Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Destek

Bursa Hayat Gazetesi - Destek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Destek haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Özgür Özel 4. kez CHP Genel Başkanı seçildi Haber

Özgür Özel 4. kez CHP Genel Başkanı seçildi

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Ankara Spor Salonu’nda gerçekleştirilen 39. Olağan Kurultayı’nda genel başkanlık seçimi tamamlandı. Kurultayda tek aday olarak seçime giren mevcut Genel Başkan Özgür Özel, delegelerden tam destek alarak yeniden partisinin lideri oldu. GEÇERLİ OYLARIN TAMAMINI ALDI Kurultayda oy kullanma işleminin sona ermesinin ardından başlayan sayım süreci, CHP tarihinde ender görülen bir sonuçla tamamlandı. Açıklamaya göre Özgür Özel, kullanılan 1333 geçerli oyun tamamını alarak yeniden genel başkanlığa seçildi. Bu sonuçla birlikte Özel, üst üste 4. kez CHP Genel Başkanlığı görevine getirildi. “BUGÜN YENİ BİR BAŞLANGIÇ” MESAJI Özgür Özel, genel başkanlık seçimlerinde oyunu 1 numaralı sandıkta kullandı. Oyunu verdikten sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Özel, kurultay sürecinin hem parti hem de Türkiye için önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Özel açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Bugün bizim açımızdan yeni bir başlangıçtır. Bu yeni başlangıçta bizle mertçe rekabet etmek isteyen herkesle rekabete hazırız. Bizi hala yıldırmaya çalışıyorlarsa ve soruyorlarsa ki ‘Nasılsınız?’ diye; biz bildiğimiz gibiyiz, biraz daha ustalaştık taşı kırmakta, dostu düşmanı ayırmakta.” YENİ KADRO VE YOL HARİTASI MERAK EDİLİYOR CHP’nin 39. Olağan Kurultayı’nda, tek adaylı seçim süreci partide birlik ve dayanışma mesajlarıyla dikkat çekti. Delegelerin tamamının oyunu alan Özel’in yeni dönem için oluşturacağı kadro ve yol haritası merakla bekleniyor.

Bursa HAGEL toplantısında 2026 yol haritası belirlendi Haber

Bursa HAGEL toplantısında 2026 yol haritası belirlendi

Bursa İli Hayvancılığı Geliştirme Birliği (HAGEL) Ekim Ayı ikinci Olağan Meclis Toplantısı, Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi Muradiye Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıya, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı ve HAGEL Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra birliğe üye belediye başkanları da katıldı. 2026 İÇİN YOL HARİTASI BELİRLENDİ Toplantıda, 2026 yılı çalışma programı ile mali yılı bütçe tasarısı görüşüldü. Meclis gündeminde ele alınan kararlarla birlikte, Bursa’nın tarım ve hayvancılık politikalarında önümüzdeki dönemin yol haritası da netleşmiş oldu. “NE YAPSAK AZDIR” ANLAYIŞIYLA HAREKET EDİLİYOR Toplantıda konuşan Başkan Mustafa Bozbey, kırsal kalkınmaya verdikleri önemi bir kez daha vurguladı. Tarım ve hayvancılığın sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal bir değer olduğunu belirten Bozbey, “Verdiğimiz desteklerin üreticilerimize olumlu şekilde yansıdığına ve gelirlerini artırdığına inanıyorum. Kırsalla ilgili ‘ne yapsak azdır’ anlayışıyla hareket ediyoruz” dedi. DESTEKLER SÜRECEK Bozbey, kırsal bölgelerde yaşam kalitesini artırmak ve üretimi teşvik etmek adına yeni projelerin hayata geçirileceğini ifade etti. “Bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da üreticilerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Tarım ve hayvancılığın Bursa’nın geleceğinde kilit rol oynayacağına inanıyoruz” diyerek üreticiye güvence verdi.

