Hava Durumu

#Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz

Bursa Hayat Gazetesi - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

8 alanda tasarruf yapılacak! Haber

8 alanda tasarruf yapılacak!

“Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından kamuoyu ile paylaşıldı. Açıklanan tasarruf tedbirleri çerçevesinde kamuda taşıtların ve binaların kullanımı, kamu istihdamı, idari yapılanmada etkinlik, yurtdışı geçici görevlendirme giderleri, enerji ve atık yönetimi, haberleşme giderleri ve diğer cari harcamalar olmak üzere 8 alanda tasarruf yapılması hedeflendi. Tasarruf paketi çerçevesinde yeni araç alınması ve kiralanması 3 yıl süreyle durdurularak, mevcut taşıt sözleşmelerinin de izin alınmadan yenilenmemesine, deprem riski olanlar hariç 3 yıl süreyle yeni bina alımına ve yapımına izin verilmemesine ve yeni bina kiralanmasının durdurulmasına, savunma ve güvenlik hariç sosyal tesislerin ekonomiye kazandırılmasına, kamu çalışanlarının aldığı yönetim kurulu ücretlerine sınırlama getirilmesine, ayrıca yönetim kurulu ücretlerine üst sınır getirilmesine karar verildi. Bunların dışında kamu kurumlarında personel alımının emekli olan personel sayısı kadar olması da düzenlemede yer aldı. 2016’DA DA KAMUDA TAŞITLARDA TASARRUFA GİDİLMESİ İÇİN TEDBİRLER ALINDI Geçmiş yıllarda yapılan tasarruf tedbirlerine bakıldığında benzer alanlarda tasarrufa gidildiği görüldü. Bu tedbirlerden bir örneği, Orta Vadeli Plan (OVP) çerçevesinde 2016 yılında dönemin Başbakanı Binali Yıldırım tarafından açıklandı. Kamuda tasarrufa gidilmesini hedefleyen düzenlemeyle kamu kurumlarında taşıt kullanımında maliyet etkinlik analizleri yapılarak, tasarruf sağlamaya yönelik gerekli tüm tedbirlerin alınacağı yer aldı. Bir diğer düzenleme de dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklandı. Enflasyonla mücadele kapsamında alınan tedbirlerde yine kamuda tasarruf edilmesi hedeflendi. Albayrak, tasarruf tedbirleri çerçevesinde yaptığı açıklamada, 2018 mali yılı için kamu harcamalarıyla ilgili tasarruf tedbirlerinin alınmaya başlandığını ifade ederek, kamu nakit varlıklarının tek elden yönetilmesi ve verimliliğini sağlayacak olan tek hazine hesap uygulamasının yaygınlaştırılmasıyla alakalı yasal düzenlemelerin hayata geçirileceğini belirtti. SATIN ALINMAYACAK, KİRALAMA YAPILMAYACAK  30 Haziran 2021 tarihinde ise ‘Tasarruf Tedbirleri’ konulu Cumhurbaşkanlığı Genelgesi açıklandı. Genelgede "Kamu kurum ve kuruluşlarınca taşıt edinimleri ihtiyaç analizlerine dayandırılacak, acil ve zorunlu haller dışında her ne suretle olursa olsun yeni taşıt edinilmeyecek” ifadesine yer verildi. Yine genelge kapmasında “taşınmaz edinimi ve kiralanması” başlığı altında yurtiçinde ve yurtdışında hiçbir surette hizmet binası, lojman, her ne adla olursa olsun memur evi, kamp, kreş, eğitim, dinlenme ve benzeri sosyal tesis ve bunlarla ilgili arsa ve arazi satın alınmayacağı, kamulaştırılmayacağı, yeni kiralama yapılmayacağı ve yeni inşaata başlanmayacağı ifade edildi. Yapılan tasarruf tedbirlerinin ardından merkezi yönetim bütçesi giderlerinin 2020 ile 2023 yılları arasında artış gösterdiği görüldü. Buna göre 2020 yılında 1 milyar 254 milyon olan taşıt giderlerinin 2021 yılında 1 milyar 694, 2022 yılında 1 milyar 416 milyon, 2023 yılında ise 3 milyar 246 milyon olduğu görüldü. Gayrimenkul alımları ve kamulaştırılmasındaki giderlere bakıldığında 2020 yılında 3 milyar 925 milyon, 2021 yılında 7 milyar 356 milyon, 2022 yılında 12 milyar 142 milyon ve 2023 yılında ise 24 milyar 425 milyon harcama yapıldığı görüldü. Temsil ve tanıtma giderlerinde ise 2020 yılında 133 milyon, 2021 yılında 371 milyon, 2022 yılında 1 milyar 12 milyon, 2023 yılında ise 1 milyar 929 milyon harcama yapıldı.

