Restorasyon Haberleri - Son Dakika Restorasyon Haber Güncel Gelişmeler

Bursa İznik'te restorasyon skandalı!

Tarihi ve kültürel mirasın önemli merkezlerinden Bursa'nın İznik ilçesinde yaşanan olay, restorasyon kalitesini bir kez daha tartışmaya açtı. 2007 yılında kapsamlı bir restorasyon geçiren İznik Ayasofya Camii'nin minaresi, sadece 18 yıl sonra rutubet nedeniyle su alarak yosun tutmaya başladı. Bu hızlı bozulma, restorasyon sürecinde kullanılan malzeme seçimindeki ve uygulama tekniğindeki hataların bir sonucu olarak gösteriliyor. ASIRLIK YAPI, MODERN HATALARI GÖZLER ÖNÜNE SERDİ Restorasyon skandalına dönüşen bu durumun çarpıcılığı, hemen yakın çevredeki bir başka tarihi yapıyla yapılan karşılaştırmayla daha da arttı. 1423 yılında inşa edilen Mahmut Çelebi Camii’nin minaresi, tam 602 yıldır ayakta duruyor. Asırlara meydan okuyan bu Osmanlı eseri minarede ne bir çatlak ne de bir rutubet izine rastlanmıyor. Bu durum, dönemin mimari kalitesini ve sağlam işçiliğini gözler önüne sererken, yüksek bütçelerle yapılan modern restorasyon projelerinin neden kısa sürede çürüdüğü sorusunu akıllara getirdi. UZMANLAR UYARIYOR: "KÜLTÜREL MİRAS TAHRİP EDİLİYOR" Uzmanlar, tarihi yapıların onarım süreçlerinde aceleci davranılmaması ve yapıların özgün dokusuna uygun malzemeler kullanılması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Yapılan açıklamada, standartlara uygun olmayan restorasyonların kültürel mirası korumak yerine tahrip ettiği belirtildi. İznik'teki bu iki cami minaresinin zıt durumu, tarihi eser koruma ve onarım süreçlerinin yeniden ve detaylıca incelenmesi gerekliliğini ortaya koydu. Bursa kamuoyu, yetkililerden Ayasofya Camii minaresindeki hatanın acilen düzeltilmesini ve sorumlular hakkında işlem yapılmasını bekliyor.

