Hava Durumu

Yek katre-i hunest ve hezar endişe

Yazının Giriş Tarihi: 23.01.2019 06:19
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.01.2019 06:19

Şirazlı kelâm ve kalem ehli Sadi,"insan üç beş damla kan ve bin bir endişedir "der. Sadi, ülkemizde özellikle Bostan ve Gülistan adlı eserleriyle bilinen İranlı ilim ve irfan ehli, Kur'an hafızı bir âlimdir.

Yazımızın başlığında yer alan söz onun "İnsan nedir?" sorusuna verdiği cevap olarak hafızalarda yer etmiştir. Sadi'nin insan nedir sorusuna verdiği cevap insanı bütün boyutlarıyla açıklamaktan ziyade, insanın madde ve mânâ dünyasına, beden ve ruhunun yansımalarına, varlığının yansımalarına atfen söylenmiş bir söz olarak zihnimizde yer etmektedir.

Gerçekten de insan, Kur'an'ın ifadesiyle "en güzel yaratılışla yaratılmış" (Tin suresi 4. âyet) bir varlıktır. En güzel yaratılışa sahip bu varlıktan doğumdan ölüm anına giden zaman diliminde kimi zaman en güzel davranışlar, kimi zaman da en çirkin davranışların yansıdığına şahit oluruz. Ve insanı sıfatlarla tanımlarız yaptıklarına bakarak kâh çirkinlikleriyle kâh güzellikleriyle...

Zalim; hain, yalancı, hilekâr, düşman, ahmak, nankör ve daha nice olumsuz sıfatlar.

Mazlum; dost, dürüst, mert, namuslu, iyi, güzel, akıllı ve daha nice olumlu sıfatlar.

İnsan kendinde olanı yansıtır

Bütün sıfatlar yaptıkları ve yapmadıklarıyla insana atfen söylenir. Yaptıkları ve yapmadıklarıyla tanımlanır insan. Ve insanı, konuşurken, komşuluk ederken, yiyip içerken, gezip tozarken, arkadaşlık ederken tanırız bütün bu özellikleriyle. Bir damla kandan ve bin bir dert ve endişeden müteşekkil bir insandır karşımızdaki de biz de.

İnsanı en güzel yaratılış haline yaklaştıran, onun iyilik ve güzellik adına ortaya koyduklarıdır. İnsanın güzel yaratılışına rağmen kötülüklerle anılmasına sebep olan da yine insanın bizzat kendi yaptıkları ve yapmadıklarıdır.

Günümüz insanı, güzel yaratılışına ait birçok sıfatı terk etmiş, terk etmekle kalmayıp dünyaya olan ihtirası, dünyevi olan şeylere karşı olan arzularıyla kendini kuşatan dünyalıkların zindanına kapanmıştır. Kendine yepyeni tanrılar, yepyeni ilahlar edinen insan en güzel yaratılışını terk edip dünya zindanına hapsolmuştur.

Allah'ın "en güzel şekilde yarattık" dediği insan, en çirkin davranışların ve karakter özelliklerinin kaynağı durumuna gelmişse bu, insanın yaratılışında sahip olduğu özellikleri ve güzellikleri terk etmesinden kaynaklanmaktadır. Bir kul olduğunu unutarak, kendini devasa bir dünyanın sahibi, efendisi rolüne soyunmakla kaybeden insan, efendisi olduğunu zannettiği dünyanın ellerinden kaydığını anladığında sonu hüsranla bitecek bir hayatı yaşamanın pişmanlığını geç de olsa tadacaktır.

Yaratılışı en güzel şekilde olan insana düşen, yol yakınken kul olmanın şuuruyla bu dünyayı yaşaması gerektiğini unutmamasıdır.

Ve insan unutmamalıdır ki kelâmın ve kelimenin güzelliği ruhun güzelliğinden gelir.

Kalın sağlıcakla!..

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.