Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Enflasyon

Bursa Hayat Gazetesi - Enflasyon haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Enflasyon haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Merkez Bankası Başkanı’ndan sıkı duruş mesajı: Enflasyonda düşüş belirginleşti Haber

Merkez Bankası Başkanı’ndan sıkı duruş mesajı: Enflasyonda düşüş belirginleşti

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, TBMM'de ekonomi gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Enflasyonla mücadelede kararlı duruşun sürdürüleceğini söyleyen Karahan, hizmet enflasyonu başta olmak üzere genel enflasyon eğiliminde belirgin bir gerileme yaşandığını açıkladı. Karahan, "Son dönemde finansal piyasalarda yaşanan gelişmelerin etkisiyle Nisan ayında enflasyon beklentilerindeki iyileşme geçici olarak duraksadı. Ancak hesaplamalarımız, yıllıklandırılmış enflasyonun yüzde 30’un biraz üzerinde olduğunu gösteriyor. Bu da dezenflasyon sürecinin sürdüğünü açıkça ortaya koyuyor," ifadelerini kullandı. REZERVLERDE GÜÇLÜ ARTIŞ, NET DÖVİZ POZİSYONUNDA ÖNEMLİ İYİLEŞME Karahan, 22 Mart 2024 ile 25 Nisan 2025 tarihleri arasında brüt rezervlerin 17 milyar dolar arttığını, swap hariç net döviz pozisyonunun ise 81 milyar dolar iyileştiğini belirtti. Bu gelişmelerin Türkiye ekonomisi açısından olumlu sinyaller verdiğini ifade eden Karahan, "TCMB olarak dezenflasyon sürecini destekleyecek adımları kararlılıkla atmaya devam edeceğiz" dedi. “PARA POLİTİKASI SIKILIĞI DEVAM EDECEK” TCMB Başkanı, sıkı para politikasının fiyat istikrarı sağlanana kadar devam edeceğini vurguladı. “Enflasyon beklentileri halen dezenflasyon hedeflerimizin üzerinde seyrediyor. Bu durum, para politikasındaki kararlı ve sıkı duruşumuzu korumamızı gerekli kılıyor” diyen Karahan, piyasalara net bir mesaj verdi: "Para politikasındaki duruşumuz enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar sürecek." BEKLENTİLERDEKİ DÖNÜŞÜM HEDEFE YAKLAŞMAYI SAĞLAYACAK Karahan, enflasyon beklentilerinde genel bir gerileme eğiliminin sürdüğünü, ancak bu sürecin zaman zaman dalgalanabileceğini ifade ederek, ekonomik göstergelerin hedeflenen dezenflasyon patikasıyla uyumlu ilerlediğini sözlerine ekledi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten önemli ekonomi mesajları Haber

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten önemli ekonomi mesajları

