Organ Nakli Haberleri - Son Dakika Organ Nakli Haber Güncel Gelişmeler

Bursa bölgesi organ bağışında Türkiye liderliğini sürdürüyor

Bursa, Balıkesir, Bilecik, Çanakkale ve Yalova illerini kapsayan Bursa bölgesi, 2025 yılı itibarıyla organ bağışında 10,5 pmp ile Türkiye’deki 9 bölge arasında birinciliği elde etti. Bölge, son 14 yılda 12. kez Türkiye liderliğini koruyarak organ bağışında öncü konumunu sürdürdü. DONÖR BİLDİRİMİ VE AİLE İZNİ ORANINDA LİDERLİK Bursa bölgesi, sadece en fazla donör bildiriminde bulunmakla kalmadı, aynı zamanda aile izni alma oranında da birinci sırada yer aldı. Bu başarı, bölgede organ bağışı bilincinin yüksek olduğunu ve farkındalık çalışmalarının etkili olduğunu gösteriyor. BÖLGEDE ORGAN NAKLİ ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR Bursa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Çetin, Bursa Bölge Koordinasyon Merkezi’ne bağlı olarak organ bağışı ve nakil çalışmalarının aktif şekilde sürdürüldüğünü belirtti. Bölgedeki nakil merkezleri şunlardan oluşuyor: 5 böbrek nakli merkezi, 3 karaciğer nakli merkezi, 1 kalp nakli merkezi ve 3 Göz Bankası/kornea nakli merkezi. Son 5 yılda Bursa bölgesinde 360’ı kadavradan, 755’i canlıdan olmak üzere toplam 1.115 böbrek nakli gerçekleştirildi. Karaciğer naklinde ise 162’si kadavradan, 247’si canlıdan olmak üzere 409 operasyon yapıldı. Göz bankası ve kornea nakli merkezlerinde ise 2020 yılından bu yana 1.035 kornea temini sağlandı ve bunlardan 971’i nakledilerek hastalara umut oldu. ONLİNE UYGULAMA İLE DAHA FAZLA FARKINDALIK Bursa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Çetin, Bakanlığın organ bağış onaylarını e-Nabız uygulaması üzerinden online olarak alınabilir hale getirdiğini belirtti. “Bu düzenlemenin organ bağışlarını artırmasını umuyoruz. Her bağış, bir hayatın yeniden başlamasına vesile oluyor. Tüm vatandaşlarımızı organ bağışına duyarlı olmaya davet ediyorum” dedi. 3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI HAFTASI ETKİNLİKLERİ 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında Türkiye genelinde farkındalık etkinlikleri düzenleniyor. Bursa’da da hafta boyunca çeşitli etkinlikler gerçekleştirilecek ve organ bağışına dikkat çekilecek.

