Orta Çağ Avrupasında feodalizm nedir? Feodalizm ve Kilise arasındaki ilişki...

Orta Çağ Avrupa'sında feodalizm ve kilise, birbirini etkileyen ve şekillendiren iki önemli kurumdu. Bu dönemde, siyasi, ekonomik ve sosyal yaşamın merkezinde yer alan feodal sistemle, ruhani liderliği elinde tutan kilise, sıkı bir işbirliği içindeydi.

Haber Giriş Tarihi: 16.09.2024 08:46
Haber Güncellenme Tarihi: 16.09.2024 08:51
Kaynak: Onur KIZILKAYA
Orta Çağ Avrupasında feodalizm nedir? Feodalizm ve Kilise  arasındaki ilişki...

Feodalizm, Orta Çağ Avrupa'sında siyasi ve sosyal bir düzendi. Toprak mülkiyeti ve askeri hizmet karşılığında verilen toprak bağışları üzerine kurulmuştu.

Feodal sistemde toplum, aşağıdan yukarıya doğru şu şekilde sıralanıyordu:

Köylüler, toprakları işleyen ve feodal lordlara hizmet eden en geniş kesim.

Vasallar, toprak sahibi olan ve daha büyük bir lorda bağlı olan askeri sınıf.

Lordlar, geniş toprakları olan ve vasalları üzerinde siyasi ve askeri güce sahip olan soylular.

Krallar, en üstte yer alan ve ülkenin en büyük toprak sahipleri olan siyasi otorite.

ORTAÇAĞ AVRUPASI'NDA KİLİSENİN ROLÜ VE GÜCÜ...

Orta Çağ Avrupa'sında Katolik Kilisesi, sadece dini bir kurum değil, aynı zamanda siyasi ve sosyal hayatta da büyük bir güce sahipti. Kilise, insanların günlük yaşamının her alanına nüfuz etmiş, ahlaki değerleri belirlemiş ve sosyal kontrol mekanizmalarını oluşturmuştu.

 Papa, tüm Hristiyanların ruhani lideri olarak kabul ediliyordu ve siyasi liderlere karşı bile büyük bir otoriteye sahipti.

Kilise, Avrupa'nın en büyük toprak sahiplerinden biriydi ve bu topraklar üzerinden siyasi ve ekonomik gücünü koruyordu.

Kilise, o dönemdeki tek eğitim kurumu olan manastırları yönetti ve din adamları yetiştirdi.

Kilise mahkemeleri, bazı suçlarda yetkiliydi ve ceza verirdi.

Kilise, yoksullara yardım etmek, hastalara bakmak gibi sosyal hizmetler de sunuyordu.Feodalizm ve Kilise Arasındaki İlişki

Feodalizm ve kilise, birbirlerini destekleyen ve güçlendiren bir ilişki içindeydi.

Kilise, feodal sistemi Tanrı'nın emri olarak gördü ve bu sistemi meşrulaştırdı. Feodal lordlar, topraklarını Tanrı'dan aldıklarını düşünerek, köylüler üzerindeki haklarını daha meşru hale getirdiler.

Feodal lordlar, kiliselere toprak bağışladı, kilise binaları inşa etti ve din adamlarına maddi destek sağladı. Bu sayede hem günahlarından arınmak hem de halkın gözünde saygınlık kazanmak istiyorlardı.

Kilise, feodal düzenin devamlılığı için önemli bir rol oynadı. Din adamları, insanların bilinçaltına işledikleri inançlarla, mevcut düzeni sorgulamalarını engelledi.

FEODALİZM VE KİLİSENİN ORTAK NOKTALARI

Hem feodal sistem hem de kilise, hiyerarşik bir yapıya sahipti. Her iki sistemde de üstteki sınıf alttaki sınıflara hükmediyordu.

Hem feodal lordlar hem de kilise, geniş toprak mülkiyetine sahipti ve bu topraklar üzerinden güçlerini koruyorlardı.

Feodal lordlar ve kilise arasında sürekli bir güç mücadelesi yaşanmasına rağmen, genellikle karşılıklı bir bağımlılık söz konusuydu.

Orta Çağ Avrupa'sında feodalizm ve kilise, birbirini tamamlayan ve şekillendiren iki önemli kurumdu. Bu iki kurum arasındaki sıkı ilişki, Orta Çağ Avrupa'sının siyasi, sosyal ve kültürel yapısını derinlemesine etkilemiştir.

Kaynak: Onur KIZILKAYA

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.