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TGRT Haber’de katıldığı canlı yayında, Türkiye ekonomisine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Enflasyonla mücadelede kararlılığın altını çizen Şimşek, 2024 yılı için Merkez Bankası’nın tahmin aralığının yüzde 20-19 olduğunu belirtti. Kira, hizmet ve gıda enflasyonu ile mücadeleye dikkat çeken Bakan, yatırım, ihracat ve bütçe politikalarında da hedefleri ortaya koydu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, uzun süredir uygulanan ekonomik programın odak noktasının enflasyonu kalıcı olarak düşürmek olduğunu vurguladı. Haziran 2024’ten bu yana yıllık enflasyonun düşüşte olduğuna dikkat çeken Şimşek, “Son yaşanan iç ve dış şoklara rağmen yıllık enflasyon sınırlı da olsa gerilemeye devam etti. Bu tablo olumlu” dedi. Programın uygulanmasında bir geçiş dönemi öngörüldüğünü hatırlatan Bakan, “Politika kurgusunun oturması zaman aldı. Para politikası yeniden inşa edildi. Şimdi sıkı para politikasının gecikmeli ama etkili sonuçlarını görmeye başladık” diye konuştu. “MERKEZ BANKASI’NIN ENFLASYON TAHMİNİ %20-19 ARASINDA” Bakan Şimşek, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 2024 yılı için enflasyon hedef tahmin aralığının %20-19 olduğunu belirtti. Şu anki yıllık enflasyonun %37,9 olduğunu söyleyen Şimşek, özellikle temel mal enflasyonunun düşüşte olduğunu ifade etti. “Genel mal enflasyonu %31’e, temel mallarda enflasyon ise %20 civarına gerilemiş durumda. Gıda enflasyonu %36 civarında. Enflasyonun yüksek kalmasının temel nedeni hizmet kalemleri. Bu alanda %55 gibi yüksek bir oran söz konusu.” KİRA ENFLASYONU TEMMUZ'DAN SONRA DÜŞECEK Hizmet enflasyonundaki yüksekliğin başlıca sebebi olan kira artışlarına değinen Şimşek, önemli bir gelişmeye dikkat çekti: “2023 yılında kira enflasyonu %110 civarındaydı. 2024’te de yüksek seyretti, ancak şu anda %90’ın altına indi. Geçen yıl Temmuz ayında kaldırılan %25’lik kira artış tavanının etkisiyle, bu yıl Temmuz ayından itibaren kira enflasyonunda normalleşme bekliyoruz.” “KONUT ARZI ARTIYOR, DEPREM KONUTLARI ÖNCELİKLİ” Konut arzının artırılması yönündeki çalışmalara da değinen Şimşek, şu ana kadar 202 bin deprem konutunun teslim edildiğini, 2024 yılı sonunda bu sayının 560 bine ulaşacağını söyledi. Ayrıca şehirlerin dirençli hale getirilmesi ve yerinde dönüşüm projelerine de önem verildiğini belirten Bakan, “Bütçeden bu alanlara ciddi kaynak ayırdık” dedi. “HAYAT PAHALILIĞINA KARŞI PROGRAM KARARLILIKLA SÜRDÜRÜLÜYOR” Hayat pahalılığına karşı hükümetin kararlı olduğunu vurgulayan Şimşek, “Programın en önemli amacı bu. Enflasyon düşüşü devam edecek. Şoklara rağmen dezenflasyon hedefinden sapmadık” diye konuştu. “CARİ AÇIK MAKUL SEVİYEDE, ALTIN HARİÇ CARİ FAZLA VERİYORUZ” Bakan Şimşek, cari açık konusunda da önemli açıklamalarda bulundu. Şubat ayı itibarıyla cari açığın 12,8 milyar dolara gerilediğini ve milli gelire oranla %1 civarında olduğunu belirtti. “Petrol fiyatlarının düşmesi, iç talepteki yavaşlama ve ithalatın azalmasıyla cari açık daha da daralacak. Şubat’tan itibaren altın hariç cari fazla veriyoruz. Mücevher adı altında yapılan altın ithalatını da izliyoruz.” “BÜTÇEDE KESİNTİ, DEPREM KONUTLARI HARİÇ HER ALANDA GÜNDEMDE” Bütçede harcama disiplini sağlanacağını belirten Şimşek, “Tasarruf paketi uygulanıyor. Harcamalar daha verimli alanlara yönlendirilecek. Ancak deprem konutları bu kesintilerin dışında tutulacak. Çünkü vatandaşlarımızın insanca yaşam koşullarına kavuşması bizim önceliğimiz” dedi. “ÇİFTÇİ VE ESNAFA 2025’TE REKOR DESTEK” Tarım ve esnaf desteklerinin artırıldığını da vurgulayan Şimşek, 2025 bütçesinde tarıma 706 milyar TL, yani milli gelirin %1,15’i oranında destek ayrıldığını açıkladı. “Çiftçinin kullandığı kredilerin faizinin %70’ini, esnafın ise %50’sini hazine karşılıyor. Bu yıl 60 milyar lirayı aşan bir destek esnafa, çok daha büyük bir destek çiftçiye sağlanacak.” İHRACATÇILARA REKOR KREDİ: 49 MİLYON DOLAR İhracat desteklerinin de önemli bir bileşen olduğuna dikkat çeken Bakan, reeskont kredileriyle ihracatçılara sunulan imkânların rekor kırdığını açıkladı: “2024'te ihracatçılara kullandırılan sübvansiyonlu kredi hacmi 49 milyon dolara ulaştı. Reeskont kredilerinin günlük limiti 13 kat artırılarak 4 milyar liraya çıkarıldı. Bu kredilerden 18 bin ihracatçı yararlandı; %83’ü KOBİ.” “KAYIT DIŞI İLE MÜCADELEDE SERT DÖNEM BAŞLIYOR” Vergi adaleti için kayıt dışı ekonomiyle mücadelede dozun artacağını ifade eden Şimşek, bu konuda hiçbir şikayeti dikkate almayacaklarını belirtti: “Denetimler sayesinde vergi tahsilatında %111 artış sağladık. Kazanıp vergi vermeyenlerle mücadele edeceğiz. Bu, en büyük adaletsizliktir. İşini düzgün yapan mükelleflerin hakkını koruyoruz.” “TÜRKİYE YATIRIM İÇİN FIRSATLAR ÜLKESİ OLABİLİR” ABD’nin Asya ülkelerine uyguladığı yüksek gümrük vergileriyle ilgili değerlendirme yapan Şimşek, bu durumun Türkiye için yatırım fırsatı sunduğunu söyledi: “Yüzde 10’luk gümrük vergisine tabi olan ender ülkelerden biriyiz. Asyalı üreticilerin üretimlerini Türkiye’ye kaydırmaları mantıklı olur. Sanayi altyapısı, Avrupa’ya yakınlık ve AB’ye göre düşük vergi oranı Türkiye’yi öne çıkarıyor.” İMAMOĞLU’NUN TUTUKLANMASI PİYASALARDA SADECE 3 GÜN ETKİ YARATTI İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının piyasalara etkisinin kısa sürdüğünü belirten Şimşek, “İlk 3 gün ciddi çıkışlar oldu, ama sonra girişler başladı. Etki kısa sürdü. Asıl baskıyı küresel ticaret savaşları ve riskten kaçış oluşturdu” dedi. EKONOMİK PROGRAMDA HEDEFLERE SADAKAT SÜRÜYOR Bakan Şimşek’in açıklamaları, Türkiye’nin enflasyonla mücadelesinde kararlı olduğunu, mali disiplinden taviz verilmediğini ve ihracat ile yatırımların önceliklendirildiğini ortaya koydu. 2025 yılı için enflasyonun %20’nin altına inmesi hedefleniyor; hizmet enflasyonunun kontrol altına alınmasıyla birlikte bu hedefin ulaşılabilir olduğu ifade ediliyor.