Bursa’da arıcılara kovan desteği: Son başvuru tarihi 31 Ekim Haber

Bursa’da arıcılara kovan desteği: Son başvuru tarihi 31 Ekim

Bursa Büyükşehir Belediyesi, hem kentin arıcılık faaliyetlerini desteklemek hem de orman yangınlarından etkilenen üreticilerin yeniden üretime kazandırılmasını sağlamak amacıyla “Arı Kovanı Desteği Projesi” başlattı. Proje kapsamında, yetiştiricilere yüzde 75’e varan hibe oranlarıyla boş arı kovanı desteği sağlanacak. KIRSAL KALKINMAYA ARICILIK DESTEĞİ Büyükşehir Belediyesi'nin kırsal kalkınma hedefleri doğrultusunda yürütülen proje, özellikle yangından zarar görmüş arı üreticilerine can suyu olacak. Arıcılık faaliyetlerinin sürdürülebilirliğini destekleyen bu proje, AKS (Arıcılık Kayıt Sistemi)'ne kayıtlı tüm üreticilere açık olacak. YANGIN MAĞDURLARINA ÖNCELİK TANINIYOR Projede en büyük destek, yangın felaketi yaşayan üreticilere verilecek. Bu kapsamda: Hibe Oranı: %75 Maksimum Destek: 20 adet boş arı kovanı Gerekli Belge: Bursa İl / İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden alınacak Hasar Tespit Raporu Yangın nedeniyle kovan kaybı yaşayan üreticilere öncelik verilerek, bu zor sürecin atlatılması hedefleniyor. DİĞER ARICILARA DA %50 HİBE DESTEĞİ Yangından etkilenmemiş ancak aktif olarak arıcılık yapan yetiştiriciler de projeye başvurabilecek. Bu gruptaki başvuru sahiplerine: Hibe Oranı: %50 Maksimum Destek: 5 adet boş arı kovanı sağlanacak. Başvuru için temel şart, AKS sistemine kayıtlı olmak. SON BAŞVURU 31 EKİM Projeye katılmak isteyen üreticiler için son başvuru tarihi 31 Ekim 2025 olarak açıklandı. Başvurular tamamlandıktan sonra, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından başvuru sahiplerine sonuçlar hakkında bilgilendirme yapılacak. ARICILIKTA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK HEDEFLENİYOR Projenin temel amacı, Bursa'da arıcılık sektörünün güçlendirilmesi ve sürdürülebilirliğinin sağlanması. Özellikle kırsal bölgelerde arıcılıkla geçimini sağlayan üreticilerin desteklenmesiyle, hem ekonomik hem de ekolojik katkı hedefleniyor.

Bursa tarımına can suyu: Mazot kartları dağıtıldı Haber

Bursa tarımına can suyu: Mazot kartları dağıtıldı

Bursa Büyükşehir Belediyesi, üreticilere yönelik kırsal kalkınma desteklerine bir yenisini daha ekledi. 2 Haziran’da uygulamaya alınan yüzde 100 hibeli ‘Mazot Desteği’ projesi kapsamında, başvuru şartlarını sağlayan 6 bine yakın çiftçiye mazot kartları teslim edildi. Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi'nde düzenlenen törene çiftçiler yoğun ilgi gösterdi. BOZBEY: “ÜRETİMİ PLANLAYARAK GÜÇLENDİRECEĞİZ” Törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, desteğin tamamen belediye kaynaklarıyla sağlandığını vurguladı. Bozbey, tarımın sadece üretim değil, aynı zamanda doğal kaynakların korunması ve kırsalda istihdamın sürdürülebilirliği açısından da kritik önemde olduğunu ifade etti. “Bu desteği Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı üreticilerimize yönelik uyguladık” diyen Bozbey, veriye dayalı kırsal yönetim anlayışıyla planlamanın önünü açacaklarını belirtti. “SADECE BUGÜNÜ DEĞİL, YARINI DA KURTARIYORUZ” Mazot desteğinin kısa vadeli çözüm değil, uzun vadeli kırsal kalkınmanın bir parçası olduğunu belirten Bozbey, şöyle devam etti: “Üretimin izlenebilir, ölçülebilir ve planlanabilir olması gerek. Plansızlık nedeniyle çiftçimiz kayıplar yaşıyor. Gençler tarlada kalarak, emeğinin karşılığını almalı.” BAŞKAN BOZBEY’DEN YANGIN UYARISI: “ANIZ YAKMAYIN” Konuşmasında orman yangınlarına da değinen Başkan Bozbey, insan eliyle çıkan yangınların büyük zarar verdiğini vurguladı. Özellikle anız yakma uygulamasının tehlikesine dikkat çeken Bozbey, çiftçileri doğaya karşı daha duyarlı olmaya çağırdı. SUSUZLUK TEHLİKESİ VE TARIMSAL GELECEK Bursa’nın ve Türkiye’nin giderek artan bir susuzluk tehdidi altında olduğunu vurgulayan Bozbey, suya daha az ihtiyaç duyan ürünlere yönelmenin önemini dile getirdi. “Su tasarrufu artık bir tercih değil, zorunluluk. Ürettiğimiz kadar korumak zorundayız,” ifadelerini kullandı. “ÇİFTÇİMİZ GÜLÜMSERSE BURSA GÜLÜMSER” Bursa’nın tarımsal üretimde örnek bir kent haline gelmesi için çalıştıklarını belirten Bozbey, Tarım Plast Fabrikası gibi projelerle Türkiye’ye örnek olduklarını söyledi. “Tohumdan fideye, ekipmandan mahsul alımına kadar çiftçimizin yanındayız. Alın terinizin karşılığı bol kazanç olsun.” “ZOR BİR DÖNEMDE ÖNEMLİ BİR DESTEK” Eski Bakan Turhan Tayan da üreticilere hitap ederek destek projelerinin önemine değindi. “Çiftçimiz sıkıntılı bir dönemden geçiyor. Su ve iklim krizi her şeyi daha da zorlaştırıyor. Bu desteği çok değerli buluyor, Başkan Bozbey’e teşekkür ediyorum” dedi.