Kamuda tasarruf paketini iş dünyası değerlendirdi! Haber

Kamuda tasarruf paketini iş dünyası değerlendirdi!

İş dünyası temsilcileri, bugün Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından Ankara'da açıklanan "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. DEİK Başkanı Olpak, tasarruf tedbirlerinin kapsamlı ve önemli adımlar içerdiğini belirterek, uygulanan ekonomik programı güçlendirecek ve dezenflasyon sürecine katkı sağlayacak tedbirlerin, verimliliği esas almasının önemli olduğunu bildirdi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz başkanlığında geçen hafta yapılan Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) toplantısında tasarruf tedbirleri konusunun gündeme geldiğini anımsatan Olpak, şunları kaydetti: "DEİK olarak görüşlerimizi ifade etmiştik. Geçen yıl uygulanan tedbirler sayesinde yüzde 6,4 olarak programlanan bütçe açığının GSYH'ye oranı yüzde 5,2 olarak gerçekleşmişti. Bugün açıklanan tasarruf tedbirleri önceki uygulamalara göre üç açıdan farklılık gösteriyor: Birincisi, verimliliği ön planda tutması. İkincisi etkin bir izleme, denetleme, raporlama ve yaptırım sistemi getirmektedir ki bu tedbirlerin hayata geçirilmesi noktasında önemli bir adım olacaktır. Son olarak tedbirler sadece merkezi yönetim seviyesinde kalmıyor ve yerel yönetimlerden bütçe dışı kaynaklara kadar birçok kesimi kapsamaktadır. İş dünyamızı yakından ilgilendiren yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüme kaynak oluşturulması yönünde adımların da çalışmada yer alması çok önemli." Olpak, tedbirlerin sadece bugün açıklanan kısmıyla sınırlı olmayıp ilerleyen dönemde atılacak ilave adımlarla ekonominin yapısal gücünün de artırılacağını vurgulayarak, kamuda verimliliği esas alan tasarruf tedbirlerinin ekonomik programı daha da güçlendireceğini aktardı. "ÜRETİRKEN VERİMLİ, HARCARKEN TASARRUFLU OLMAYI ÜLKE KÜLTÜRÜNE YERLEŞTİRECEK" İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kamuda tasarruf programının "üretirken verimli ve harcarken tasarruflu olmayı" bir döneme mahsus bırakmayıp, ülke kültürüne yerleştireceğine inandıklarını belirtti. Programın, enflasyonla mücadele fedakarlığını toplumun tüm kesimlerine paylaştıracağını ifade eden Avdagiç, "Topyekun bir mücadelenin yeni bir başlangıcı olmasını ve dezenflasyon kararlılığımıza katkı sağlamasını diliyoruz. Temennimiz bu fedakarlıkların karşılığının kısa sürede kalıcı refah olarak tüm topluma geri dönmesi." değerlendirmesinde bulundu. "İŞ DÜNYASI TEMSİLCİLERİ OLARAK BİZLERİ OLDUKÇA MEMNUN ETTİ" Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı da yatırım ve istihdam artışında maliye politikasının etkinliğinin en az para politikası kadar önemli olduğunu, bu çerçevede kamu harcamalarının etkin bir biçimde yönetilmesinin oldukça kritik önemde bulunduğunu bildirdi. Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi'nin iş dünyası temsilcilerini memnun ettiğini kaydeden Asmalı, şöyle devam etti: "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi, iş dünyası temsilcileri olarak bizleri oldukça memnun etmiştir. Devlet harcamalarının rasyonelleştirilmesi, israf ve verimsizliğe yol açan kamu harcamalarından tasarruf edilmesi ve bu kaynakların verimli harcama alanlarına yönlendirilmesi, sadece bütçe disiplini için değil, aynı zamanda ekonomik gelişme açısından da fayda sağlayacaktır. Böylece Türkiye'nin, uzun vadeli hedeflerine daha emin adımlarla ve sürdürülebilir biçimde ilerleyeceğine inanıyoruz." "ENFLASYONLA MÜCADELEYİ ODAK ALAN VE VERİMLİLİĞİ ÖNCELEYEN BİR PAKET" Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın da paketin içerik olarak geniş bir yelpazede hazırlandığını gördüklerini belirterek, enflasyonla mücadeleyi odak aldığını ve verimliliği öncelediğini bildirdi. Mevcut ekonomik koşullar içerisinde toplumda, "devlet nezdinde ayakların yorgana göre uzatılması" beklentisi olduğunu dile getiren Aydın, şu ifadeleri kullandı: "Bugün açıklanan kapsamlı paketle ilk adım atılmış oldu. Hazine ve Maliye Bakanlığımız gerekli çalışmaları yaparak mevcut bütçeyi verimlilik esaslı kullanmayı öncelemiştir. Enflasyonla ciddi bir mücadele içerisindeyiz. Bu mücadelede toplam talep kısmının büyük müşterisi kısıtlamalara gidiyor. Şüphesiz dezenflasyona katkı sunacaktır. İstisna olmamasının belirtilmesi, güçlü bir izleme, denetleme, raporlama ve yaptırım modelinin hayata geçirileceğinin açıklanması pakete olan inancı artırıyor. Umarız 3 yıl sonunda enflasyonla mücadelede arzulanan, istenilen seviyeye ulaşılır ve tabandan tavana müreffeh günlere birlikte ulaşırız." "Açıklanan tedbirleri çok önemsiyor ve destekliyoruz" İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz da kamu harcamalarının her zaman tartışma konusu olduğuna işaret ederek, "Son zamanlarda yaşadığımız yüksek enflasyon kaynaklı hayat pahalılığı, konunun kamuoyunda daha çok tartışılmasına yol açtı. Bu konuda çok duyarlı olan mevcut hükümet, kaynakların doğru kullanımı ve az kaynakla çok hizmet konusunda başarılı olduğu halde artan duyarlılık dolayısıyla eleştiriliyordu." değerlendirmesinde bulundu. Açıklanan tedbirlerin hükümetin tasarruf konusunda daha duyarlı olacağını, konuyu belirli prensip ve kurallarla yürüteceğini gösterdiğini anlatan Kopuz, "İş dünyası olarak kaynakların doğru kullanımı ve tasarrufun karlılık, sürdürülebilirlik ve rekabet için ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Bu nedenle açıklanan tedbirleri çok önemsiyor ve destekliyoruz. Ayrıca bu konuda bir adım daha ileri gidilmesi ve tasarruf kültürünün toplumun her kesiminde yaygınlaşması gerektiğini düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.