Nisan ayı enflasyon verileri açıklandı! Enflasyon verileri ne oldu, yüzde kaç? Haber

Nisan ayı enflasyon verileri açıklandı! Enflasyon verileri ne oldu, yüzde kaç?

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Nisan ayı Tüketici Fiyat Endeksi verilerini paylaştı. Buna göre, TÜFE'deki değişim 2025 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 3,00 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 13,36 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 37,86 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 48,73 artış olarak gerçekleşti. TÜFE GIDA VE ALKOLSÜZ İÇECEKLERDE YILLIK YÜZDE 36,09 ARTTI En yüksek ağırlığa sahip 3 ana harcama grubunun yıllık değişimleri; gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 36,09 artış, ulaştırmada yüzde 22,76 artış ve konutta yüzde 74,07 artış olarak gerçekleşti. İlgili ana grupların yıllık değişime olan etkileri ise gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 9,21, ulaştırmada yüzde 3,84 ve konutta yüzde 9,98 oldu. TÜFE GIDA VE ALKOLSÜZ İÇECEKLERDE AYLIK YÜZDE 2,01 ARTTI En yüksek ağırlığa sahip 3 ana harcama grubunun aylık değişimleri; gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 2,01 artış, ulaştırmada yüzde 3,80 artış ve konutta yüzde 4,66 artış olarak gerçekleşti. İlgili ana grupların aylık değişime olan etkileri ise gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 0,51, ulaştırmada yüzde 0,57 ve konutta yüzde 0,74 oldu. Endekste kapsanan 143 temel başlıktan (Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması-COICOP 5'li Düzey) 2025 yılı Nisan ayı itibarıyla, 18 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 4 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 121 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti. ÖZEL KAPSAMLI TÜFE GÖSTERGESİ (B) YILLIK YÜZDE 36,81 ARTTI, AYLIK YÜZDE 3,10 ARTTI İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE'deki değişim, 2025 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 3,10 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 12,71 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 36,81 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 47,82 artış olarak gerçekleşti. YURT İÇİ ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ (Yİ-ÜFE) YILLIK YÜZDE 22,50 ARTTI, AYLIK YÜZDE 2,76 ARTTI Yİ-ÜFE 2025 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 2,76 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 10,19 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 22,50 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 32,65 artış gösterdi. Yİ-ÜFE İMALAT ÜRÜNLERİNDE YILLIK YÜZDE 22,65 ARTTI Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 29,59 artış, imalatta yüzde 22,65 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 14,45 artış ve su temininde yüzde 58,14 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında yüzde 19,93 artış, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 31,74 artış, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 28,41 artış, enerjide yüzde 12,0 artış ve sermaye mallarında yüzde 25,20 artış olarak gerçekleşti. Yİ-ÜFE İMALAT ÜRÜNLERİNDE AYLIK YÜZDE 2,85 ARTTI Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 3,47 artış, imalatta yüzde 2,85 artış, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 1,36 artış ve su temininde yüzde 2,01 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında yüzde 3,08 artış, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 2,73 artış, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 2,78 artış, enerjide yüzde 0,61 artış ve sermaye mallarında yüzde 3,69 artış olarak gerçekleşti.

