Siz kim, rehavete kapılmak kim?

Bursaspor’un bu sezon iki deplasmanda kaybettiği puanlara anlam veremiyorum.

Biri…

Ligin ilk yarısındaki Bayburt maçı.

Diğeri de dün Tarsus’ta alınan beraberlik.

Ey Bursaspor formasını sırtına geçiren sahadaki 11 ‘futbolcu’! ...

7 haftadır tek puan bile alamayan Tarsus İdman Yurdu’na karşı bu kritik dönemde bırakılan 2 puana nasıl bir açıklama yapacaksınız?

Hadi onu geçtim…

2-0 avantaj yakaladığınız bir maçta nasıl geri düşmeyi başardınız?

Bu durumun ne transfer tahtasıyla ne de yaşanan olaylarla ilgisi var.

Dün Yeşil-beyazlı oyuncular’ kendilerine bakmadan’ rakibini resmen ciddiye almadı.

Sanki 10 puan farkla lidermiş gibi ilk 20 dakikada bulunan 2 gol oyuncuları havaya soktu.

Sonuç ise yine hüsran.

Olan gene taraftara, koca bir camiaya oldu.

Vallahi yazık!

Haftaya içeride Bayburt maçı var.

Eğer bu maçta da puan kaybedilirse tehlike çanlarını iyice duyacağız.

***

Sezon başında bu yana birçok yazımda bu işin İsmail Ertekin’le olmayacağını maddeler halinde açıklayarak sıraladım.

İlk sıraya koyduğum neden ise Hoca’nın gereğinden fazla takıma olan özgüveni.

Evet…

İsmail Hocam zor zamanda görevden kaçmayarak hepimizin kalbinde taht kurdu.

Biliyoruz ki… Bugüne kadar istifa etmemesinin en büyük nedenlerinden biri de takıma yüzüstü bırakmak istememesi.

Bu sebepten dolayı kendisine teşekkür ediyoruz.

Ancak…

Maalesef olmadı İsmail Hocam.

Bu zamana kadar verdiğin hizmetler için Yeşil-beyazlı taraftarlar sana teşekkür ediyor.