Kırsala güçlü destek: Bursa’da 17 ilçede üreticiye nefes aldıran projeler Haber

Kırsala güçlü destek: Bursa’da 17 ilçede üreticiye nefes aldıran projeler

Bursa Büyükşehir Belediyesi, kentteki tarım ve hayvancılıkla uğraşan üreticilere yönelik desteklerini hız kesmeden sürdürüyor. Belediye, sadece fide-fidan değil; damla sulama borusu, sıvı gübre, tohum ve ekipman desteğiyle de çiftçiye üretimin her aşamasında katkı sağlıyor. KIRSALDA KALKINMA İÇİN SOMUT ADIMLAR Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, göreve geldikleri günden itibaren kırsal kalkınmayı güçlendirmeye yönelik ciddi çalışmalar yaptıklarını söyledi. Başkan Bozbey, “Çiftçimize bugüne kadar toplamda 1 milyon 315 bin 839 adet fide ve fidan, 1 milyon 35 bin 82 ton tohum, 103 bin 400 kilogram sıvı gübre ve 12 milyon 230 bin metre damla sulama borusu dağıttık. Amacımız köyden kente göçü azaltmak ve üreticinin yaşam standardını yükseltmek” dedi. ÜRETİMDEN PAZARLAMAYA KADAR DESTEK Bursa Büyükşehir Belediyesi sadece üretim aşamasında değil, ürünlerin pazarlanmasında da çiftçinin yanında yer alıyor. Başkan Bozbey, “Çiftçimizden 923.65 ton meyve satın alarak doğrudan gelir elde etmelerini sağladık. Bu tür destekleri artırarak sürdürmeyi hedefliyoruz. Üreten her çiftçimizin arkasındayız” diye konuştu. SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM İÇİN ÇEVRECİ TESİSLER Tarımsal üretimin çevre dostu yöntemlerle yapılmasına da önem veren Büyükşehir Belediyesi, Damla Sulama Boru Üretim Tesisi ve Sıvı Gübre Tesisi’ni devreye alarak çiftçilere kaliteli, çevreci ve uygun maliyetli ürünler sunuyor. Bu sayede hem su kaynaklarının verimli kullanılması sağlanıyor hem de üretim maliyetleri düşürülüyor. KURUMLAR ARASI GÜÇLÜ İŞ BİRLİĞİ Destek projeleri, BUSKİ Genel Müdürlüğü, Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, HAGEL ve Tarım Peyzaj AŞ iş birliğiyle yürütülüyor. Bu kurumların koordineli çalışması sayesinde Bursa’da kırsal kalkınma stratejik bir vizyonla ele alınıyor. BOZBEY: “HER ZAMAN ÜRETENİN YANINDA OLACAĞIZ” Başkan Bozbey, tarımsal üretimin sadece ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir öncelik olduğuna dikkat çekerek, “Önümüzdeki süreçte bu destekleri daha da yaygınlaştıracağız. Çünkü biz biliyoruz ki güçlü üretici, güçlü şehir demektir” ifadelerini kullandı.