4 aylık denetim bilançosu açıklandı: 1 milyar 25 milyon TL ceza uygulandı Haber

4 aylık denetim bilançosu açıklandı: 1 milyar 25 milyon TL ceza uygulandı

Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı, 2025 yılı Ocak-Nisan dönemi için gerçekleştirdiği piyasa denetimlerine dair önemli verileri paylaştı. Bakanlık, iç piyasadaki istikrarı ve tüketici haklarını korumak amacıyla yürütülen denetimlerde, yaklaşık 200 bin firmayı ve 11,7 milyon ürünü denetledi. Bu süreçte, toplamda 1 milyar 25 milyon TL idari para cezası uygulandı. İşte, 2025 yılının ilk 4 ayında gerçekleşen denetimlerin detaylı bilançosu. HEDEF İÇ PİYASA DENGESİNİ SAĞLAMAK Ticaret Bakanlığı, iç piyasada olumsuzluk yaratabilecek her türlü fiile karşı, denetim çalışmalarına büyük bir titizlikle devam ediyor. 2025 yılı itibariyle yapılan denetimler, başta stokçuluk, fahiş fiyatlar ve haksız ticari uygulamalar olmak üzere bir dizi olumsuzluğa karşı yürütüldü. Ocak ve Nisan arasındaki süreçte, toplam 198 bin 357 firma ve 11.7 milyon ürün denetlendi. Bu denetimler sonucunda, 1 milyar 25 milyon TL'lik ceza kesildi. Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü, özellikle stokçuluk, fahiş fiyat ve haksız ticari uygulamalara odaklanarak önemli bir görev üstlendi. Bu kapsamda, toplam 395 milyon TL'lik cezalar kesildi. Denetimlerin yoğun olduğu sektörler arasında otomotiv, emlak, kuyumculuk ve gıda sektörü bulunuyor. SEKTÖRLERE ÖZEL DENETİMLER VE CEZA MİKTARLARI İç Ticaret Genel Müdürlüğü tarafından yapılan denetimlerde, özellikle bazı sektörlerde yoğunlaşan olumsuz uygulamalar dikkat çekti. Stokçuluk ve fahiş fiyat uygulamalarıyla ilgili yapılan denetimlerde, 126 milyon TL’lik ceza kesilirken, kuyumculuk sektöründe 16,5 milyon TL, otomotiv sektöründe ise 4,7 milyon TL ceza uygulandı. Tüketicilerin korunması ve piyasa güvenliğinin sağlanması adına yapılan denetimlerde, haksız ticari uygulamalar da gözden kaçmadı. Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü, 2025 yılı başında gerçekleştirdiği denetimlerde 233 milyon TL'den fazla idari para cezası uyguladı. Bu cezalardan 104 milyon TL, tüketici sözleşmeleri ve abonelikler gibi alanlarda yapılan aykırılıklara ilişkin oldu. 81 İLİN TAMAMINDA DENETİM FAALİYETLERİ Ticaret Bakanlığı, denetimlerini sadece büyük şehirlerle sınırlı tutmadı. 81 ildeki Ticaret İl Müdürlükleri aracılığıyla yapılan denetimlerde, 11,7 milyon ürün denetlenerek 396 milyon TL'lik idari para cezası uygulandı. İstanbul, Antalya ve Ankara gibi büyük iller, denetimlerin en yoğun yapıldığı şehirler oldu. İstanbul'da, denetlenen 94 bin 425 ürüne 301 milyon TL ceza uygulanırken, Antalya'da 1.7 milyon, Ankara’da ise 1.5 milyon ürün denetlendi. Bakanlık, tüm illerdeki denetim faaliyetlerini koordine ederek, iç piyasanın adil ve şeffaf bir şekilde işlemesini sağladı. REKABET KURUMU’NUN ROLÜ VE UYGULANAN CEZALAR Rekabet Kurumu da piyasa düzenini denetleyerek, anti-rekabetçi davranışlara karşı sert önlemler aldı. 2024 yılı boyunca toplamda 223 firmaya 7,7 milyar TL ceza uygulanırken, 2025 yılının ilk 4 ayında 58 firmaya 4,4 milyar TL ceza kesildi. Özellikle gıda endüstrisi, inşaat sektörü ve finansal hizmetler gibi alanlarda yapılan denetimler, piyasada eşitsiz rekabetin engellenmesi adına büyük önem taşıyor. ENFLASYONLA MÜCADELE DEVAM EDİYOR Ticaret Bakanlığı, enflasyonun kontrol altına alınması, fahiş fiyatların engellenmesi ve stokçuluk gibi haksız ticari uygulamalarla mücadelesini sürdürüyor. Bakanlık, 2025 yılı itibarıyla da bu hedef doğrultusunda çalışmalarını kesintisiz bir şekilde yürütmeye devam edeceğini açıkladı. Bakanlık, hem tüketicilerin korunması hem de iç piyasa dengesinin sağlanması için tüm bu denetimlerin hız kesmeden devam edeceğini vurguladı. Bu sayede, piyasalardaki adil rekabetin korunması ve tüketicilerin mağduriyetlerinin önlenmesi sağlanacak. ADİL PİYASA DÜZENİ İÇİN KARARLI ADIMLAR Ticaret Bakanlığı, 2025 yılı başından bu yana gerçekleştirdiği denetimlerle, piyasa düzenini ve tüketici haklarını koruma adına önemli adımlar attı. Uygulanan idari para cezaları, firmaların haksız ticari uygulamalarına karşı caydırıcı bir etki yaratırken, iç ticaretin daha şeffaf ve adil bir şekilde işlemesi için büyük bir katkı sağladı. Bakanlık, enflasyonla mücadele, fiyat istikrarı ve tüketici haklarının savunulması konularında kararlı bir şekilde yoluna devam ederken, Türkiye'nin ekonomik geleceği adına önemli bir görev üstlendi.