Yıldırım’da tarihe “Raspa” vuruldu: Setbaşı Sanat Merkezi’nde restorasyon

Yıldırım Belediyesi’nin, Bursa’nın kültürel mirasını geleceğe taşıma vizyonuyla başlattığı projelerden biri olan Setbaşı Sanat Merkezi, restorasyon sürecine “Raspa Töreni” ile adım attı. Törene vatandaşlar, sanat camiası ve yerel yöneticiler yoğun ilgi gösterdi. Törende konuşan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Bursa’nın tarih boyunca birçok medeniyete başkentlik yaptığını vurgulayarak, “Yaklaşık 130 yıl boyunca bir medeniyet tasavvurunun merkezi olan bu şehirde, biz de tarihi ve kültürel kimliği yeniden görünür kılmak için çalışıyoruz” dedi. GEÇMİŞİN İZLERİNDEN GELECEĞE KÜLTÜR MERKEZİ Başkan Yılmaz, Setbaşı bölgesinin Bursa’nın kültürel tarihinde özel bir yere sahip olduğunu belirterek yapının geçmişine dair şu bilgileri paylaştı: “Bu bina, Cumhuriyet öncesinde bir Ermeni Ortodoks kilisesi olarak inşa edilmiştir. Daha sonra tütün deposu olarak kullanılmış ve uzun yıllar metruk halde kalmıştır. Şimdi ise yeniden ayağa kalkıyor. Bu sadece bir restorasyon değil; bir kültürün yeniden doğuşudur.” KÜTÜPHANE, SERGİ SALONU VE DAHA FAZLASI Toplam 479 metrekarelik alan üzerine inşa edilecek Setbaşı Sanat Merkezi, çok yönlü bir kültürel yaşam alanı olarak tasarlandı. Merkezde, kütüphane, sergi salonu, konferans alanı ve kafe gibi işlevsel alanlarla birlikte gençlerin ve sanatseverlerin buluşma noktası olması hedefleniyor. Yılmaz, merkezin sadece bina değil, “bir kültür adası” olacağını belirterek projenin sosyal hayatı da canlandıracağını dile getirdi. KİMLİKSİZ BİNALAR KALDIRILIYOR, TARİH ORTAYA ÇIKIYOR Proje kapsamında, kilise yapısının yanındaki kimliğe uygun olmayan betonarme binaların kamulaştırılarak kaldırılacağını açıklayan Başkan Yılmaz, bölgenin estetik ve tarihî bütünlüğüne dikkat çekti. Böylece Setbaşı’nın geçmişiyle daha uyumlu bir çevre düzenlemesi hedefleniyor. 12,5 MİLYON TL’LİK RESTORASYON YATIRIMI Yılmaz, restorasyon sürecinin 12,5 milyon TL + KDV bedelle ihale edildiğini belirterek, zamanla maliyetlerde artış yaşanabileceğini ancak bu projenin Bursa’nın geleceğine yapılan bir yatırım olduğunu vurguladı. “KADİM YILDIRIM’I AYAĞA KALDIRIYORUZ” Tarihi ve kültürel değerleri yaşatmanın belediyeciliğin önemli bir ayağı olduğunu belirten Başkan Yılmaz, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Yeni Yıldırım’ı inşa ederken, kadim Yıldırım’ı da ihmal etmiyoruz. Setbaşı Sanat Merkezi, bu vizyonun somut bir örneği. Bursa’nın kültürel mirasını geleceğe taşıyacak bu önemli projeyi adım adım hayata geçiriyoruz.”

Bursa’da kilise olarak inşa edilen tarihi yapı cami olarak ibadete açılıyor

Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı Özlüce’de yer alan ve 19. yüzyılda Rum Ortodoks Kilisesi olarak inşa edilen tarihi yapı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında mübadele sonrası camiye dönüştürülerek bölge halkına uzun yıllar hizmet verdi. Zamanla yıpranan cami, Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün himayesinde, Bursa Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından başlatılan restorasyon süreciyle yeniden hayat buldu. 2023-2025 YILLARI ARASINDA KAPSAMLI YENİLEME Restorasyon çalışmaları 2023 yılında başlayarak yaklaşık iki yıl sürdü. Uzman ekiplerin titiz çalışmalarıyla yapı hem mimari hem de statik olarak güçlendirildi. Restorasyon sürecinde caminin orijinal mimarisine ve özgün detaylarına sadık kalındı. Böylece hem estetik hem de tarihi bütünlük korunmuş oldu. MODERN TEKNİKLERLE GEÇMİŞİN İZLERİ KORUNDU Doğu-batı yönünde konumlanan ve kareye yakın dikdörtgen planıyla dikkat çeken cami, modern inşaat teknikleriyle sağlamlaştırıldı. Tüm çalışmalar, yapının tarihi karakterini bozmadan, gelecek nesillere aktarılmasını sağlayacak şekilde gerçekleştirildi. MANEVİ MİRAS YENİDEN HAYAT BULDU Cuma namazıyla birlikte yeniden kapılarını ibadete açacak olan Özlüce Camii, sadece bir ibadet mekanı değil; aynı zamanda kültürel ve tarihi mirasın yaşayan bir örneği olarak öne çıkıyor. Açılış törenine bölge halkının ve yerel yöneticilerin yoğun katılım göstermesi bekleniyor.

