumları değil, altyapısı dışa açık olan küçük ve orta ölçekli işletmeleri (KOBİ'ler) de doğrudan hedef alıyor.

DDoS saldırıları karşısında geleneksel güvenlik önlemlerinin çoğu zaman yetersiz kaldığı gözlemleniyor. Bu durum, siber güvenlikte yeni nesil çözümlerin önemini artırıyor.

Uygulama katmanı (Layer 7) saldırıları, IP veya port filtreleme gibi geleneksel yöntemlerle engellenemeyecek kadar karmaşık ve sofistike bir yapıya sahip.

Bu nedenle, veri merkezleri için kritik bir savunma katmanı, bot trafiğini gerçek kullanıcı davranışından ayırt edebilen akıllı algoritmalarla kuruluyor.

TÜRKİYE'DEKİ VERİ MERKEZLERİ ALTYAPILARINI YENİDEN YAPILANDIRIYOR

Türkiye'de hizmet veren veri merkezlerinin önemli bir bölümü, artan siber tehditler karşısında altyapılarını yeniden yapılandırma sürecine girdi.

Günümüz siber tehditlerine karşı, veri merkezi güvenlik katmanlarında yeni nesil teknolojiler yaygın biçimde kullanılıyor. Özellikle yüksek kapasiteli saldırı trafiğini yönlendirebilen ağ sistemleri, anlık saldırı tespiti sağlayan yazılımlar ve yapay zekâ destekli analiz modülleri, siber güvenlik alanında önemli bir rol oynuyor. Bu teknolojiler, veri merkezlerini DDoS gibi karmaşık saldırılara karşı daha dirençli hale getiriyor.

ETKİLİ BİR SAVUNMA OLUŞTURMAK ÖNEMLİ

DDoS saldırılarına karşı etkili bir savunma oluşturmak, sadece güvenlik duvarları ve engelleme mekanizmaları kurmanın ötesine geçiyor.

DDoS saldırılarına karşı bütüncül bir siber güvenlik yaklaşımı, yalnızca güvenlik duvarları ve engelleme mekanizmaları kurmakla sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda saldırı tespit süresini azaltmak, otomatik müdahale senaryoları geliştirmek ve altyapıyı dinamik biçimde ölçeklendirmek de bu bütüncül yaklaşımın önemli birer parçası…