Kamuda tasarruf paketi açıklandı! İşte detaylar... Haber

Kamuda tasarruf paketi açıklandı! İşte detaylar...

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”ni kamuoyuyla paylaştı. Yaklaşık 65 yıldır tasarruf genelgeleriyle kamu harcamalarında kontrol sağlamaya dönük çalışmalar yapıldığını belirten Yılmaz, mali disiplini esas alan bir siyasi yaklaşım içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığını yaptığı hükümetler döneminde ise değişik zamanlarda 10 genelgenin yürürlüğe konduğunu söyledi. Yılmaz, en sonuncusu 30 Haziran 2021'de yürürlüğe konan bu genelgelerle kamu harcamalarının belli kurallara bağlandığını hatırlatarak, son dönemlerde yaşanan gelişmelerin bu alanda daha geniş bir çerçevede ve daha güçlü adımlar atma ihtiyacını ortaya çıkardığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 16 Nisan'da Kabine Toplantısı'nın ardından Orta Vadeli Program'ın (OVP) güçlendirilmesi doğrultusunda kamuda tasarruf artışı, yatırımların önceliklendirilmesi ve yapısal reformların hızlandırılması hususlarını ifade ettiğini anımsatan Yılmaz, 6 Mayıs'taki Kabine Toplantısı'nın ardından ise Erdoğan'ın "Kamuda taşıtlar, binalar, haberleşme giderleri, cari harcamalar, hizmet için eğitim, yurt dışı seyahat, kamu istihdamı gibi alanlarda" tasarruf kültürünü güçlendirici adımlar atılacağını belirttiğini ve bu yönde gerekli talimatları verdiğini söyledi. Yılmaz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 7 Mayıs'ta sosyal medya kanalıyla yaptığı paylaşımda "Bir taraftan üretip yeni pazarlara ihraç ederken diğer taraftan içeride tasarruf kültürünü yaygınlaştırmamız gerekiyor. Bunu kamu olarak inşallah biz öncülük ve rehberlik edecek daha az kaynak kullanarak daha fazla etkide bulunacak projelere ağırlık vereceğiz." ifadelerini kullandığını aktardı. "BİRİM KAYNAKLA DAHA FAZLA SONUÇ ÜRETMEYİ HEDEFLİYORUZ" Yılmaz, tasarruf ve verimli kaynak kullanımı konusunda yaptıkları bu güncellemede, deprem afetinin yaralarını süratle sarma ihtiyacı ve pandemi sonrası tüm dünyanın gündemi haline gelen enflasyonla Türkiye'nin kararlı bir şekilde mücadele etme azim ve iradesinin etkili olduğunu dile getirerek, paketin tek başına değil bütüncül bir çerçevede ortaya konulan birbirini destekler mahiyette diğer paketlerle birlikte anlam ifade ettiğini vurguladı. Tek başına bu paketi değil gelecek aylarda Hazine ve Maliye Bakanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı ile birlikte yürütülen çeşitli hazırlıkların devreye girmesiyle toplam oluşturacağı etkinin kamuoyuyla paylaşılacağını aktaran Yılmaz, şöyle konuştu: "Kamuda tasarruf programımızla sadece zorunlu olmayan harcamaları azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda kamu tüketimi ve yatırım harcamalarında verimliliği esas alıyoruz. Kamu hizmetlerini aksatmadan güncel ihtiyaçlara odaklanıp önceliklendirme yaparak yeni yöntemleri ve teknolojileri kullanmak suretiyle birim kaynakla daha fazla sonuç üretmeyi hedefliyoruz. Geçen yıl yaşadığımız depremlerin ilk aşamada hesap edilen maliyeti 104 milyar doları bulmuştur. Sadece merkezi idare bütçesinden deprem için tahsis edilen ödenek 2023 yılında 960 milyar Türk lirasıdır. 