2025 Nisan ayı TCMB raporu paylaşıldı! Enflasyon beklentilerinde ayrışma Haber

2025 Nisan ayı TCMB raporu paylaşıldı! Enflasyon beklentilerinde ayrışma

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2025 yılı Nisan ayına ait Sektörel Enflasyon Beklentileri raporunu kamuoyuyla paylaştı. Raporda, enflasyon beklentilerindeki gelişmeler dikkat çekti. Özellikle hanehalkı, reel sektör ve piyasa katılımcıları arasındaki enflasyon beklentilerinde önemli bir ayrışma gözlemlendi. HANEHALKININ ENFLASYON BEKLENTİSİ DEĞİŞMEDİ Hanehalkı, 12 ay sonrasına yönelik yıllık enflasyon beklentisini önceki dönemdeki seviyesinde tutarak, yüzde 59,3 olarak belirledi. Bu oran, bir önceki dönemdeki beklentiyle aynı seviyede kaldı. Hanehalkının, enflasyonun düşeceğine dair beklentisi de belirgin bir şekilde azalırken, gelecek 12 ay için enflasyon oranının düşmesini bekleyenlerin oranı bir önceki aya göre 4,1 puan azalarak yüzde 27,2'ye geriledi. REEL SEKTÖR VE PİYASA KATILIMCILARINDA ARTIŞ Diğer yandan, piyasa katılımcıları ve reel sektörün enflasyon beklentilerinde artış gözlemlendi. Piyasa katılımcılarının 12 ay sonrasına yönelik yıllık enflasyon beklentisi, önceki aya göre 1,0 puan artarak yüzde 25,6 seviyesine yükseldi. Aynı şekilde, reel sektörün enflasyon beklentisi de 0,6 puan artarak yüzde 41,7'ye çıktı. Bu artışlar, piyasa katılımcıları ve reel sektörün, gelecekteki enflasyon oranına dair daha karamsar bir bakış açısı benimsediğini ve ekonomik belirsizliklere karşı daha dikkatli olduklarını gösteriyor. Hanehalkının ise enflasyon beklentisi değişmeden kalırken, piyasa aktörlerinin ve reel sektörün beklentilerinin yükselmesi, her iki taraf arasındaki bakış açılarındaki farklılıkları gözler önüne seriyor. Konu ile ilgili yapılan açıklamada; ‘Piyasa Katılımcıları Anketi, İktisadi Yönelim Anketi ve Türkiye İstatistik Kurumu iş birliğiyle yürütülen Tüketici Eğilim Anketi ile finansal ve reel sektör uzmanlarının, imalat sanayi firmalarının ve hanehalkının 12 ay sonrası yıllık tüketici enflasyonu beklentileri derlenerek Sektörel Enflasyon Beklentileri elde edilmiştir. 2025 yılı Nisan ayında 12 ay sonrası yıllık enflasyon beklentileri bir önceki aya göre, piyasa katılımcıları için 1,0 puan artarak yüzde 25,6 seviyesine, reel sektör için 0,6 puan artarak yüzde 41,7 seviyesine yükselirken, hanehalkı için değişmeyerek yüzde 59,3 seviyesinde gerçekleşmiştir. VATANDAŞ ENFLASYONUN DÜŞMESİNİ BEKLEMİYOR Gelecek 12 aylık dönemde enflasyonun düşeceğini bekleyen hanehalkı oranı bir önceki aya göre 4,1 puan azalarak yüzde 27,2 seviyesinde gerçekleşmiştir.’ denildi.

3 aylık enflasyon farkı belli oldu! Memur ve emekliler ne kadar zam alacak? Haber

3 aylık enflasyon farkı belli oldu! Memur ve emekliler ne kadar zam alacak?