İŞKUR’dan çalışan anneler için destek: 45 binden fazla kişi yararlandı Haber

İŞKUR’dan çalışan anneler için destek: 45 binden fazla kişi yararlandı

Türkiye İş Kurumu (İŞKUR), kadınların iş gücüne etkin katılımını teşvik etmek ve uzun vadeli istihdam fırsatları yaratmak amacıyla sunduğu destekleri kesintisiz bir şekilde sürdürüyor. 2016 yılında başlayan ve çalışarak çocuklarını büyütmek isteyen anneler için sunulan yarım çalışma ödeneği, bugüne kadar 45 bin 641 kişiye toplamda 348,2 milyon lira tutarında destek sağladı. İŞKUR’un, kadınların iş gücünde daha fazla yer alabilmesi için uyguladığı yarım çalışma ödeneği, özellikle doğum yapan veya evlat edinen kadınlara yönelik olarak tasarlanmış bir destek programı. Bu destek sayesinde anneler, yarım gün çalışarak iş hayatından kopmamadan çocuklarını büyütme fırsatı buluyorlar. ŞARTLAR NE? Yarım çalışma ödeneğinden yararlanabilmek için, doğum veya evlat edinme tarihinden önceki son üç yılda en az 600 gün işsizlik sigortası primi ödenmiş olması ve haftalık çalışma süresinin yarısı kadar fiilen çalışılması gerekiyor. Bu şartları taşıyan anneler, analık hali izninin bitiminden itibaren 30 gün içerisinde İŞKUR’a başvuruda bulunabiliyor. YARIM ÇALIŞMA UYGULAMASININ KOŞULLARI VE SÜRESİ Yarım çalışma ödeneğinden yalnızca doğum yapan kadınlar ve 3 yaşını tamamlamamış çocuğu evlat edinen kadın ya da erkek faydalanabiliyor. Yarım çalışma süresi, ilk doğumda 60 gün, ikinci doğumda 120 gün, sonraki doğumlarda ise 180 gün olarak belirleniyor. Çoğul doğum durumunda süreye 30 gün eklenirken, engelli doğan çocuklar için bu süre 360 güne kadar uzatılabiliyor. Ödeneğin hesaplanmasında ise, yarım çalışma süresinin yarısı dikkate alınıyor. Ayrıca, bu sürede çalışanların malullük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve genel sağlık sigortası primleri, İŞKUR tarafından karşılanıyor. Bu, çalışan annelerin sosyal güvenlik haklarının kesintiye uğramadan devam etmesini sağlıyor. İŞKUR’UN ÇALIŞMALARININ KADINLAR İÇİN ÖNEMİ Kadınların iş gücüne katılımını teşvik eden İŞKUR, bu tür desteklerle kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmalarına ve ailelerinin geçimine katkıda bulunmalarına olanak sağlıyor. Ayrıca, annelerin iş ve aile yaşamlarını dengeleme konusunda sunduğu esneklik, kadınların iş hayatına daha uzun süre katılımını teşvik ediyor. İŞKUR, her yıl binlerce kadının bu destekten yararlanmasını sağlıyor ve çalışan annelerin karşılaştığı zorlukları azaltmayı hedefliyor. Yarım çalışma ödeneği, iş ve aile yaşamı arasında denge kurmayı isteyen anneler için önemli bir fırsat sunuyor. Bu destek sayesinde, kadınlar iş gücünden tamamen kopmadan hem çocuklarına daha fazla vakit ayırabiliyor hem de ekonomik hayata aktif bir şekilde katılabiliyor. İŞVERENİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE DESTEKTEN YARARLANMA SÜRECİ İşverenlerin, çalışanlarının yarım çalışma talebine engel olma hakkı bulunmuyor. Yarım çalışma süresi ve günleri işveren tarafından belirlenerek, çalışan bu sürede görevine devam ediyor. Yarım çalışma ödeneği, başvurulan süreye göre hesaplanarak ödeniyor ve kadın çalışanlar için hem maddi hem de sosyal güvenlik açısından büyük bir destek sağlıyor.