2024 yılı başlangıç ödeneği ise 1 trilyon 28 milyar Türk lirası olmuştur. Bu ödenekler azalmakla birlikte önümüzdeki yıllarda da devam edecektir. Bu büyük ilave yükün bütçe açıkları üzerinde oluşturduğu etki ortadadır. Geçen yıl bütçe açığımızın milli gelire oranı yüzde 5,2 olurken, deprem harcamaları hariç tutulduğunda bu açık yüzde 1,6 seviyesine kadar gerilemektedir. Bu yılın bütçesi hazırlanırken belirlenen yüzde 6,4 oranındaki açığın da önemli bir kısmı deprem bağlantılı harcamalardan kaynaklanmaktadır." Yılmaz, kamuda tasarruf ve verimlilik paketinin, toplum olarak depremin yaralarını sarma konusunda milli dayanışma sergilenen bir dönemde, deprem harcamalarından en küçük bir fedakarlık yapmadan kamu dengelerini sağlıklı bir zeminde sürdürme politikasını yansıttığını söyledi. "BU YIL YİNE YÜZDE 6,4 BAŞLANGIÇTA ORTAYA KONAN BİR BÜTÇE AÇIĞI TAHMİNİ VAR" Yılmaz, ortaya konulan yeni paketin, bir yandan deprem bağlantılı çalışmalara güç verirken diğer yandan halkın temel sorun olarak gördüğü enflasyon konusunda yürüttükleri kararlı mücadeleye katkı sunduğunu anlatarak, enflasyonla mücadelede para politikalarının yanı sıra maliye politikaları ve yapısal reformların önem taşıdığını ifade etti. OVP'nin de bu çerçeveyle şekillendirildiğine işaret eden Yılmaz, "Kamunun tasarruf yapması ve verimliliği arttırması daha az bütçe açığına, daha az kamu borçlanmasına ve faiz yüküne, makro tasarruf oranımızın artmasına ve daha az cari açığa yol açacaktır." diye konuştu. Yılmaz, talep yönlü katkısının yanı sıra bitme aşamasına yakın projelere, sulama ve rekabet gücünü arttırıcı altyapılara yoğunlaşan kamu yatırımlarının, arz yönlü artışla da enflasyonla mücadeleyi güçlendirici etkide bulunacağını vurgulayarak, OVP'nin enflasyonu düşürmeye yönelik politikalarının yıllık bazda belirgin sonuçlarını, bu yılın ikinci yarısında görmeye başlayacaklarını, gelecek yıl yüzde 20'nin altında, 2026'da ise tek haneli enflasyona ulaşmaya kararlı olduklarını, geçmişte başardıklarını ve yine başaracaklarını ifade etti. Bunu sağlarken büyümeyi, istihdamı ve sosyal dengeleri azami oranda gözetmeye devam edeceklerinin altını çizen Yılmaz, hedeflerinin istikrar içinde büyümek ve kalıcı sosyal refah artışı sağlamak olduğunu söyledi. Yılmaz, bu paket ve izleyen diğer çalışmalarla, geçen yıl olduğu gibi bu yılda bütçe açığının milli gelire oranını başlangıçta öngörülenin altında gerçekleştirmeyi planladıklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçen yıl milli gelire oranla yüzde 6,4 olarak tahmin edilen bütçe açığı, yıl sonunda yüzde 5,2 olarak gerçekleşmişti. Oldukça olumlu bir performans sergilenmişti. Bu yıl sonunda da benzer bir oranda, hatta mümkünse daha fazla bir iyileşmeyi hedefliyoruz. Bu yıl yine yüzde 6,4 başlangıçta ortaya konan bir bütçe açığı tahmini var. Aldığımız bu tedbirler ve diğer paketlerimizle birlikte bunu geçen yıl olduğu gibi yüzde 5,2'lere ve mümkünse daha altına indirmeyi hedefliyoruz. Harcama disiplininin yanı sıra tahsilat oranlarını arttırma, kayıt dışılıkla daha etkin mücadele gibi yöntemlerle, kamu gelirlerinde sağlayacağımız iyileşmeyle ve diğer etkinliği, verimliliği arttırıcı reformlarla, ilave paketlerle bunu başaracağımıza inanıyoruz." "TÜM GRUPLARIN DESTEĞİNİ BEKLEDİĞİMİZİ ÖZELLİKLE İFADE ETMEK İSTİYORUM" Bugün açıklanan Tasarruf ve Verimlilik Paketi'nin geçmişten bazı farklılıklar arz ettiğini, geçmişten çıkarılan derslerle bu dönem aldıkların tedbirleri daha sıkı bir izleme sistemiyle hayata geçireceklerini bildiren Yılmaz, ayrıca