Oya Başar’dan Levent Kırca itirafı! Gözleri doldu, sesi titredi
Oya Başar’dan Levent Kırca itirafı! Gözleri doldu, sesi titredi
Oya Başar, katıldığı 'Yasemin'in Penceresi' programında, 10 yıl önce hayatını kaybeden eski eşi Levent Kırca’nın ölüm haberini aldığı anı ilk kez paylaştı. Başar, Kırca’nın tedavi sürecinde yaşamak istemediğini ve yardımı kabul etmediğini belirtti.
Haber Giriş Tarihi: 16.12.2025 19:59
Haber Güncellenme Tarihi: 16.12.2025 20:03
Kaynak:
Haber Merkezi
‘Olacak O Kadar’ ile izleyicilerin kalbinde taht kuran Levent Kırca, zekası, mizah anlayışı ve sahnedeki doğaçlama yeteneğiyle tiyatro tarihine adını yazdırdı.
2015 yılında kanserle verdiği mücadeleyi kaybeden Kırca’nın hayatının büyük bir kısmında yanında olan kişi ise eşi oyuncu Oya Başar olmuştu.
1985 yılında hayatlarını birleştiren çift, 2000 yılında boşanmıştı. Ayrılık kısa sürdü ve 2001’de yeniden evlendiler; fakat ikinci evlilik de dört yıl sonra sona erdi.
Oya Başar, geçtiğimiz günlerde 'Yasemin’in Penceresi' programında, eski eşinin ölüm haberini aldığı anı ilk kez paylaştı.
Gözleri dolan ve sesi titreyen Oya Başar, o dönemi anlatırken, Levent Kırca’nın vefatından önce hiçbir şeyi kabul etmediğini ve hayata tutunmak istemediğini ifade ederek, "O dönemde zaten çocuklarımız, Umut da Ayşe de onu takip ediyordu. Ben de takip ediyordum ama şöyle söyleyeyim, onun bir ilişkisi vardı. Bu nedenle çok fazla girip ilgilenemiyordum açıkçası. Arada sırada telefon açıp, Leventçiğim, ben senden önce kanseri geçirdiğim için seni bu doktorlara, şuralara hep koşturmuştum' derdim." dedi.
Sözlerine devam eden Başar, "Ben gidemesem de oğlumuz, sürekli babasıyla birlikte oluyordu. Ancak hiçbir şey istemedi. 'Hiçbir şey istemiyorum' dedi. Söylediğimiz hastanede yatmadı, yönlendirdiğimiz doktora gitmedi. 'Ben böyle ölmek istiyorum' dedi. Açıkçası ölmek istedi. Hiçbirine gitmedi, hiçbir söylediğimizi yapmadı. Ve sonuçta bir gece, saat iki beş geçiyordu, telefon çaldı. 'Tamam' dedim, 'Levent gitti' Herhalde bu saatte ancak böyle bir haber gelirdi. Oğlum aradı, 'anne babamı kaybettik' dedi. Kısmet bu… Yani hayatta size ne kadar yazıldıysa, o kadar yaşıyorsunuz. Ama biraz da direnmekte fayda var."
"Bir sürü şeyden herhalde çok üzülmüştü Levent. Benden ayrıldıktan sonra da birçok şeye üzülmüştü. Ben onun için çok büyük bir can simidiydim. Her zaman elini uzatabileceği biri vardı yanında. Daha doğrusu, regülatörüydüm onun; ısısını ayarlardım. Kızdığı zaman biraz düşürürdüm, çok düştüğünde ise biraz yukarı çıkarırdım. İkimiz aramızda böyle anlaşmıştık. Sonrasında yaşanan şeyler onu biraz daha üzmüş olabilir. Yaptıkları onu üzdü, başarısızlık üzdü. Çok başarılı olduğunuzda, çok alkışlandığınızda, bir süre sonra o başarıyı kaybetmek insanda ciddi bir çöküş yaratıyor. Çok değerli bir sanatçısınız, bütün Türkiye sizi seviyor ve alkışlıyor. Ancak zamanla gündemi ve popülerliği kaybettiğinizde, sevilseniz bile bir üzüntü başlıyor. Sanıyorum bunlar da onu etkiledi ama sonuçta bizden hiçbir şekilde yardım istemedi. Söylediğim her şeyi reddetti. Ne hastane ne de doktor… Oysa benim doktorum çok iyi bir onkolog idi. Ona da gidip 'Ne yapabiliriz?' diye sordum. Bana, 'Bu oldukça ilerlemiş bir kanser, açıkçası yapılabilecek çok fazla bir şey yok' dedi. Yine de elimizden geleni yapacaktık ama Levent bunu da istemedi." diyerek anlattı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Oya Başar’dan Levent Kırca itirafı! Gözleri doldu, sesi titredi
Oya Başar, katıldığı 'Yasemin'in Penceresi' programında, 10 yıl önce hayatını kaybeden eski eşi Levent Kırca’nın ölüm haberini aldığı anı ilk kez paylaştı. Başar, Kırca’nın tedavi sürecinde yaşamak istemediğini ve yardımı kabul etmediğini belirtti.