Başkan Erkan Aydın müjdeyi verdi: Kozahan için tarihi adım

Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Bursa’nın simgelerinden biri olan ve yerli-yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Kozahan’da esnafla bir araya geldi. Kahvaltı programında yapılan buluşmada Başkan Aydın, tarihi yapının aslına uygun şekilde yenileneceğini belirterek, restorasyon süreci hakkında önemli bilgiler paylaştı. Esnafın görüş ve önerilerinin de dinlendiği toplantıya katılım yoğundu. RESTORASYON KAPSAMI VE SÜRECİ NETLEŞİYOR Başkan Aydın, Kozahan’daki çalışmaların Anıtlar Kurulu, çarşı yönetimi ve ilgili kurumlarla koordinasyon içerisinde sürdüğünü vurguladı. 2011 yılında kabul edilen rölöve projesinin ardından, şu anda üniversiteden gelecek bilirkişi raporunun beklendiğini ifade eden Aydın, “Raporun çıkmasının ardından, Anıtlar Kurulu’nun onayıyla restorasyon süreci başlayacak” dedi. GECE ÇALIŞMALARIYLA TİCARİ HAYAT AKSAMAYACAK Restorasyon sırasında Kozahan’daki ticari hayatın olumsuz etkilenmemesi için gece çalışmaları yapılacağını belirten Başkan Aydın, “Gerekirse Kapalı Çarşı’daki gibi gece çalışarak kısım kısım ilerleyeceğiz. Bu yaklaşıma Anıtlar Kurulu da destek veriyor. Hedefimiz, ziyaretçilerin Kozahan deneyimini kesintiye uğratmamak” ifadelerini kullandı. DEPREM GERÇEĞİ UNUTULMUYOR: GÜVENLİK ÖNCELİĞİ Kozahan’da daha önce yapılan kazılarda bazı kolonların kesildiğine dair bilgiler aldıklarını aktaran Aydın, Bursa’nın deprem bölgesi olduğunu hatırlatarak restorasyonun hayati bir ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. “Allah korusun, olası bir depremde bu yapının ayakta kalabilmesi için bu çalışma elzemdir” diyen Aydın, projenin yalnızca estetik değil aynı zamanda güvenlik odaklı olduğunu da belirtti. FON DESTEĞİ VE KAMU KATKISI ARAŞTIRILIYOR Restorasyon maliyetinin karşılanması konusunda kamu kaynakları, bakanlık fonları ve diğer destek alternatiflerinin araştırıldığını belirten Başkan Aydın, “Amacımız, Bursa’nın kültürel mirasını koruyarak gelecek nesillere aktarmak. Kamu ve yerel yönetimler olarak elimizi taşın altına koyuyoruz” dedi. HEDEF: YIL SONUNA KADAR BAŞLAMAK Restorasyon çalışmalarının yıl sonuna kadar başlaması planlanıyor. Ancak tarihi yapılarda bürokratik süreçlerin detaylı ilerlediğini ifade eden Aydın, "Kısa sürede, uzun ömürlü çözümler üretmeyi amaçlıyoruz" dedi. Kozahan’ın turizm açısından önemine vurgu yapan Aydın, Bursa’nın bu değerli yapısını korumak için iş birliği içinde çalışacaklarını sözlerine ekledi. ESNAFTAN BAŞKAN AYDIN’A TEŞEKKÜR Toplantı sonunda Kozahan esnafı, yapıya ve esnafa duyduğu hassasiyetten dolayı Başkan Erkan Aydın’a teşekkür etti. Esnaf, restorasyonun ticari hayatı olumsuz etkilemeden yapılacak olmasından duydukları memnuniyeti dile getirdi.