hesap verebilirlik mekanizmalarını güçlendirerek haklı bir gerekçeye dayanmayan sapmaları engellemeyi amaçladıklarını kaydetti. Yılmaz, bugün ilan edilen programın hayata geçirilmesinde idari ve kanuni olmak üzere iki ayaklı bir çalışma yürütüldüğünü aktararak, şöyle devam etti: "Kanun gerektirmeyen hususlar konusunda, hazırlıkları son aşamaya gelmiş olan genelge taslağının, kısa bir süre içinde, bu hafta içinde tamamlanacağını tahmin ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın onayına sunulacaktır. Kanun gerektiren hususlarda ise grubumuzla yürütmekte olduğumuz hazırlıklar Meclisimizin takdirine arz edilecektir. Yapılacak idari düzenlemeler, tüm kamu kurum ve kuruluşlarını kapsayacak bir anlayış içinde hazırlanmıştır. Hiçbir kurumumuz bundan istisna değildir. Genelgemizde düşünülen tek istisna konumu gereği Türkiye Büyük Millet Meclisimizdir. Bu konuda Meclis Başkanı'mız kendi uhdesinde benzer bir çalışma yürüttüğünü kamuoyuyla paylaşmıştı, bunu ifade etmişti. Yaptığımız görüşmelerde Meclisimiz tarafından alınan önlemlerin sonuçlarının da yine kamuoyuyla paylaşılacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Bu vesileyle Sayın Başkanımıza ve çalışma arkadaşlarına da şükranlarımızı sunuyoruz. Kanuni düzenleme gerektiren hususlarda, parti farkı gözetmeksizin tüm grupların desteğini beklediğimizi özellikle ifade etmek istiyorum." Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, tüm bu çalışmalara vizyonu ve güçlü siyasi iradesiyle yön veren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a şükranları sunduğunu dile getirerek, çalışmalarda titiz bir hazırlık yürüten Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek ve ekibine, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı ile Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığına teşekkür etti. Yılmaz, Tasarruf ve Verimlilik Paketi'nin ülkeye millete hayırlı olmasını, 85 milyon için olumlu sonuçlar doğurmasını diledi. ŞİMŞEK: "BU PAKET İLK DEĞİL, SON DA OLMAYACAK" Şimşek, burada yaptığı konuşmada, en önemli önceliklerinin hayat pahalılığını bir sorun olmaktan çıkartmak olduğunu belirterek, "Enflasyonu düşük tek hanelere indirmek. Refah için, sürdürülebilir yüksek büyüme için de düşük tek haneli enflasyon olmazsa olmazdır. Fiyat istikrarı bunun en önemli bileşenidir." diye konuştu. Enflasyonla mücadelede para, maliye ve gelirler politikaları ile yapısal reformların uyum içinde yürütüldüğüne dikkati çeken Şimşek, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) enflasyonu düşürmek için para politikasında sıkılaştırma dahil, kendi alanıyla ilgili her türlü tedbiri aldığını anlattı. Şimşek, bugün açıkladıkları paketle ve yakında maliye politikasında atacakları ilave adımlarla dezenflasyon sürecine katkıda bulunacaklarının kaydetti. "Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi"ni bu perspektifle hazırladıklarının altını çizen Şimşek, deprem yaralarını sardıkları bu dönemde, kamu olarak tasarrufa gittiklerini ve harcamaları disiplin altına aldıklarını söyledi. Şimşek, bugüne kadar da tasarruf yapıldığını ve geçen yıl yüzde 9-10'lara çıkabilecek bütçe açığını, aldıkları tedbirlerle yüzde 5 gibi makul ve yönetilebilir bir düzeye çekebildiklerini ifade etti. AK Parti hükümetlerinin en önemli özelliklerinden birinin mali disiplin olduğunu vurgulayan Şimşek, "Son 