2025 yılı temmuz ayında yapılacak maaş zammı için enflasyon farkı belli oldu. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı mart ayı enflasyon verileri, memurlar, memur emeklileri ve SSK ile Bağ-Kur emeklilerinin alacakları zam oranlarını netleştirdi. Ocak, şubat ve mart aylarına ait enflasyon oranlarına göre memurlar ve emekliler için 3 aylık zam oranı hesaplandı. MEMURLAR VE MEMUR EMEKLİLERİ NE KADAR ZAM ALACAK? Memurlar, toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkı ile maaşlarına düzenleme alıyor. 2025 yılı için ilk 6 ayda yüzde 6, ikinci 6 ayda ise yüzde 5 zam yapılacak. Ancak, enflasyon bu oranları geçtiği takdirde memurlara ekstra enflasyon farkı verilecek. Mart ayı itibarıyla memurlar için 3 aylık enflasyon farkı yüzde 3,83 olarak hesaplandı. Bu fark, Temmuz ayında toplu sözleşme zammı olan yüzde 5 ile birleşerek toplamda yüzde 9,02'lik bir zam artışı sağlayacak. SSK VE BAĞ-KUR EMEKLİLERİ NE KADAR ZAM ALACAK? SSK ve Bağ-Kur emeklileri, yılda iki kez enflasyon farkı alıyor. 2025’in ocak aynıda emeklilere yapılan yüzde 15,75’lik artışın ardından, 3 aylık enflasyon farkı da yüzde 10,06 olarak belirlendi. Bu da, SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarına yapılacak ek zammı netleştirdi. SSK ve Bağ-Kur emeklileri yılın ilk 3 ayında yüzde 10,06’lık zammı garantilemiş oldu. Nisan, Mayıs ve Haziran ayında açıklanacak enflasyon rakamlar sonrası 2025’in ilk 6 aylık diliminde alacakları maaş zammı da netlik kazanmış olacak. Yapılacak artış, bu farkın yanı sıra enflasyonun belirleyeceği oranlara göre şekillenmiş olacak. ZAM ORANLARI İÇİN BEKLENEN VERİLER Enflasyon farklarının kesinleşmesi için, nisan, mayıs ve haziran aylarında açıklanacak olan enflasyon rakamlarının da etkisi olacak. Bu veriler ışığında, memur ve emekli maaşları son şekline ulaşacak. 2025 Temmuz ayında yapılacak zam oranlarının, enflasyonun altında kalmaması durumunda, toplu sözleşme zammı ve enflasyon farkı birleşerek maaş artışı sağlayacak. 3 AYLIK FARK TEMMUZ MAAŞININ TEMELİNİ OLUŞTURUYOR TÜİK tarafından açıklanan 3 aylık enflasyon farkı, memurlar ve emekliler için Temmuz ayında alacakları maaş artışının temelini oluşturuyor. Şu an için yapılan hesaplamalar, memurlar için yüzde 9,02'lik bir zam oranı öngörürken, SSK ve Bağ-Kur emeklileri için bu oran yüzde 10,06'ya ulaşıyor. Ancak, temmuz zammı nihai rakamları, önümüzdeki üç ayda açıklanacak enflasyon oranlarına bağlı olarak şekillenecek. Bu nedenle, memurlar ve emekliler, enflasyon oranlarını yakından takip etmeye devam edecek.