Yıldırım Belediyesi ilçedeki tarihi yapıları ayağa kaldırıyor

Yıldırım Belediyesi, kadim Bursa’nın tarihini ve kültürel mirasını gelecek nesillere aktarmak amacıyla restorasyon projelerine hız kesmeden devam ediyor. Molla Yegan Medresesi’nden Aşık Yunus Türbesi’ne, İsabey Köy Camii’nden mahalle konaklarına kadar birçok yapının restore edilerek yeniden işlev kazandırılması, ilçeye tarihi bir kimlik kazandırıyor. KÜLTÜRLE YOĞRULMUŞ BİR DÖNÜŞÜM Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, ilçede yürütülen kültürel dönüşüm projeleriyle ilgili yaptığı açıklamada, “Bursa'nın tarihi mirasının önemli bir bölümü Yıldırım ilçemizde yer alıyor. Emir Sultan’dan Yeşil Türbe’ye, Cumalıkızık’tan Yıldırım Külliyesi’ne kadar ülkemizin kültürel hafızasını oluşturan yapılar bu topraklarda yükseliyor” ifadelerini kullandı. Yılmaz, geçmişin izlerini silmek yerine geleceğe taşıyan bir vizyonla hareket ettiklerini belirterek, “Geçmişten güç alarak geleceği inşa ediyoruz. Bu amaçla tarihi yapılarımızı restore ederek yeniden halkımızın hizmetine sunuyoruz” dedi. ÇOCUKLAR İÇİN TARİHTEN GELEN BİR MİRAS Restorasyon süreci tamamlanan önemli yapılardan biri de Molla Yegan Medresesi oldu. Aslına uygun şekilde onarılan yapı, bugün “Molla Yegan Çocuk Üniversitesi” olarak hizmet veriyor. Yüz yıllar öncesinin ilim yuvası, yeniden çocukların bilgiyle buluştuğu bir merkez haline getirildi. TARİHİ KONAKLAR VE SİVİL MİMARİ ÖRNEKLERİ KORUMA ALTINDA Yıldırım Belediyesi, Osman Fevzi Efendi Yazlık Köşkü’nü Alev Alatlı Şehir Düşünce ve Sanat Merkezi’ne dönüştürerek ilçeye yeni bir kültür mekanı kazandırdı. Bununla birlikte Müsellim Köşkü, Ermeni Kilisesi, Murad Emri Evi, Hünkâr Korusu gibi yapılar üzerinde de planlama ve restorasyon çalışmaları sürüyor. Selimzade, Hacıseyfettin ve Yeşil mahallelerinde yer alan çok sayıda sivil mimari örneği yapı ise restore edilerek mahalle halkının kullanımına sunuluyor. SETBAŞI–YEŞİL–EMİRSULTAN AKSI İÇİN ÖZEL PROJE Başkan Oktay Yılmaz, Bursa’nın en değerli tarihi akslarından biri olan Setbaşı–Yeşil–Emirsultan hattı için kapsamlı bir proje yürüttüklerini belirtti. “Bu bölgede tarihi dokuyu ortaya çıkarmak için büyük bir dönüşüm hedefliyoruz. Amacımız Yıldırım’ı, geçmişle geleceğin iç içe geçtiği, marka değeri yüksek bir şehir haline getirmek” dedi. TARİHİYLE BÜTÜNLEŞEN, GELECEĞE HAZIR BİR KENT Yıldırım Belediyesi'nin tarihi dokuyu koruma odaklı çalışmaları sayesinde ilçe, modern şehircilik ile kültürel mirası buluşturan örnek bir yerleşim yeri olma yolunda ilerliyor. Belediye, yalnızca binaları değil, aynı zamanda şehrin ruhunu da restore ediyor.

Bursa'da Lala Şahin Paşa Medresesi'nde restorasyon tepkisi

Bursa'nın Osmangazi ilçesinde yer alan ve 1339 yılında Osmanlı'nın ilk anıt eseri olarak Lala Şahin Paşa tarafından yaptırılan medresede gerçekleştirilen restorasyon çalışması tepki çekiyor. Tarihi medresede 23 Aralık 2006 tarihinde gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarında, dışarıda tuvalet olmasına rağmen medresenin içine bir tuvalet ve mutfak inşa edildi. Bu durum, hem vatandaşlar hem de uzmanlar tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı. Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, medresede yapılan restorasyon için gerekli izinleri verirken, tesisat önerilerine izin vermedi, tuvalet ve mutfak inşaatını açıkça onaylamadı. Ancak buna rağmen, tarihi yapının iç kısmına yapılan tuvalet ve mutfak, medresenin duvarlarını rutubet ve tahribatla tehdit ediyor. Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu üyesi ve Gönüllü Çevre Müfettişi Ali Turan, bu durumu hukuki yollarla da mücadele ederek engellemeye çalıştı, ancak sonuç alamadı. Ali Turan, 2007'de Bursa Bölge İdare Mahkemesi'ne dava açtı, ardından Danıştay’a başvurdu ancak olumlu bir sonuç elde edemedi. Daha sonra, Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu ve sonuç olumsuz oldu. Turan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurma hakkı doğmasına rağmen, ülkenin değerlerinin ifşa edilmesi gibi bir kaygıyla bu hakkını kullanmaktan vazgeçti. Medresedeki 8 odadan 2'sinin tuvalet ve mutfak olarak kullanılmasına karşı çıkan Turan, bu yapıların "tesisat" adı altında inşa edilmesinin medresenin tarihsel değerine büyük zarar verdiğini ifade etti. “Medrese Bursa’daki ilk Türk eseridir ve bu esere zarar vermek bir hainliktir. Bir gün, Bursa'nın ilk anıt eseri yıkılırsa şaşırmayın” diyen Turan, medresenin asli haline geri döndürülmesi gerektiğini belirtti.