20 yılda bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 2,4'tür. Bu rakam Maastricht kriteri olan yüzde 3'ün oldukça altındadır. Dolayısıyla 20 yıllık performansa baktığınızda mali disiplinin kamuda verimliliğin, tasarrufun AK Parti hükümetlerinin önemli bir özelliği olduğu ortaya çıkacaktır. Dolayısıyla bu bizim ilk tasarruf çabamız değil, son da olmayacak. Bu açıkladığımız ilk paket değil, son paket de olmayacak. Önümüzdeki dönemde birçok adım atacağız." dedi. "TEDBİRLER BÜTÜN KAMUYU KAPSAYACAK ŞEKİLDE UYGULANACAK" Şimşek, bugünkü tedbir setini geçmiş uygulamalardan farklı kılan 3 husus olduğuna dikkati çekerek, "Birincisi, Orta Vadeli Program'ın özüne uygun olarak kamuda verimliliği artırarak tasarrufu artırmayı amaçlıyoruz. İkinci olarak, bu paketle çok güçlü bir izleme, denetleme, raporlama ve yaptırım modelini hayata geçiriyoruz. Son olarak, tedbirler bütün kamuyu kapsayacak şekilde uygulanacaktır. Yani, merkezi idareler, mahalli idareler, kamu iktisadi teşebbüsleri, döner sermayeler ve fonlar, bütün kamu bu tedbir paketinin kapsamındadır." diye konuştu. Kalıcı fiyat istikrarı için mali disiplini önemli bir destek mekanizması ve politika alanı olarak gördüklerini dile getiren Şimşek, sadece "asrın felaketi"nin yaralarını sarmak için değil, gelecekte olabilecek doğal felaketler için sürekli mali alan oluşturmaları, yeşil ve dijital dönüşüme kaynak aktarmaları gerektiğini söyledi. Şimşek, düşük risk primi üzerinden Türkiye'nin uluslararası finans piyasalarından uzun vadeli makul maliyetlerle borçlanmasının önünü açmak için de mali disiplinin önemli olduğunu vurguladı. Bütçe açığı azaltıldığı ölçüde nesiller arası adaletin de sağlandığına işaret eden Şimşek, şöyle devam etti: "Borçlanma demek, gelecek nesillerin yükümlülük altına girmesi demek. Dolayısıyla burada bizim yaklaşımımız mali disiplini sağlayarak, ülkemizin dengelerini, ekonomik temellerini sağlamlaştırmak istiyoruz. Burada programı güçlendiriyoruz. Kamuda harcama kontrolü ve tasarruf üzerinden dezenflasyona destek vereceğiz. Yatırımların öncelikli alanlara yönlendirilmesi de ülke geleceği, verimlilik, uzun vadeli büyüme açısından çok kritik bir değişken. Kamu maliyesi alanında önümüzdeki dönemde birçok alanda reform yapacağız. Bunları sizinle paylaşacağız, reform sürecini hızlandıracağız." 8 ÖNCELİKLİ ALAN Şimşek, harcama tedbirlerinin, "kamuda tasarruf, bütçede harcama disiplini ve kamu yatırımlarında verimlilik" olmak üzere 3 temel ekseni olduğuna dikkati çekerek, "Kamu tasarrufu diye baktığımızda 8 öncelikli alana yoğunlaşıyoruz. Bu alanlar, taşıtlar, binalar, kamu istihdamı, idari yapılanmada etkinlik, yurt dışı geçici görevlendirme giderleri, enerji ve atık yönetimi, haberleşme giderleri ile diğer cari harcamalardır." dedi. Taşıt alanında ilk olarak "Kamu Filo Yönetim Sistemi" ile kamuda taşıt sayısı ve kullanım standartlarını belirlediklerini ve bu alanda etkinliği artırdıklarını bildiren Şimşek, şu bilgileri paylaştı: "Bu sistem, taşıt edinim, kullanım ve tasfiye süreçlerini bütüncül bir anlayışla yönetmeyi sağlayacak. Plaka bazlı olarak, taşıt envanterini ve taşıtlarla ilgili harcamaları takip edeceğiz. Taşıtların yaşı, kilometresi ve yıllık kullanımını izleyeceğiz ve verimli kullanımını sağlayacağız. Kurumlarımız sisteme veri girişine başladı. Bu sistem şu anda hayata geçti, veri