Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“Çok kritik noktadayız”

Yazının Giriş Tarihi: 06.12.2025 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 05.12.2025 09:24

"Keşke Orta Doğu uyansa. Türkiye keşke Orta Doğu’da uyansa. Burası doğrudan doğruya Kuzey Akdeniz’dir. Kuzey Akdeniz, tarih boyunca kendini savunan bir bölgedir. İktidar ve muhalefet olarak insanlar aklını başını toplamazsa, temel müesseselerimize saldırmaktan, tahrip etmekten zevk alırsa, bedelini orta sınıf çok fena öder. İşinde gücünde insanlar, çocuklarımız bunun bedelini öder. Yani Gazzelilerin bile durumunu özleyecek hale geliriz. Çok kritik noktadayız."

Yukarıdaki satırlar, günümüzün hatırı sayılır tarihçilerinden Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya ait.

"Yani bütün bu gelişmelere bakınca, yaşadıklarımızın en kritik dönemindeyiz. Geriye baktığımızda darbe üstüne darbe… Derken, 1960’ların Türkiyesi hop diye Suriye olabilirdi ama olmadı. Türkiye bir sanayi ülkesidir. Daha da sanayi ülkesi olma noktasında gelişecek. Sanayinin yüzde 35’i Urfa’ya, Antep’e ve Çukurova bölgesine yığılmıştır. Maalesef o bölgenin tembelliği yüzünden de çalışmalar durmuştur. Ziraat de gerilemiştir, sanayi çökmüştür."

Diyen Ortaylı, başka bir eksik yönümüze, noksanlığımıza dikkat çekiyor.

Darbeler ne adına, ne için yapılmıştır? Bu hâlâ tartışılıp da aklıselim bir noktada hüküm verilmiş değildir. Darbe zemini kurutulmamıştır zira; 50 öncesi yeniden incelenmeli, kim ne yapmış, belgelerle ortaya konulmalı, yanlışlar düzeltilmeli değil mi?

Suriye meselesine değinen İlber Bey, “Buralara eğer halisane duygularla el atıp yanaşmazsak el atacak adam var. Aşağıda İsrail var, sanayi bölgemiz tehlikeye girer. Biz kanımız, canımızla barajları yaptık, ovaları suladık, oraya sanayi kurduk, gelişti ve daha da gelişecek. Bunları bilmemiz lazım” diyor.

“Bize ne Suriye’den” diyenlere duyurulur; özellikle Suriye karşıtlığı ile siyaset yapanlara!

Güvenliğimiz Suriye ötesinden başlar, Kafkaslardan başlar, Balkanlardan başlar. Dogmatik izimde boğulmuş, slogan pagan kafa bunları görür de düşünce ufkunu geliştirir mi, kültürünü medeniyetini bilir mi, coğrafyayı tanır, geniş bir daire çizer mi? İyimser olmak istiyorum fakat umut ışığı görülmüyor; hâlâ nakarat söylüyor o zihniyet.

"Bir Sohbetin İçinde Zamane Dünyası" programı dahilinde, Okan Bayülgen moderatörlüğünde konuşuyor bunları İlber Bey. Anadolu Ajansı’nın ortak olduğu bir iletişim grubu programı düzenliyor.

Bu alıntılardan çok daha fazlasını söylüyor; akıllı olmamız gerektiğini vurguluyor. "Boykot"… Evet, yarınlarda var olmamız için boykottan öte çok şeyler yapmamız gerektiği, her birimize çok görevler düştüğü, daha fazla çalışmamız lüzumiyeti apaçık ortadayken, “bir şey yokmuş” hamaset ve hamakat içinde yaşamamız doğrusu ürkütücü, korkutucu!

Uyanmak için ne yapmamız lazımsa yapmalıyız. Küçücük koltuğa, azıcık menfaate, basit zevke kanmamalı, aldanmamalı; aklımızı ve kalbimizi iyi kullanmalı, dünya pencerelerini açarken ukbayı unutmamalıyız vesselam.

Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.