Yıllardır Türkiye'nin himayesinde yürüyen Mesut Barzani şimdilerde bize efeleniyor.
Cebine pasaportu bile koyan Türkiye idi.
Sıkıştığında gelip para alıp maaşları ödediği ülke Türkiye idi.
Şimdi kalkmış bize aklı sıra racon kesiyor.
Ne yapacakmış peki?
Referandum yapıp bağımsız Kürt devleti kuracakmış.
Ey Barzani!
Sana yedirirler mi hiç bunu?
İsrail hariç herkes karşı.
Zaten, bu referandumun aslında bir İsrail planı olduğu biliniyor.
İsrail, vaat edilmiş topraklara ulaşabilmek için şu an seni kullanıyor.
Yoksa babasının hayrına sana destek verecek değil.
Sen bilmez misin bu işler çocuk oyuncağı değildir.
1926 tarihli Ankara Antlaşmasını hiç mi duymadın?
Bu antlaşmaya göre; Irak'ın toprak bütünlüğüne zarar gelmesi halinde bizim müdahale hakkımız doğuyor.
Musul ve Kerkük'ün bize geçmesi için sen bildiğini okumaya devam et.
Bu antlaşmanın garantörü de İngiltere.
Sen şimdi kalkmış Irak'ın toprak bütünlüğünü tehdit ediyorsun.
Kuzey Irak'ta resmen bir Kürt devleti kurmanın hayalindesin.
Yani, bu yaptığın uluslar arası hukuka aykırı bir tasarruftur; dünya ve bilhassa da Türkiye buna sessiz kalmaz.
Hele Recep Tayyip Erdoğan'ın başında olduğu bir Türk devleti asla sessiz kalmaz.
Bütün bunlara rağmen kalkıp da; ben hukuk filan tanımam. Peşmerge mantığı ile hareket ediyorum dersen, bundan sonra başına geleceklere de katlanmalısın.
Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan da olman söz konusudur.
Sadece Kuzey Irak'taki değil bütün Kürtlerin başını belaya sokarsın haberin olsun.
***
Aslında diğer bir bakış açısına göre ise Barzani'nin bu hareketi bizim işimize gelir.
Neden mi?
Çünkü Musul ve Kerkük meselesini de bu şekilde aradan çıkarmış oluruz.
Barzani, işin ucunun nerelere kadar varacağını umarım kestirebiliyordur.
Eğer bu şeklide burnunun dikine gitmeye devam ederse Türkiye'yi karşısına alacak ve babası Molla Mustafa Barzani'nin vasiyetine de uymamış olacaktır.
Ne demişti Molla Mustafa Barzani?
"Türkiye ile iyi geçin ve karşına alma!"
Birileri Mesut Barzani'ye babasını vasiyetini hatırlatsın.
Aksi halde ortalık çok kötü karışacak.
Taş üstünde taş, baş üstünde baş kalmayacak.
Şimdiye kadar himayemizde semiren Barzani'nin efendisine karşı isyankâr bir harekete kalkışmasını gönlümüz arzu etmez.
Ama, yine de kendileri bilir!