#Kızılgeyik

Bursa ormanlarının sessiz sakinleri: Fotokapanla kayıt altına alındılar

Bursa’nın doğal zenginlikleri, bu kez Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen yaban hayatı izleme çalışmalarıyla gündeme geldi. Ormanlık alana kurulan fotokapanlar, doğanın en zarif sakinlerinden olan üç dişi kızılgeyiki kaydetti. Görüntülerde kızılgeyiklerin, bir yamaçtan çalılık alana doğru indiği ve bir süre beslendikten sonra doğaya karışarak gözden kayboldukları görülüyor. Bu nadir anlar, doğanın huzurunu ve yaban hayatının doğal ritmini gözler önüne seriyor. "DOĞANIN HUZURLU KUCAĞINDA, ÖZGÜR RUHLAR" DKMP 2. Bölge Müdürlüğü tarafından sosyal medyada "Doğanın huzurlu kucağında, özgür ruhlar" notuyla paylaşılan görüntüler, kısa sürede büyük ilgi gördü. Bölgedeki vatandaşlar ve doğa severler tarafından beğeniyle karşılanan kayıtlar, Bursa’nın yaban hayatı açısından sahip olduğu doğal çeşitliliği bir kez daha hatırlattı. KIZILGEYİK: ANADOLU’NUN VE AVRUPA’NIN DEVASA SAKİNİ Kızılgeyik (Cervus elaphus), dünyanın en büyük geyik türlerinden biri olarak kabul ediliyor. Avrupa’nın büyük bölümünde, Kafkasya’da ve Anadolu’da yaygın olarak bulunan bu tür, aynı zamanda Afrika kıtasında yaşayan tek geyik türü olma özelliğine sahip. Kuzeybatı Afrika’da Atlas Dağları’nda yaşayan bireyleriyle dikkat çeken kızılgeyikler, ortalama 200 kilogram ağırlığa ve 2 metre boya ulaşabiliyor. Bu görkemli hayvan, orman ekosisteminin sağlıklı bir şekilde işlemesinde önemli bir role sahip. EKOSİSTEM SAĞLIĞI İÇİN ÖNEMLİ GÖSTERGELER Uzmanlar, bu tür kayıtların sadece görsel değil, bilimsel açıdan da büyük önem taşıdığını belirtiyor. Kızılgeyik gibi türlerin doğal ortamlarında gözlemlenmesi, bölgenin ekosistem sağlığı ve biyolojik çeşitliliğinin korunması açısından olumlu bir gösterge. Doğa Koruma ve Milli Parklar ekipleri, fotokapan çalışmalarının devam edeceğini, elde edilen verilerin hem koruma hem de araştırma faaliyetlerinde kullanılacağını ifade etti. DOĞAYI KORUMAK GELECEĞİ KORUMAKTIR Bursa’da elde edilen bu değerli görüntüler, yalnızca bir belgesel sahnesi değil; aynı zamanda doğanın korunmasının neden bu kadar hayati olduğunu da gösteriyor. Uzmanlar, vatandaşları doğal yaşamı korumaya, izmarit ve atık bırakmamaya ve yaban hayatına saygılı olmaya davet ediyor.