girişi başladı. Bu sistemle hedefimiz, ilerleyen aşamada taşıtların ortak bir havuzda toplanarak kurumlar arası kullanımına zemin hazırlanmasıdır. Biraz zaman alabilir ama buna ilişkin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile çalışmamız devam ediyor. Ambulans, savunma ve güvenlik gibi alanlardaki zorunlu ihtiyaçlar hariç, yeni araç satın almayı ve kiralamayı 3 yıl süreyle durduruyoruz. Mevcut kiralık taşıt sözleşmeleri de izin alınmadan yenilenmeyecek. Bütçe dışı kaynaklardan taşıt kullanımını çok sıkı kurallara ve izne tabi tutacağız. Ayrıca, kanunla izin verilenler hariç yabancı menşeli araç kullanımını sonlandırıyoruz. Bu bir süreç gerektirecek, mevcutların sözleşmelerinin sona ermesi gerekecek ama kanunda belirtilen makam, idare veya kişiler hariç yabancı menşeli araç kullanımını da kamuda kaldırıyoruz. İhtiyaç fazlası olan veya ekonomik ömrünü tamamlamış taşıtları tasfiye edeceğiz. Bunun için Özelleştirme İdaresini görevlendireceğiz. Savunma ve güvenlik hariç, toplu taşıma olan yerlerde, kamuda personel servisi hizmetini sözleşme bitiminde sonlandırmayı hedefliyoruz." "YENİ BİNA KİRALANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ" Şimşek, kamuda tasarruf konusunda ikinci ana başlıklarının kamu binaları olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Deprem riski olanlar hariç yeni bina alımı ve yapımını 3 yıl süreyle durduruyoruz. Kamu binalarına kişi başı metrekare standardı getirildi daha önce ve bunun etkin şekilde uygulanmasını sağlayacağız. Mevcut binaların da kurumlar arasında etkin kullanımını sağlayacağız. Yeni bina kiralanmasına izin vermeyeceğiz, mevcut kiralamaları da peyderpey sonlandıracağız. Doğal afet ve güvenlikle ilgili olanlar hariç, yeni lojman ve sosyal tesis alımını, yapımını ve kiralanmasını süresiz kaldırıyoruz. Savunma ve güvenlik hariç, mevcut sosyal tesisleri ekonomiye kazandıracağız. Lojman kiralarını ve sosyal tesis ücretlerini rayiç bedelleri dikkate alarak gözden geçireceğiz." "YÖNETİM KURULU ÜCRETLERİNE ÜST SINIR GETİRECEĞİZ" Kamu istihdamı konusunda ise Şimşek şu tedbirleri aldıklarını açıkladı: "3 yıl boyunca emekli olan kadar yeni personel istihdam edeceğiz. Açıktan atama izinleri Bütçe Kanunu'nda net olarak belirlenecek. Destek personeli sayısını, zaman içinde belirli bir program dahilinde azaltmayı hedefliyoruz. Kamuda esnek ve uzaktan çalışma modellerini daha da geliştireceğiz. Kamu çalışanlarının aldığı yönetim kurulu ücretlerine sınırlama getiriyoruz. Mevcut mevzuata göre kamuda çalışanlar sadece bir yerden yönetim kurulu ücreti alabiliyor, burada bir değişikliğe gitmiyoruz. Yapılacak düzenlemeyle yönetim kurulu ücretlerine üst sınır getireceğiz. Münferit olarak, devletin bazı özel kuruluşlardaki payına binaen alınan ücretlerin, sınırı aşan kısımlarını bütçeye gelir olarak kaydedeceğiz. Bu hususlar yasal düzenleme gerektiriyor, bunlar Yüce Meclis'imizin takdirinde olan hususlardır, biz bu çerçevede adımlar atmayı planlıyoruz." Bakan Şimşek, konuşmasına şöyle devam etti: "Deprem ve zorunlu harcamalar hariç, mal ve hizmet alım ödeneklerinde yüzde 10, yatırım ödeneklerinde ise yüzde 15 oranında kesinti yapacağız." Şimşek, "Önümüzdeki dönemde kamu ihale reformu, KİT'lerde yönetişim reformu, vergide adalet ve etkinlik, kayıt dışılıkla mücadele gibi alanlarda çalışmalarımızı tamamlayacağız." dedi.

