Tazminat Davası Haberleri - Son Dakika Tazminat Davası Haber Güncel Gelişmeler

Bursa’da böbrek taşı ameliyatı sonrası ölüm: Adli Tıp’tan çarpıcı bulgular

Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde böbrek rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren 3 çocuk babası Ekrem Şarlının ölümüne ilişkin kapsamlı Adli Tıp Kurumu raporu tamamlandı. Ailenin “ihmal” iddiasıyla yaptığı başvurunun ardından yürütülen incelemelerde 39 sayfalık detaylı rapor hazırlandı. AMELİYAT SONRASI GELİŞEN SÜREÇ ÖLÜMLE SONUÇLANDI Ekrem Şarlı, 28 Eylül 2023’te Mustafakemalpaşa Devlet Hastanesi’nde böbrek taşı nedeniyle üreterenoskopi operasyonu geçirdi. Ertesi gün taburcu edilen Şarlı, ağrılarının artması üzerine 2 Ekim’de yeniden hastaneye yatırıldı. Durumu giderek ağırlaşınca 3 Ekim’de Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesine sevk edildi ancak tüm müdahalelere rağmen 4 Ekim’de yaşamını yitirdi. Ailenin ihmaller zinciri iddiasıyla yaptığı şikâyet sonrası dosya Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. ADLİ TIP: “ÖLÜM, OPERASYONA BAĞLI ENFEKSİYON NEDENİYLE GERÇEKLEŞTİ” Tamamlanan Adli Tıp Raporu’na göre Ekrem Şarlı’nın ölümüne, ameliyat sonrasında gelişen enfeksiyonun neden olduğu tespit edildi. Raporda şu kritik bulgular yer aldı: Şarlı’nın başvurusunda sağ üreterde taş ve hidronefroz tespit edildi. Bu kapsamda double J stenti takılması tıbben uygun görüldü. Ancak ameliyat öncesi CRP değerinin 23 gibi yüksek bir seviyede olmasına rağmen idrar tahlili ve idrar kültürü yapılmadığı ifade edildi. Bu tetkikler yapılmadan üreterenoskopi operasyonunun gerçekleştirilmesinin “tıbben uygun olmadığı” rapora işlendi. Rapor, Şarlı’nın ölümünü “üreterenoskopi operasyonuna bağlı gelişen enfeksiyon (ürosepsis)” olarak tanımladı. DİSİPLİN SORUŞTURMASI: “TIBBİ YAKLAŞIMDA EKSİKLİK VAR” Ailenin avukatı, Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen idari soruşturmada ameliyatı yapan hekime disiplin cezası verildiğini hatırlattı. Aynı zamanda bilirkişi raporlarında da ameliyat öncesi ve ikinci yatış sürecinde gerekli tetkiklerin yapılmamasının “tıbbi eksiklik” olarak değerlendirildiği vurgulandı. SAVCILIĞIN İDDİANAME HAZIRLAMASI BEKLENİYOR Adli Tıp’ın hekim hakkında kusur tespit etmesi üzerine Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, “taksirle ölüme sebebiyet verme”, “görevi kötüye kullanma” suçlamaları kapsamında iddianame hazırlaması ve kamu davası açması bekleniyor. AİLENİN TAZMİNAT DAVASI DEVAM EDİYOR Ekrem Şarlı’nın yakınları tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davası ise sürüyor. Aile ve avukatları, sürecin takipçisi olduklarını belirterek, “Adaletin sağlanması için tüm hukuki yolları izlemeye devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.

Bursa'da sarf edilen sözler yargıya taşındı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Avukatı Hüseyin Aydın, yaptığı yazılı açıklamada, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır'ın 19 Ekim'de Bursa İl Kongresi'nde Cumhurbaşkanını hedef alan "mesnetsiz ithamları ve hakaretamiz ifadeleri" nedeniyle hukuki süreci başlattıklarını bildirdi. CHP Grup Başkan Vekili Ali Mahir Başarır'ın 19 Ekim 2025 tarihinde Bursa İl Kongresinde yaptığı konuşmada; Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef alan mesnetsiz ithamları ve hakaretamiz ifadeleri nedeniyle Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde 250bin TL'lik manevi tazminat davası açılmıştır.… — Hüseyin Aydın (@hsynaydn) October 21, 2025 Avukat Aydın, Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 250 bin liralık manevi tazminat davası açtıklarını ve eş zamanlı olarak "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını belirtti. ADALET BAKANI YILMAZ TUNÇ: SÖZLER İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ SINIRLARINI AŞTI Konuşmanın ardından ilk hukukî hamle ise Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'tan gelmişti. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Bakan Tunç, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının Başarır hakkında resen soruşturma başlattığını duyurmuştu. Bakan Tunç, Başarır’ın sözlerinin "ifade özgürlüğü sınırlarını aşan, çirkin, yakışıksız ve doğrudan kişilik haklarına saldırı niteliğinde" olduğunu vurgulayarak, "Hiç kimse nefret, hakaret ve iftira dilini meşru gösteremez" ifadesini kullanmıştı. AK PARTİ KURMAYLARINDAN BAŞARIR'A ORTAK TEPKİ CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır'ın Bursa'da kullandığı ifadelere, AK Parti ve hükümetin üst düzey isimlerinden peş peşe sert tepkiler geldi. Bu tepkiler, konunun siyaset gündemindeki ağırlığını ortaya koydu. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "CHP adına konuşanların ahlaktan yoksun söylemi, siyasetin ve demokrasinin tüm değerlerine saldırganlığa dönüşmüştür" diyerek ifadeleri kınadı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran ise eleştirinin hakaret sarmalına dönüştürülmesinin demokrasiye ağır zarar verdiğini belirterek, "CHP’nin alışkanlık haline getirdiği bu öfke nöbeti hali milletimiz tarafından da mahkum edilmektedir" yorumunu yaptı. EFKAN ALA VE ALİ İHSAN YAVUZ: KİN KUSMAK VE SEVİYESİZLİK AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, Başarır'ın hitap biçimini "seviyesiz" olarak nitelendirerek, tavrın siyaseti fikir mücadelesinden nefret arenasına dönüştürdüğünü söyledi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz da bu tür söylemleri şiddetle reddettiklerini vurgulayarak, "Milletimiz, her seçimde bu zihniyete gereken cevabı sandıkta vermiş, vermeye de inşallah devam edecektir" ifadeleriyle tepki gösterdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Özgür Özel’e 500 bin TL’lik tazminat davası

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 5 Temmuz 2025 tarihinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in MYK toplantısı sonrasında düzenlediği basın toplantısında sarf ettiği ifadeleri yargıya taşıdı. Özel’in açıklamalarında yer alan iddia ve söylemlerin "mesnetsiz, hakaret içerikli ve tehdit unsurları taşıdığı" gerekçesiyle, Erdoğan’ın avukatı Hüseyin Aydın tarafından Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 500 bin TL tutarında manevi tazminat davası açıldı. AYRICA SUÇ DUYURUSU YAPILDI Avukat Hüseyin Aydın, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaştımda, söz konusu açıklamaların yalnızca kişisel haklara saldırı olarak değil, aynı zamanda hukuki suç unsuru taşıdığına da dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik hakaretamiz sözler ve tehdit içeren beyanlar nedeniyle, Türk Ceza Kanunu’nun 310/2 maddesi kapsamında ‘tehdit’ ve ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçlarından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmuştur.” Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan manevi tazminat davası ile birlikte başlayan yargı sürecinin, ilerleyen günlerde nasıl şekilleneceği merak konusu olurken, konu kamuoyunda geniş yankı buldu.