Tarihi Bursa Ulucami’den bile eski! Çökme tehlikesiyle karşı karşıya

Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu üyesi, Bursa Kent Konseyi Tarihi Kültürel Miras Grubu üyesi ve Gönüllü Çevre Müfettişi Ali Turan, Şahadet Camii’nin çökme riskiyle karşı karşıya olduğunu açıkladı. Turan, caminin son restorasyonunda gider kanallarının doğru bir şekilde tesis edilmediği ve caminin içerisindeki rutubet nedeniyle kubbe bağlantılarındaki duvarların şiştiğini söyledi. Bursa'nın tarihi ve kültürel mirası açısından büyük öneme sahip olan Şahadet Camii, 1365 yılında Sultan Murat Hüdavendigar tarafından inşa ettirilmişti. Ancak yapılan tamiratlar ve restorasyonlar sonrasında caminin yapısal bütünlüğü ciddi şekilde zarar görmeye başladı. Turan, "Caminin kubbesindeki su giderleri düzgün çalıştırılamadı. Giderler tıkalı ve su, caminin kubbe ve beden duvarlarına gidiyor. Bu, ciddi şekilde rutubet sorununa yol açıyor ve duvarlardan parçalar düşüyor. Eğer bu sorun çözülmezse, caminin kubbesi çökecek." dedi. RESTORASYON POLİTİKASINI ELEŞTİRDİ Ali Turan, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün tarihi eser restorasyonlarını yaparken en düşük rakamı teklif eden ve ehil olmayan firmalarla çalıştığını bu sebeple tamirat sonrasında çeşitli sorunların ortaya çıktığını iddia etti. Tarihi eserlerin restore edilmesi sırasında dikkat edilmesi gereken en önemli faktörün, yapıların orijinal yapısını koruyarak ve uzman ekipler tarafından müdahale edilmesi olduğunu vurgulayan Turan, "Ecdadımız, caminin gider sistemini çok güzel bir şekilde inşa etmişti. Ancak son yıllarda yapılan restorasyonlar, bu sistemin düzgün çalışmasını engelledi ve cami ciddi anlamda zarar gördü." şeklinde konuştu. CAMİNİN ÇÖKME RİSKİ ARTIYOR Turan, özellikle caminin doğu ve batı taraflarındaki gider sistemlerinin tıkalı olduğunu ve bu durumun caminin çökme riskini artırdığını belirtti. Batı tarafındaki giderin, BUSKİ kanalına bağlanmadığını, doğu tarafındaki giderin ise tamamen kapalı olduğunu tespit ettiklerini ifade etti. Bu tıkanıklıkların caminin yükünü taşıyan sütunlar üzerindeki baskıyı 10 kat artırdığını ve bunun da çökme riskini hızlandırdığını söyledi. Bursa Valiliği ve Vakıflar yetkililerine seslenen Turan, "Tarihi eserlerin yaşatılması için daha duyarlı olunmalı ve gerekli müdahaleler bir an önce yapılmalıdır. Bu cami, sadece Bursa'nın değil, tüm ülkemizin önemli kültürel miraslarından biridir." dedi. ŞAHADET CAMİİ'NİN TARİHİ VE ÖNEMİ Bursa'nın Tophane semtinde yer alan ve ilk Osmanlı yıllarında inşa edilen Şahadet Camii, şehirdeki en eski camilerden biridir. İlk yapıldığında Bursa'nın en büyük camisi olan bu eser, zamanla çeşitli yenilikler ve tamiratlarla bugünkü halini almıştır. Yapımında I. Murad’ın Filibe’de yaptırdığı camiyle aynı plan şemasına sahip olan cami, orijinal olarak çok kubbeli bir yapıydı. Ancak 1890 yılında büyük bir deprem sonucu yıkılan cami, Celaleddin Paşa tarafından yeniden inşa edildi. Bugün, caminin sadece üçte ikisi orijinal yapısından kalmış olup, tarihsel önemini hala korumaktadır. Bazı kaynaklara göre, cami adını I. Murad'ın Kosova Savaşı'nda şehit olmasından sonra almıştır. Diğer bir rivayete göre ise I. Murad, camide namaz kılmadığı için halk arasında çıkan dedikodulara karşı bu camiyi inşa ettirerek namaz kıldığını "şehadet" etmek istemiştir. Cumhuriyet dönemiyle birlikte ibadete kapatılan cami, uzun yıllar askeri depo olarak kullanılmıştır. 1946'da Bursa Eski Eserleri Sevenler Kurumu'nun çabalarıyla yeniden ibadete açılmıştır. TARİHİ ESERLERE SAHİP ÇIKALIM Şahadet Camii, tarihî mirasımızın ne denli önemli bir parçasıdır. Bu değerli eserin ayakta kalabilmesi için gerekli önlemler bir an önce alınmalı, restorasyonlar uzman ekipler tarafından titizlikle yapılmalıdır. Tarihi yapıları korumak, yalnızca geçmişimize sahip çıkmak değil, aynı zamanda geleceğimize de miras bırakmaktır. Geçmişte yaşadığımız acı tecrübelerden ders alarak, bu ve benzeri tarihi eserleri koruma noktasında daha dikkatli ve hassas olmalıyız.