Teröre tepki, Gazze'ye destek yürüyüşü Haber

Teröre tepki, Gazze'ye destek yürüyüşü

Zonguldak, Bolu, Mardin ve Artvin'de, teröre tepki ve Gazze'ye destek yürüyüşleri yapıldı. ZONGULDAK Mardin'de teröre tepki, Gazze'ye destek yürüyüşü Karadeniz Ereğli ilçesi Atatürk Bulvarı'nda bir araya gelen grup, ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla sahil güzergahından Gazi Alemdar Müze Gemisi önüne yürüdü. Terör örgütü PKK ile İsrail aleyhine slogan atan katılımcılara ayrılan alanda Kur'an-ı Kerim okundu. Karadeniz Ereğli Ümmet Platformu Sözcüsü Mustafa Köseoğlu, Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan askerlere Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diledi. Saldırıların faillerini bildiklerini anlatan Köseoğlu, "Bölücü eşkıya talimat aldığı Amerika, Avrupa ve İsrail'in taşeronluğunu yapıyor. Askerimize saldıran terörist eşkıya ile Gazze'ye 100 gündür ölüm yağdıranların patronları aynıdır. Türkiye'nin Orta Doğu siyasetinden ve İsrail zulmünü dünyaya duyurmasından rahatsızlık duyan, Siyonizm yönetimindeki küresel sömürgeci düzenin en önemli temsilcisi ABD'nin ve peşinden giden Batılı devletlerin ülkemize bedel ödetmeye çalıştığını görüyoruz. 'Filistin benim neyim olur?' diye soranlara diyoruz ki; Filistin-Gazze bizim vicdanımızdır." diye konuştu. Köseoğlu, insanlık tarihinin en büyük zulümlerinden birine şahitlik ettiklerini dile getirerek, İsrail'in, kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze'de soykırım suçu işlediğini anımsattı. Yaşanan işgal ve soykırımın başta bölge olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ettiğini vurgulayan Köseoğlu, şunları kaydetti: "Son bilgilere göre Filistin'de 10 binden fazla çocuk, 7 binden fazla kadın olmak üzere 23 bini aşkın insan hayatını kaybetti. 60 binden fazla kişi yaralanırken, 8 bin kişi ise kayıp. İşgalci İsrail'in saldırıları sebebiyle ayrıca, 69 bini tamamen yıkılmış olmak üzere, 359 bin ev zarar gördü. 2 milyon sivil ise saldırılar sonucu Gazze içerisinde zorla göç ettirildi. Mesleklerini icra eden, yaşanan soykırımı dünyaya aktaran 112 gazeteci de Siyonist saldırlar sonucu hayatını kaybetti. Gazze'de şu anda on binlerce insan, yeterli gıda ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık k on binlerce insan 2024'te dünyanın gözü önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda." Etkinlik, konuşmanın ardından yapılan duayla sona erdi. BOLU Kent Meydanı'nda toplanan Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğrencisi bir grup, Türk bayrağı eşliğinde İzzet Baysal Caddesi'nden yürüyüş başlattı. "Şehitler ölmez, vatan bölünmez", "Vatan sana canım feda", "Şehitlerin intikamı alınacak, analar ağlamayacak" sloganları atan grup, daha sonra basın açıklaması yaptı. MARDİN Merkez Artuklu ilçesindeki Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen programa, İl Müftüsü Enver Türkmen ve Kırklar Kilisesi Başpapazı Gabriel Akyüz ile bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Süryaniler ve Ezidiler de katıldı. Ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla slogan atan katılımcılar terörü lanetledi, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına tepki gösterdi. Mardin İlim Yayma Cemiyeti Başkanı ve STK Platformu Dönem Sözcüsü Necmettin Başboğa, İsrail'in her gün Gazze'ye saldırılarda bulunduğunu söyledi. Saldırılarda bebek, çocuk, kadın ve yaşlıların da katledildiğini ifade eden Başboğa, şöyle konuştu: "Aslında İsrail insanlıkla, hukukla ve bütün insani değerlerle savaşıyor. Su kaynakları ve gıda maddeleri tükendi. Hastaneler, okullar, ambulanslar, mülteci kampları ve sivil meskenler İsrail'in acımasız saldırılarıyla tahrip edildi. Saldırıların bir an önce durdurulması ve İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanması için hukuk ve insan haklarına saygı duyan tüm ülkeleri, halkları, kurumları ve kişileri harekete geçmeye davet ediyoruz." Terör saldırılarını da lanetlediklerini belirten Başboğa, şehitlere rahmet, yaralı askerlere acil şifa diledi. Daha sonra aynı basın açıklamasını Mardin Artuklu Üniversitesi öğretim görevlisi Mustafa Kadat Arapça, Prof. Dr. Mehmet Sait Toprak İbranice, araştırmacı-yazar Mahmut Kılınç Kürtçe, İsa Akyüz ise Süryanice okudu. Okunan açıklamanın ardından İl Müftüsü Türkmen ve Kırklar Kilisesi Başpapazı Akyüz tarafından şehit askerler ve İsrail'in saldırılarında hayatını kaybeden Filistinliler için dua edildi. Katılımcılar, okunan duaların ardından Cumhuriyet Meydanı'ndan Birinci Cadde güzergahı boyunca teröre tepki, Gazze'ye destek yürüyüşü yaptı. ARTVİN Filistin'e Destek Platformunca düzenlenen yürüyüş için vatandaşlar, Türk ve Filistin bayraklarıyla Artvin Merkez Camisi önünde toplandı. "Şehitlerimiz ve Filistin için yürüyoruz" pankartı açan vatandaşlar, 30 metre uzunluğundaki Türk bayrağı ile Halitpaşa Camisi önüne kadar yürüdü. Yürüyüş sonunda platform adına açıklama yapan İHH İl Temsilcisi Osman Delibaş, Irak'ın kuzeyindeki Pençe Kilit Harekatı bölgesinde teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan askerlere Allah'tan rahmet, yaralı askerlere acil şifalar diledi. Teröristlerin arkasındaki şer odaklarının tüm insanlık için bir tehdit olduğunu bir kere daha haykırdıklarını ifade eden Delibaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Terör örgütlerini destekleyerek üzerimize salanlarla Gazze'de soykırım yapanlar aynı. Teröre, emperyalizme ve Gazze'deki işgale karşı tek ses olmak için bugün buradayız. İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. İşgalci İsrail, kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze'de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor, başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor." Delibaş, Filistin'de 10 binden fazlası çocuk, 7 binden fazlası kadın olmak üzere 23 bini aşkın insanın hayatını kaybettiğini belirterek, "60 binden fazla kişi yaralanırken 8 bin kişi ise kayıp. Gazze'de şu anda on binlerce insan yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. Ayrıca bugüne kadar düşük sebebiyle çok sayıda bebek daha dünyaya gözlerini açamadan anne karnında hayatlarını kaybetti." dedi. Uluslararası kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve devletlerin, işgalci İsrail'in zulümlerinin önüne geçmek için atılması gereken adımları acil şekilde atması gerektiğini kaydeden Delibaş, bir an önce ateşkes sağlanması gerektiğini söyledi.

