Yatay ve dikey ipliklerin birbirine teması sonucu oluşan dokudur “kumaş…” Kumaş elle tutulacak hale gelmesi için birçok işlemden geçer. İplik nasıl elde edilir, diye düşünebilirsiniz. Her zaman olduğu gibi doğa bize hediye eder. Hikaye; doğadaki malzemeleri iplik haline getirerek bazen de küçücük bir böceğin kozasından yüzlerce metre iplik elde etmeyle başlar. Dokumanın, tekstilin tarihçesini inceledikçe hayran kalınası bir gelişim gördüm. Detaylar motifler renkler kumaşlarla derdini anlatmış zanaatkâr insanlar, gelişimi devam ettiren mühendisler, desenlerle renklerle katkı sağlamış sanatçılar..
Tekstil sektöründe AR-GE bölümünde çalışan Saide hanımla mesleğinin kendisine katkılarını araştırmacı olmanın avantajlarını konuşacağız. Hoş geldiniz, Saide hanım.
AR-GE bölümünde çalışmak hayatınıza ne gibi katkı sağladı?
Hoş bulduk. Doğduğumuz andan itibaren kumaşlara temas edip yaşam boyu dokularla iç içeyizdir. Çarşaflarımızdan çorabımızdan tutun da mutfak perdemize kadar her odanın kendine has dokuları mevcuttur. Kullanılan dokuların kimyasal özellikleri hepsi ayrı detay, üzerinde kullanılan motifler desenler her kumaşa estetik ve zerafet katıyor. Kullanım alanlarına göre de sınıflara ayrılıyor. Örneğin koltuk kumaşı seçerken daha kalın ve dayanıklı tercih ederken yastığımızın daha yumuşak ve doğal bir dokuya sahip olmasını tercih edebiliriz. Cildimize temas eden kumaşların daha doğal olmasını isterken yapay yolla doku elde edilmiş ürünlerin varlığını da kabul edip evimizde kullanırız. Bedenimize temas eden ürünler bizim iletken olmamızı ya da statik elektriklenmemize neden olur. Bu nedenle seçtiğimiz ürünler, vücut ısımızı dengeleyecek ve hava geçirgenliği sağlayacak özellikte olmalıdır. Bu ürünleri doğru seçmeliyiz ki duygu durumumuzu da değiştirmesin.
AR-GE adından da anlaşıldığı gibi araştırarak gelişen derinleşen bir saha… Araştırmacı olmanın mesleki anlamda bana katkıları olduğu kadar kişisel alanıma ve karakterime birçok katkısı oldu. Mesleğimin bana estetik ve zerafet kattığını söyleyebilirim. Seçimlerimde ve tercih ettiklerimde daha dikkatli olmama aracılık etti. Yolun başında farklı bir departmanla meslek hayatıma başlasam da AR-GE ekibinin sanatsal dokunuşları, renkler, desenler beni kendine doğru çekti. İsteyerek bu bölüme yöneldim. Her an gelişime açık değişimi destekleyen bir yanı olması bana birçok avantaj sağladı.
Sürekli güncel olmayı gerektiren bir bölüm kendinizi nasıl güncelliyorsunuz?
İnsanın kumaşa ihtiyacı yaşamı boyunca devam eder. Dinlenirken, işe giderken, spor yaparken... Hepsini ayrı ayrı değerlendirmemiz daha doğru olur. Bunlar kendi içinde sürekli güncellenen tarafları olan ihtiyaçlarımız. Bir yandan da güncel olmanın popüler olanın peşinden koşmak olmadığını söyleyebilirim. Popüler her zaman çekici özelliği olandır. Güncel ise sürekliliği devam eden ihtiyaçlarımızı karşılayanlardır. Kendi içerisinde değişkenlik gösterebilir ve genelde de kullanımı uzun sürer.
AR-GE, güncel olmayı ve trendleri takip etmeyi gerektiren bir bölüm. Bazende biz güncel olana yön veriyoruz. Yön verirken merak duygumu olabildiğince mesleğimle içselleştirmeye özen gösteriyorum. Trend sempozyumlarına katılmaya çalışıyorum. Trendi belirleyen Trendsetter’lerin belirledikleri çizgileri, renkleri, dokuları takip ederek kendimi güncel tutuyorum ve kumaşlara kendi yorumumu katarak aktarmaya çalışıyorum. Bilgisine ve merakına güvendiğim iş arkadaşlarımla da karşılıklı fikir alışverişleri yapıyorum. Buna karşılık sosyal medyayı mesleğimi geliştirecek manada pek fazla kullanmadığımı belirtebilirim.
AR-GE,bütün departmanlarla iletişim halinde olan bir bölüm, departmanlar arası ilişkilerinizi yönetirken edindiğiniz tecrübeyle bize neler tavsiye edersiniz?
Arge bölümü ürünün ilk adımından son aşamasına kadar hangi aşamalardan geçtiğini belirleyen takibini yapıp arşivleyen bir departman. Üretim yapan bir firma da çalıyorsanız, üretim ışığını sürekli beslemeniz ve devamlılığı desteklemeniz gereklidir. İşin kalbi ya da mutfak kısmı diyebiliriz. Bu kalbin atması için ürünlerinizi hedeflediğiniz bölgeye uygun olarak tasarlamalısınız. Her firmanın üretim akışı, görevlendirmeleri, arşivlemesi, depolaması farklı farklıdır.
Özel sektörde farklı çeşit konseptlerde üretim yapan firmalarda edindiğim tecrübeye dayanarak şunları söyleyebilirim ki: Her firmanın kendi içerisinde hiyerarşik bir yapılanması vardır. İşin akışına uygun departmanlar arasında kurulması gereken iletişim zorunludur. Bu iletişim esnek ve anlaşmaya yönelik olduğunda işler çok daha hızlı ve verimli bir şekilde gerçekleşir. Farklı eğitim düzeylerinde farklı kültürel yapılarda insanların bulunduğu bu departmanlarda ilişkilerinizi ve iletişiminizi kendi iç ve dış dengeniz ile sağlayabilirsiniz. Yani hayatın her alanında olduğu gibi denge ve ölçü iletişimde de en önemli faktördür diyebiliriz.
Paylaştığınız bilgiler için teşekkür ederim. Okurlarımıza farklı bir kapı aralayacağını düşünüyorum. Bir kaç sene önce tekstil sektörüne uzak, mesleği insan kaynakları olan yeni tanıştığım birine mesleğimi anlattıktan sonra bana şöyle demişti. “ Sen hayalleri gerçek hale getiriyorsun .” Yani bir kısım doğru, hayalle başlıyor herşey ama gerçekle devam ediyor. Her hayali gerçekleştiremediğimiz gibi biz de her şeyi olduğu gibi kumaşa aktaramıyoruz. Bir gerçek daha var ki;
“Bir gün kalkacaksınız ve hep hayal ettiğiniz şeyleri yapmaya vakit kalmamış olacak. Şimdi tam zamanı, harekete geçin” Paulo Coelho
Kendiniz için hayal ettiğiniz dünyayı, hep birlikte hayal ettiğimiz dünyayı bir gün yaşamak umuduyla.. Keyifli hafta sonları dilerim.