‘Olacak O Kadar’ ile izleyicilerin kalbinde taht kuran Levent Kırca, zekası, mizah anlayışı ve sahnedeki doğaçlama yeteneğiyle tiyatro tarihine adını yazdırdı.
2015 yılında kanserle verdiği mücadeleyi kaybeden Kırca’nın hayatının büyük bir kısmında yanında olan kişi ise eşi oyuncu Oya Başar olmuştu.
1985 yılında hayatlarını birleştiren çift, 2000 yılında boşanmıştı. Ayrılık kısa sürdü ve 2001’de yeniden evlendiler; fakat ikinci evlilik de dört yıl sonra sona erdi.
Oya Başar, geçtiğimiz günlerde 'Yasemin’in Penceresi' programında, eski eşinin ölüm haberini aldığı anı ilk kez paylaştı.
Gözleri dolan ve sesi titreyen Oya Başar, o dönemi anlatırken, Levent Kırca’nın vefatından önce hiçbir şeyi kabul etmediğini ve hayata tutunmak istemediğini ifade ederek, "O dönemde zaten çocuklarımız, Umut da Ayşe de onu takip ediyordu. Ben de takip ediyordum ama şöyle söyleyeyim, onun bir ilişkisi vardı. Bu nedenle çok fazla girip ilgilenemiyordum açıkçası. Arada sırada telefon açıp, Leventçiğim, ben senden önce kanseri geçirdiğim için seni bu doktorlara, şuralara hep koşturmuştum' derdim." dedi.
Sözlerine devam eden Başar, "Ben gidemesem de oğlumuz, sürekli babasıyla birlikte oluyordu. Ancak hiçbir şey istemedi. 'Hiçbir şey istemiyorum' dedi. Söylediğimiz hastanede yatmadı, yönlendirdiğimiz doktora gitmedi. 'Ben böyle ölmek istiyorum' dedi. Açıkçası ölmek istedi. Hiçbirine gitmedi, hiçbir söylediğimizi yapmadı. Ve sonuçta bir gece, saat iki beş geçiyordu, telefon çaldı. 'Tamam' dedim, 'Levent gitti' Herhalde bu saatte ancak böyle bir haber gelirdi. Oğlum aradı, 'anne babamı kaybettik' dedi. Kısmet bu… Yani hayatta size ne kadar yazıldıysa, o kadar yaşıyorsunuz. Ama biraz da direnmekte fayda var."
"Bir sürü şeyden herhalde çok üzülmüştü Levent. Benden ayrıldıktan sonra da birçok şeye üzülmüştü. Ben onun için çok büyük bir can simidiydim. Her zaman elini uzatabileceği biri vardı yanında. Daha doğrusu, regülatörüydüm onun; ısısını ayarlardım. Kızdığı zaman biraz düşürürdüm, çok düştüğünde ise biraz yukarı çıkarırdım. İkimiz aramızda böyle anlaşmıştık. Sonrasında yaşanan şeyler onu biraz daha üzmüş olabilir. Yaptıkları onu üzdü, başarısızlık üzdü. Çok başarılı olduğunuzda, çok alkışlandığınızda, bir süre sonra o başarıyı kaybetmek insanda ciddi bir çöküş yaratıyor. Çok değerli bir sanatçısınız, bütün Türkiye sizi seviyor ve alkışlıyor. Ancak zamanla gündemi ve popülerliği kaybettiğinizde, sevilseniz bile bir üzüntü başlıyor. Sanıyorum bunlar da onu etkiledi ama sonuçta bizden hiçbir şekilde yardım istemedi. Söylediğim her şeyi reddetti. Ne hastane ne de doktor… Oysa benim doktorum çok iyi bir onkolog idi. Ona da gidip 'Ne yapabiliriz?' diye sordum. Bana, 'Bu oldukça ilerlemiş bir kanser, açıkçası yapılabilecek çok fazla bir şey yok' dedi. Yine de elimizden geleni yapacaktık ama Levent bunu da istemedi." diyerek anlattı.
Kaynak: Haber Merkezi
Son Haberler
Elektrik kesintisine hazırlıklı olun: Bursa’da 16 Aralık 2025 programı
Akşam ezanı saat kaçta? 16 Aralık 2025 Bursa namaz saatleri
Bursa’da gece nöbetçi eczaneler – 16 Aralık 2025