Karadeniz Medresesi’nde yenileme çalışmaları: Gizemli sarnıç gün yüzüne çıkarılacak

İstanbul Fatih Külliyesi'nde bulunan Karadeniz Medresesi, 2022 yılında başlanan restorasyon çalışmalarının yüzde 90'ını tamamladı. Restorasyon, özgün olmayan eklentilerin kaldırılması, kubbe güçlendirmeleri ve zemin düzenlemeleriyle devam ediyor. 2025 yılında tamamlanması hedeflenen restorasyonun ardından medrese, eğitim yapısı olarak kullanılmaya devam edecek. Medresenin altında bulunan ve tarihi bir öneme sahip Karadeniz Sarnıcı, restorasyonun ardından gün yüzüne çıkarılacak. 1851 tarihli belgelerde adı geçen sarnıcın, Bizans dönemine ait olduğu belirtiliyor.

Aydın'da 4 asırlık Çatma Köprüsü suyla buluştu

İkizdere çayı üzerine 4 asır önce inşa edilen Çatma Köprü, Aydın'ın Yunan işgali döneminde önemli bir geçiş noktası konumundaydı. Tarihi köprü, 1970 yılına kadar hizmet verdikten sonra bir kısmı yıkıldı. İkizdere Barajı'nın faaliyete geçmesinin ardından İncirliova-Tire yolu güzergahı değiştirilip yol kullanım dışı kalınca tarihi köprü kaderine terk edildi. Uzun yıllar bir çivi dahi çakılmayan tarihi köprü, kış aylarında etkili olan sağanak yağıştan, meydana gelen sellerden hasar gördü. Bir bölümü yıkılan tarihi köprünün restorasyonuna 2020 yılında başlandı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından restorasyonu yapılan İkizdere'deki Çatma Köprü vatandaşla buluşturuldu. Devlet Su İşleri tarafından dün akşam İncirliova'da vatandaşlara yapılan duyurunun ardından İkizdere Barajı'nın kapakları açılıp çaya su bırakıldı. Restorasyonu tamamlanan köprü de suya kavuştu. Baraj kapaklarının açıldığını duyan vatandaşlar, şehrin sıcağından kaçıp tarihi köprünün altında sular içinde yürüyerek serinledi.