Mart ayı enflasyonu açıklandı Haber

Mart ayı enflasyonu açıklandı

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), martta aylık bazda yüzde 2,46, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 1,88 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 38,1, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 23,5 olarak kayıtlara geçti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, martta 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında tüketici fiyatları yüzde 51,26, yurt içi üretici fiyatları yüzde 35,23 arttı. Aylık bazda TÜFE yüzde 2,46, Yİ-ÜFE yüzde 1,88 artış gösterdi. TÜFE, martta geçen yılın aralık ayına göre yüzde 10,06, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 38,1 oldu. Yİ-ÜFE de Aralık 2024'e göre yüzde 7,23, geçen yılın mart ayına kıyasla yüzde 23,5 olarak belirlendi. Yıllık enflasyon TÜFE'de Aralık 2021'den bu yana en düşük oran olarak kayıtlara geçti. Bu oran, Aralık 2021'de 36,08 olarak tespit edilmişti. Yİ-ÜFE'de de yıllık bazda Kasım 2020'den sonraki en düşük oran elde edildi. Yıllık Yİ-ÜFE Kasım 2020'de 23,11 olmuştu. SANAYİNİN 4 SEKTÖRÜNDE YILLIK DEĞİŞİMLER TÜİK verilerine göre, Yİ-ÜFE, martta bir önceki aya kıyasla yüzde 1,88, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 7,23, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 23,5 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 35,23 yükseldi. Sanayinin 4 sektörünün yıllık değişimleri incelendiğinde, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 30,89, imalatta yüzde 23,14, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 21,15 ve su temininde yüzde 58,02 artış gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimlerine bakıldığında, ara mallarında yüzde 19,78, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 32,91, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 30,89, enerjide yüzde 16,98 ve sermaye mallarında yüzde 23,14 yükseliş kaydedildi. Sanayinin 4 sektörünün aylık değişimlerinde ise madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,52, imalatta yüzde 2,12 ve su temininde yüzde 2,92 artış hesaplanırken, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 0,87 azalış görüldü. Ana sanayi gruplarının aylık değişimlerine bakıldığında, ara malında yüzde 2,28, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 2,19, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 2,26, sermaye mallarında yüzde 2,53 artış gerçekleşirken, enerjide yüzde 1,17 azalış kaydedildi. Martta fiyatı en çok artan ürün patates, en fazla düşen hava yolu ile yolcu taşımacılığı oldu Tüketici fiyatları bazında martta en yüksek fiyat artışı yüzde 42,1 ile patateste gerçekleşirken, en çok ucuzlayan başlık yüzde 18,13 ile hava yolu ile yolcu taşımacılığı olarak belirlendi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, patatesteki fiyat artışını, yüzde 23,85 ile evcil hayvanlarla ilgili ürünler, yüzde 22,82 ile şans oyunları izledi. Martta fiyatı en çok artış gösteren diğer ürünler arasında yüzde 19,9 ile taze sebzeler (patates hariç), yüzde 11,21 ile taze meyveler, yüzde 10,85 ile sigaralar ve yüzde 10,73 ile kahvaltılık tahıl ürünleri yer aldı. Geçen ay en fazla fiyat düşüşü yüzde 18,13 ile hava yolu ile yolcu taşımacılığında gerçekleşti. Bunu yüzde 5,28 ile kara yolu ile şehirler arası yolcu taşımacılığı, yüzde 4,76 ile çocuk giyim, yüzde 4,57 ile kadın giyim, yüzde 2,74 ile tereyağı izledi. MARTTA YILLIK BAZDA EN YÜKSEK ARTIŞ EĞİTİM GRUBUNDA OLDU TÜFE, martta bir önceki aya kıyasla yüzde 2,46, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 10,06, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 38,1 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 51,26 arttı. Ana harcama grupları itibarıyla martta bir önceki aya göre giyim ve ayakkabı grubunda yüzde 2,48 azalış gerçekleşti. Söz konusu dönemde en yüksek artışın yaşandığı ana grubun ise yüzde 9,96 ile alkollü içecekler ve tütün olduğu hesaplandı. Martta geçen yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 14,81 ile giyim ve ayakkabı olarak kayıtlara geçti. Geçen yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 80,42 ile eğitim olarak tespit edildi. En yüksek ağırlığa sahip 3 ana harcama grubunun aylık değişimlerine bakıldığında, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 4,94, ulaştırmada yüzde 0,25, konutta yüzde 2,1 artış görüldü. İlgili ana grupların aylık değişime olan etkileri ise gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 1,23, ulaştırmada yüzde 0,04 ve konutta yüzde 0,33 oldu. Endekste kapsanan 143 temel başlıktan 25'inin endeksinde düşüş gerçekleşirken 5 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 113 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

Ekonomide kritik nisan ayı verileri: Faiz kararı ve enflasyon verileri ne zaman açıklanacak? Haber

Ekonomide kritik nisan ayı verileri: Faiz kararı ve enflasyon verileri ne zaman açıklanacak?

Ekonomide kritik nisan ayı verileri... Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılı boyunca önemli ekonomik verileri açıklamaya devam ediyor. TCMB, geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirdiği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, politika faizini 250 baz puan indirerek yüzde 42,5 seviyesine çekti. Merkez Bankası’nın alacağı yeni faiz kararları, Türk ekonomisi ve piyasalarda önemli bir rol oynayacak. Peki, TCMB’nin faiz toplantısı ne zaman gerçekleşecek ve TÜİK’in enflasyon verileri ne zaman açıklanacak? TCMB FAİZ KARARI NE ZAMAN AÇIKLANACAK? TCMB, 17 Nisan 2025 tarihinde faiz kararını duyuracak. Merkez Bankası, faiz oranlarını belirlemek üzere 8 PPK toplantısı düzenleyecek. 17 Nisan’daki toplantıda alınacak karar, ekonomiyi şekillendirecek önemli faktörlerden biri olacak. Merkez Bankası, enflasyonun ana eğiliminde yılın başından itibaren bir düşüş gözlemlese de, dezenflasyon sürecindeki riskler dikkatle izleniyor. Son toplantıda faiz oranının yüzde 45'ten yüzde 42,5’e indirilmesi kararı alındı. Bu karar, kredi ve mevduat piyasaları ile iç talep üzerindeki etkileri yakından gözlemleme amacı taşırken, enflasyon beklentileri de önemli bir rol oynamakta. TÜİK ENFLASYON VERİLERİ NE ZAMAN AÇIKLANACAK? Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Mart ayı enflasyon verilerini 3 Nisan 2025 tarihinde saat 10:00 itibarıyla açıklayacak. Ekonomistlerin, yatırımcıların ve vatandaşların merakla beklediği bu veriler, ekonomideki genel eğilim hakkında önemli ipuçları verecek. TÜİK'in açıkladığı enflasyon oranları, Merkez Bankası'nın faiz kararları ve piyasa hareketleri üzerinde doğrudan etkiye sahip. Son dönemde yaşanan ekonomik dalgalanmalar göz önüne alındığında, Mart ayı enflasyon verileri daha da büyük bir dikkatle incelenecek. ENFLASYON BEKLENTİSİ Mart ayına ilişkin yapılan Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre, TÜFE artışı beklentisi yüzde 2,27 olarak öngörülüyor. Yıl sonu için TÜFE artışı beklentisi ise yüzde 28,04 olarak belirlenmişken, 12 aylık dönemdeki artış beklentisi yüzde 24,55'e gerilemiş durumda. Enflasyon oranlarındaki değişiklikler, Merkez Bankası'nın faiz kararlarıyla da doğrudan ilişkilidir. Yıl sonunda dolar/TL beklentisi ise 42,79 seviyesine çekildi. EKONOMİSTLER VE YATIRIMCILAR GÖZÜNÜ O TARİHE ÇEVİRDİ Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanacak veriler, Türkiye'nin ekonomik geleceği ve piyasa trendleri üzerinde önemli bir etkiye sahip. 17 Nisan’daki faiz kararı ve 3 Nisan’daki enflasyon verileri, ekonomistlerin ve yatırımcıların dikkatle izlediği gelişmeler olacak. Bu kararlar, Türkiye'nin enflasyon hedeflerine ulaşması ve ekonomik istikrarı sağlaması açısından kritik rol oynayacak.

