Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Saygının iflası: Köklerimizi tüketiyoruz

Yazının Giriş Tarihi: 10.08.2025 07:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 09.08.2025 19:59

Bir toplumun çöküşü çoğu zaman gürültüyle olmaz; sessizce, fark edilmeden başlar. Biz de bu sessiz çöküşün tam ortasındayız. Sokakta selam vermeyen, trafikte sabırsızca kornaya asılan, fikir ayrılıklarını hakaretle süsleyen, yaşlıya yer vermeyi unutan bir kalabalığa dönüşüyoruz.

Oysa saygı, yüzyıllar boyunca kültürümüzün omurgasıydı. Yaşlıya hürmet, komşuya selam, misafire ikram, dostun derdine omuz… Bunlar bizi “biz” yapan, ayakta tutan değerlerdi. Bugün ise her şey çıkar odaklı; ilişkiler menfaat terazisinde tartılıyor. İnsanlar birbirine değerini insan olduğu için değil, işine yaradığı kadar biçiyor.

Kültürel erozyon öyle sinsi ki, ilk önce dilimize yansıyor. Konuşmalarımızda nezaket kelimeleri azaldı: “Lütfen”, “Teşekkür ederim”, “Rica ederim” artık lüks gibi algılanıyor. Sosyal medyada hakaret, gündelik iletişimde kaba söz normalleşti. Rol model olması gereken kişiler ekranlardan, kürsülerden birbirine bağırıyor. Çocuklarımız da saygıyı değil, laf sokmayı öğreniyor.

Eskiden farklı fikirlere tahammül vardı; tartışmanın sonunda bile el sıkışmak mümkündü. Şimdi ise karşıt fikir, düşmanlık sebebi. Empati yerini öfkeye, nezaket yerini kibire bıraktı. İnsanlar birbirini anlamak yerine susturmaya çalışıyor.

Kültürel yozlaşma dediğimiz şey, işte bu küçük ihmallerin birleşiminden doğar. Selam vermemek, yer vermemek, söz kesmek, teşekkür etmemek… Bunlar masum görünen ama bir toplumun ruhunu kemiren davranışlardır. Yarın elimizde kalan tek miras kaba bir dil, bencil tavırlar ve köksüz bir topluluk olursa şaşırmayalım.

Eğer hâlâ geç değilse, dönüşüm bireyden başlamalı. Bir tebessüm, bir “lütfen”, bir “teşekkür ederim” toplumun damarlarına yeniden hayat pompalar. Kendimizi düzeltmeden, toplumu düzeltemeyiz.

Unutmayalım: Saygı, kaybolduğunda yerine konacak bir şey yoktur. Kaybettiğimizde ise bunun telafisi yoktur; o boşluk, başka hiçbir değerle dolmaz.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.