Ulu Camii rahatlatmak

Kuzeyde Karabağ Ermenilere karşı gösterdiğimiz başarı, güneyde Suriye’de gösterdiğimiz olumlu gelişmeler, doğuda terörle mücadeledeki aldığımız ciddi mesafe… Uyanışımızın, kalkışımızın, diklenişimizin görüntüsü; yürüyeceğimizin, koşacağımızın habercisi, tarih yapıcı rolümüzü yeniden kavuşacağımızın haykırışı…

Birileri istemese de içimizdeki Baascı kafalar bağırsa da tekere çomak sokmaya çalışsa da Kervan yürüyor! Temkinliyiz, aldığımız mesafe almamız gerekenin yanında az; Savunma sanayimizdeki gelişme umut verici olsa da kritik eşik aşılmadı gibi hızlı çalışmaların sürdüğü de bir vakıa.

Emevi Camii’nde namaz kılınması Mescid-i Aksa’da namaz kılınacağının umudu, sulh ve sükûnun Kudüs’e Gazze’ye ötelere ulaşacağının müjdecisi! Tarih, zamanın akışı ve kimliğimiz böylesi bir sorumluluk ve görev veriyor, bundan kaçamayız kaçmamız da mümkün değil, daha çok çalışacağız.

Şam Emevi Camii manevi makam olarak dördüncü kabul edilir beşinci makam Bursa Ulu camiidir. Ünü İslam Dünyasından öte batıda yayılan İsmail Hakkı Bursevi bunu kitabında bahseder. Ondan olsa gerek Ulu Camii Bursa’nın kalbi ve manevi cazibe merkezidir, ziyaretçileri bu sebepten eksik olmaz.

Bursa’yı gezmeye gelen onu görmeden edemez, değerini de hiçbir zaman yitirmedi yitirmeyecek gibi de!

Ne var ki böylesi bir kıymeti koruduğumuz, hürmet ve ihtimam gösterdiğimiz, hizmet ettiğimiz şüpheli! En başta Bursa Belediye başkanı, zabıta müdürü, zabıtalar büyük sorumluluk içinde; düdük satıcılarının, işportacılarının, lahmacuncu kebapçı bağırtılarından kurtarmak ve bunu sürekli kılmak onların görevi olsa gerek! Tarihi Belediye binasının penceresini açtıklarında sesleri duyacak kadar da yakınlar, cami avlusundaki zabıta noktası süs için yapılmış olmamalı!

Hiçbir şey yapılmadı değil; namaz zamanı veya çıkışı düdükçüler cami avlusuna sokulmuyor ileri de öttürmeye devam ediyorlar, görevliler gidince sanki acısını çıkarırcasına seslerini yükseltiyor ciddi bir gürültü kirliliğine sebep oluyorlar.

Abartıyor muyum?

Yoğun saatlerde kimseye haber vermeden yetkililerin oradan geçmesi çevreyi şöyle bir bakması, belki de fazlasını görecekler duyacaklar.

Çözüm mü?

Çok basit; Orhan Camii ile Ulu Camii arasında ve etrafta sürekli resmi üniformalı görevlilerin dolaşması, düdükçüleri yaklaştırmaması, sabahın erken saatlerinden başlayıp yatsı namazından çıkıncaya kadar bunun sürmesi, 7 gün boyunca devam etmesi.

Örnek mi?

Gidin Ankara Hacı Bayram Camii etrafına bir bakın bir tane düdükçü kebapçı lahmacuncu bağırtısı duyacak mısınız? Temizlikçisi güvenlik görevlileri sürekli sahada adeta kuş uçurtmuyorlar, mümkün mü biri yaklaşsın düdük çalsın bağırsın!

Daha dikkatli bakan “Tarihi Hacı Bayram Veli Kebabı” diye bir tabela görebilir mi? Biz ise “Tarihi Ulu Camii Kebabı” görmeye; tarihi camiyi hatta kebap istismarına şahit olmaya devam ediyoruz.

Ocak itibariyle üç aylar başlıyor tedbir alınmaz kalıcı çözüm getirilmezse ramazan ayında içeride mukabele okunurken, teravih namazı kılınırken dışarıdan gelen düdük seslerini duymaya devam edeceğiz.

Meselenin Ulucami Derneği, Bursa Müftülüğü takip etmesi Bursa Valiliğin müdahil olması; Bursa şehrinin tarihi ve manevi dokunun korunması bakımından önem arz ediyor.

Şam Bursa kardeş şehir Ankara da bu halkanın içinde. Şehirleri besleyen manevi dinamikleri ve rabıtalar bilmek şehri yönetenler kadar o şehirde yaşayanları ilgilendirir. Başarılar, zaferler, fetihler maddeden önce maneviyatla kazanılır ve korunur.

Evet Emevi Camii özgürlüğüne kavuştuğu gibi Bursa Ulucami de rahatlamak istiyor vesselam.