Enflasyon hedefi için ne gibi adımlar atacak? Karahan'dan kritik açıklamalar Haber

Enflasyon hedefi için ne gibi adımlar atacak? Karahan'dan kritik açıklamalar

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, enflasyon ve faiz politikaları üzerine kritik açıklamalarda bulundu. Karahan, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki temasları sırasında Anadolu Ajansı'nın (AA) New York Ofisi'ne yaptığı ziyarette, Türkiye ekonomisi ve para politikası hakkında soruları yanıtladı. SIKI DURUŞ SÜRECEK MESAJI: “NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ” Karahan, son dönemde Türkiye'deki enflasyon oranlarındaki gerilemenin sadece baz etkilerinden değil, aynı zamanda sıkı para politikasının da etkisiyle ana eğilimdeki düşüşten kaynaklandığını ifade etti. "Yüzde 24 olan yıl sonu enflasyon hedefimize ulaşmak için ne gerekiyorsa yapacağız." diyen Karahan, enflasyondaki düşüşün devamı için sıkı para politikası duruşunu sürdüreceklerini belirtti. Başkan Karahan, sıkı para politikasının, özellikle talep koşullarının dezenflasyonist seviyelerde kalmasını sağlamak adına kritik bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Enflasyondaki düşüşün, baz etkilerinin yanı sıra uygulanan sıkı para politikasının etkisiyle sürdürüleceğini vurgulayan Karahan, yıl sonunda hedeflenen yüzde 24’lük enflasyon oranına ulaşılacağını söyledi. ENFLASYON DİNAMİKLERİ VE DEZENFLASYON SÜRECİ Enflasyonun ana eğilimdeki düşüşü, sıkı para politikasının etkisiyle daha belirgin hale geldi. Ocak ayında enflasyonun yüksek olduğunu ancak şubat ayında yeniden bir düşüş görüldüğünü belirten Karahan, enflasyonun yıllık bazda Mayıs 2024 zirvesinden itibaren düşmeye başladığını söyledi. Şubat ayında mevsimsellikten arındırılmış B ve C endekslerinde görülen düşüş, enflasyondaki ana eğilimin iyileştiğini gösteriyor. Karahan, "Bütün bunları bir araya koyduğumuzda, ana eğilim göstergelerinde, medyan fiyat artışlarında ve SATRIM'de önemli bir düşüş gözlemlendi." dedi. Hedefin enflasyondaki kalıcı bir düşüş sağlamak olduğunun altını çizen TCMB Başkanı, fiyat istikrarı sağlanana kadar sıkı para politikasının devam edeceğini ifade etti. TÜRK LİRASININ DURUMU VE CARİ AÇIK Karahan, Türk lirası mevduatına olan ilginin arttığını belirterek, "Bireysel kur korumalı mevduat hesaplarından Türk lirasına geçişin, dövize geçişe göre daha yüksek olduğunu gözlemliyoruz." dedi. Ayrıca, 2024 yıl sonu itibarıyla cari açığın milli gelire oranının sadece yüzde 0,8'e gerilediğini ve bu oranın tarihsel ortalamaların oldukça altında olduğunu vurguladı. FAİZ POLİTİKASI VE YABANCI PARA KREDİLER Faiz oranlarının belirlenmesinde dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlamak için kararlar alınacağını belirten Karahan, Türk lirası kredilerinin büyümesinin, döviz kredileriyle karşılaştırıldığında daha ılımlı bir şekilde seyrettiğini söyledi. Yabancı para kredilerindeki artışı sınırlamak amacıyla yeni düzenlemeler yapıldığını ifade eden Karahan, "Döviz kredilerindeki büyüme, finansal sistemde risk oluşturuyor. Bu yüzden sınırlı büyüme sağladık." şeklinde konuştu.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Bursa Hayat Gazetesi En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.