Efes Antik Kenti; 2015 yılında UNESCO Dünya Miras listesine alınıp, UNESCO tarafından korunmaktadır. Ören yerinde bulunan tapınaklar, kütüphane ve yamaç evler en dikkat çekici yapılardan birkaçı.
Gişe geçiş noktasından geçtikten hemen sonra uzun bir çamlık yolu bizi karşılıyor. Çamların ardındaki güneş bize yavaşça gülümseyip kuşların melodileri başka bir aleme kapı araladığımızı kulağımıza fısıldıyor gibi...
Çamlık yolun sonunda mermer yol karşımıza çıktı. Bir ucu antik tiyatroya bir ucu ise limana çıkan uzun geniş bir yol. Gözlerimiz istemsizce antik tiyatroya gidiyor, yamaca yapılan antik tiyatronun 25.000 kişiyi ağırladığını duyunca kim bilir ne gösterilere şahit oldu diye hemen aklımdan geçti.
Antik tiyatrodan şehrin içine doğru yöneldiğimizde kütüphanenin büyüleyici güzelliği kemerli kapıdan bize “merhaba” der gibi bakıyor. Kemerli kapıdaki yazılar dikkatimi çekti yanlarda, üstte duvarlarda kafamı çevirdikçe yazılar çoğaldı etrafımda. Rehber hemen yetişti imdadımıza yazıların içeriği hakkında bilgi verdi. Dönemin imparatoru iki kölesini azad ettiğinden bahsediyor. İmparatoru onurlandırmak için yapılan kapı yazılarla amacına uygun hale geliyor gibi...
Yazıların imparatora yapılan övgüler olduğunu söylediği an, sistemin hiç değişmediğini bir kez daha anlamış oluyorum. Kim efendiyse ona yapılan övgü her dönemde aynı, hatta en küçük iş yerlerinde bile durum değişmiyor. Övgü abideleri her kurumda başköşede yerini aldığını söylemek mümkün.
Kütüphaneye geniş açıdan iyice bakmak istedim ve basamaklarda oturmayı tercih ederek seyrettim kütüphaneyi. Antik kentin en çarpıcı iki hikayesi, biri kütüphanenin yapılma amacı diğeri ise Artemis tapınağının yakılması. Celsus ve Herostrotus iki zıt kutup, ikisi de isimlerinin sonsuza dek duyulmasını istiyor ama kendilerini ifade etme biçimleri farklı, karakterlerini yaptıklarından anlayabiliriz
Celsus oğluna vasiyetinde şehrin ortasında büyük bir kütüphane yaptırmasını istiyor. Ziyaret edenler geldiklerinde kütüphanedeki kitaplardan yararlanıp hem de Celsus'u anarak onurlandırmış oluyor. Celsus’ un aldığı karar ve oğluna yaptırdığı görkemli kütüphane ismini günümüze kadar duyulmasına aracı oluyor.
Anıt mezar kütüphanenin içinde girişte sol tarafta. Kütüphanenin dışındaki nişlerde bulunan dört kadın heykeli var. Bu heykellerin altındaki yazılar bütün insanlardaki bulunması gereken özellikleri belirtiyor. Bu heykellerin orijinal olmadığını duyduğumda biraz canımın sıkıldığını söyleyebilirim.
Orijinalleri Viyana da bir müzede sergileniyor. Heykellerin Avusturya ya hediye edilmesi o zamanın alınan kararı, alınan karara bugün baktığımızda yanlış olduğunu düşünebiliriz. Bir zamanlar doğru olduğunu düşünülen karar, zamana ve insana göre değişkenlik gösterebilir. Tarih alınan kararlarla yazılıyor ve insanın olduğu her yerde tarih tekerrür ediyor. O dönemdeki alınan kararlara, halkın tepkileri olduğu gibi, bazen de sonuçların bedellerini, halk ödüyor ve şuan da durum pek farklı değil gibi…
Şimdi de kişisel aldığı kararın doğru olduğunu düşünen ve eylemini gerçekleştiren Herostrotus gelelim. Şöhret ve ün sahibi olmak isteyen Herostrotus, bugün dünyanın yedi harikasından biri seçilen Artemis tapınağını ateşe veriyor tapınak kısa zamanda küle dönüyor. Kalıcı bir miras bırakıyor dünyaya Herostrotus. Adına tiyatro metinleri yazılıp oyunlar da oynanıyor. Efes’ten bahseden biri Celsus’dan söz ettiği kadar Herostrotus’u da anıyor.
Seçimlerimizin ne kadar etkili olduğunu düşündüm. Kişisel tarihimizde aldığımız kararla ateşe verdiğimiz yerler ve insanlar olduğu kadar, kütüphanenin sükûnetini ve bilgeliğini taşıyan kararlarımız da var. İnsanın aydınlık ve karanlık yanını yansıttı bana, yok etmeye meyilli fıtratı, bildiğini aktarmaya çalışan hikmetli tarafı. Ya peki sen neyi seçiyorsun hayatında aydınlığı mı karanlığı mı? Yok etmeye meyilli tarafının farkında mısın?
Efes daha fazlasıyla sizi bekliyor. En kısa zamanda ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Her gittiğimde farklı detayına odaklandığım ve bana farklı halini yansıtan kadim kent. Gidecek olanlara şimdiden keyifli an’lar dilerim. Gezi programınıza almanızı da öneririm.
Keyifli hafta sonları...