Kangal köpekleri ile ilgili projeye destek Haber

Kangal köpekleri ile ilgili projeye destek

Burcu Esin’in TÜBİTAK 3501-Kariyer Geliştirme Programı kapsamında sunduğu “Kangal Köpeklerinde Otolog Trombositten Zengin Plazma’nın (PRP) Testiküler Doppler Hemodinamiği, Testosteron Düzeyi ve Sperma Kriyoprezervasyonuyla İlişkili SPAG5, Kaspaz-3 ve HSP70 Gen Ekspresyon Düzeylerine Etkisinin Araştırılması” başlıklı proje 740 bin TL’lik bütçeyle destek programına alındı. Arş. Gör. Dr. Burcu Esin tarafından yürütülecek olan projede; OMÜ Veteriner İç Hastalıkları Anabilim Dalı Arş. Gör. Dr. Çağatay Esin, Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Arş. Gör. Cumali Kaya, Karadeniz İleri Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi Öğr. Gör. Dr. Eda Uğurtay, Fen Fakültesi İstatistiksel Bilgi Sistemleri Anabilim Dalı Doç. Dr. Emre Dünder ve Fırat Üniversitesi Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Arş. Gör. İbrahim Halil Güngör araştırmacı olarak, OMÜ Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mesut Çevik danışman olarak yer alıyor. Çalışmaya katkı sağlayacak araştırmacılar arasında ayrıca Moleküler Biyolog Cansu Can ve Veteriner Hekim Seba Raouf da bulunuyor. Proje kapsamında rejeneratif tıp uygulamasının reprodüktif biyoteknoloji ile birleştirilecek olması ve köpeklerde PRP’nin testiküler ve spermatolojik parametrelere hücresel ve moleküler düzeyde etkisi incelenecek. Bilim insanları tarafından yapılacak çalışmalarda PRP uygulamasının reprodüktif parametrelerdeki etkinliğinin ortaya konulmasıyla reprodüktif alanda güncel ve etkili protokollerin geliştirilmesi hedefleniyor. Ayrıca, Türkiye'de yetiştirilen ve önemli bir gen kaynağı olan Kangal ırkının korunması ve reprodüktif verimliliğinin arttırılması da projenin hedefleri arasında yer alıyor. 24 ay olarak sunulan proje kapsamında lisansüstü eğitim alan bursiyerlerin desteklenmesi planlanıyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.