Bursa’da babasının bağışıyla hayata tutundu

Bursa Şehir Hastanesi’nde 9 yaşındaki İdo Alabdul Ghafour, genetik bir hastalık olan Jeune Sendromu nedeniyle doğduğundan beri büyük bir mücadele veriyor. Üç yıldır diyaliz tedavisi gören küçük çocuk için doktorlar organ naklinin zorunlu olduğunu belirledi. Ancak uygun donör bulunamayınca, baba Abdullah A. Ghafour, oğluna hayat vermek için kendi böbreğini bağışlamayı gönüllü oldu. CANLIDAN CANLIYA BAŞARILI OPERASYON Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde Bursa Şehir Hastanesi’nde gerçekleştirilen operasyonla babanın sol böbreği, minik İdo’ya nakledildi. Bir haftalık yoğun tedavi ve takip sürecinin ardından İdo, sağlıklı bir şekilde taburcu edildi. Çocuk Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Hakan Erdoğan, operasyonun başarılı geçtiğini ve İdo’nun şu anda iyi durumda olduğunu açıkladı. ORGAN BAĞIŞININ ÖNEMİ BİR KEZ DAHA VURGULANDI Prof. Dr. Erdoğan, İdo gibi şanslı hastaların çok az olduğunu ve organ bağışının kritik bir ihtiyaç olduğunu belirtti. “Kadavra bağışı artarsa, bekleyen çocuklarımızın tedavi süreci hızlanacak ve diyaliz gibi maliyetli uygulamalardan kurtulacaklar” diyerek toplumda organ bağışına duyarlılık çağrısında bulundu. OPERASYONUN ARKASINDA BÜYÜK BİR EKİP ÇALIŞMASI VAR Nakil operasyonunda görev alan Üroloji Uzmanı Op. Dr. Serdar Geylan, pediyatrik canlı naklinin zor ve emek isteyen bir süreç olduğunu dile getirdi. “İki gün önce babayı taburcu ettik, bugün de İdo’yu sağlıklı şekilde taburcu edeceğiz. Emeği geçen tüm sağlık ekibine teşekkür ederim” dedi. Bursa Şehir Hastanesi’nin canlıdan canlıya organ nakli uygulamalarıyla birçok hastaya umut olmaya devam ettiği vurgulanırken, toplumsal farkındalığın artırılması için organ bağışının teşvik edilmesi gerektiği hatırlatıldı.

Milyonlarca insanın umudu! Hayvandan insana organ nakli

Farklı türler arasında organ veya doku transferi işlemi olan ksenotransplantasyon, milyonlarca insanın umudu olarak karşımıza çıkıyor. Organ nakli bekleyen sayısız hasta için yeni bir kapı aralayan bu yöntem, bilim dünyasında büyük bir heyecan yaratıyor. Ancak bu heyecanın yanı sıra, birçok bilimsel ve etik soruyu da beraberinde getiriyor. NEDEN HAYVANDAN İNSANA ORGAN NAKLİ? Dünyada organ nakli bekleyenlerin sayısı, bağışlanan organ sayısından çok daha fazladır. İnsanlardan alınan organlar bile vücut tarafından reddedilebilir. Hayvanlardan alınan organların reddedilme riski daha yüksek olsa da, genetik mühendisliği sayesinde bu risk azaltılmaya çalışılmaktadır. KARŞILAŞILAN ZORLUKLAR NELER? İnsan vücudu, yabancı bir organı (bu durumda hayvan organı) genellikle bir istilacı olarak algılar ve onu reddetmek için bağışıklık sistemini harekete geçirir. Bu, organın kısa sürede işlevini yitirmesine neden olur. Hayvanlardan insanlara bulaşabilecek yeni virüsler veya hastalıklar, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Hayvanların organlarının insanlara nakledilmesi, hayvan hakları savunucuları tarafından etik olmayan olarak değerlendirilir. GELİŞMELER VE GELECEK Bilim insanları, hayvanların genlerini değiştirerek insan vücuduna daha uyumlu organlar üretmeye çalışmaktadır. Domuzların organları, boyut ve fizyolojik özellikleri bakımından insan organlarına en yakın olan hayvanlardır. Bu nedenle, domuzlar xenotransplantasyon çalışmalarında sıklıkla tercih edilmektedir. İnsan hücreleriyle hayvan embriyolarının birleştirilmesiyle oluşturulan kimerik hayvanlar üzerindeki araştırmalar, bu alanda yeni bir çığır açabilir. TÜRKİYE'DEKİ DURUM Türkiye'de de hayvandan insana organ nakli üzerine araştırmalar yapılmaktadır. Ancak, bu alandaki çalışmalar henüz deneysel aşamadadır ve klinik uygulamalara geçilmesi için daha uzun bir süreye ihtiyaç vardır. Hayvandan insana organ nakli, organ nakli bekleyen hastalar için umut verici bir yaklaşım olsa da, birçok bilimsel ve etik sorunu beraberinde getirmektedir. Bu alandaki araştırmaların hızla devam etmesi, organ nakli sorununa kalıcı bir çözüm bulunmasına yardımcı olabilir.