Taşkent'te Türkiye-Özbekistan görüşmesi Haber

Taşkent'te Türkiye-Özbekistan görüşmesi

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 3. Uluslararası Taşkent Yatırım Forumu'na katılmak üzere Özbekistan'a geldi. Yılmaz, temasları kapsamında başkent Taşkent'te Özbekistan Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Maliye Bakanı Cemşit Kuçkarov ile görüştü. Görüşmede Türkiye-Özbekistan arasındaki siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerin yanı sıra tarım, inşaat, enerji, su yönetimi, ulaştırma, bankacılık-finans gibi alanlarda karşılıklı yatırımlar ele alındı. Kuçkarov ile görüşmesine dair sosyal medya hesabından paylaşım yapan Yılmaz, "Özbekistan’la kazan-kazan prensibine dayanan ve dengeli bir şekilde süren ikili ticaretimiz, 2023 yılı sonu itibarıyla 3,1 milyar doları aşmıştır. Sayın cumhurbaşkanlarımızın belirlediği 5 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefimize yakın zamanda ulaşacağımıza inancımız tamdır. Ata yurdumuz Özbekistan’ın Türk Devletleri Teşkilatı’ndaki rolünü çok önemsiyoruz. Ayrıca sürdürülen reformlarla beraber Özbekistan’ın önemli bir dönüşüm yaşadığını memnuniyetle gözlemliyor, ülkelerimiz arasındaki köklü ve derin bağlara dayanan iş birliğinin bizlere daha da güç vereceğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı. CUMHURBAŞKANI MİRZİYOYEV İLE GÖRÜŞTÜ Yılmaz, daha sonra Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nde Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile bir araya geldi. Görüşmeye ilişkin sosyal medya hesabından paylaşım yapan Yılmaz, "Sayın Mirziyoyev ile görüşmemizde ülkelerimiz arasındaki mevcut iş birliğimizi ve yeni yatırım olanaklarımızı değerlendirdik. Sayın Mirziyoyev liderliğinde sürdürülen reform ve kalkınma sürecini yakından izliyor ve takdir ediyoruz. Bu kapsamda gerçekleşecek olan Taşkent Yatırım Forumu’nu Özbekistan’ın sahip olduğu potansiyeli göstermesi bakımından önemsiyoruz. 6 Haziran 2024 tarihinde ülkemizde tertipleyeceğimiz Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi mekanizması toplantısı kapsamında Sayın Mirziyoyev’i ülkemizde ağırlamaktan memnuniyet duyacağız. Özbekistan ile ortak tarihi ve kültürel bağlarımız çerçevesinde mevcut dostluk ve kardeşliğimizi ‘Dilde, fikirde, işte birlik’ şiarıyla pekiştirmeye devam edeceğiz. Sayın Şevket Mirziyoyev’e bu bereketli görüşme ve nazik ev sahipliği için şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı. Özbekistan Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada ise, Mirziyoyev'in Cevdet Yılmaz başkanlığındaki heyeti kabul ettiği, Yılmaz'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Mirziyoyev'e selamlarını ilettiği kaydedildi. Görüşmede Özbekistan ile Türkiye arasındaki kapsamlı stratejik ortaklık ilişkilerinin ve çok taraflı iş birliğinin daha da genişletilmesine ilişkin güncel konuların ele alındığı ifade edildi. Enerji, madencilik, gıda, tekstil ve diğer sürdürülebilir sektörlerde önde gelen Türk şirketlerinin katılımıyla büyük yatırım projelerinin hayata geçirildiği vurgulandı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan önemli açıklamalar! Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan önemli açıklamalar!

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Kabine Toplantısı sonrası basın mensuplarının sorularını cevapladı. "Seçimden önce, başta döviz piyasası olmak üzere ekonomide veriye dayalı olmayan bir sürü haberle spekülasyon yapıldığını, milletin yanıltıldığını söyleyen Yılmaz, "Seçim sonrası dediklerinin tam aksi oldu. Bakın işte normal programımız devam ediyor daha kararlı, güçlü bir şekilde. Yol haritamız belli. Merkez Bankası epey bir rezerv biriktirdi bu süreçte" dedi. SEÇİM SONRASI ATILACAK REFORM ADIMLARI Seçimsiz bir döneme girildiğinin altını çizen Yılmaz, "Bu hakikaten büyük bir fırsat penceresi. Seçimsiz 4 küsur yılımız var. Bu ortam orta, uzun vadeli konulara yoğunlaşmamız açısından bir imkan sunuyor. Türkiye de bir eşikte; üst orta gelir grubunda bir ülkeyiz, yüksek gelirli ülkeler ligine geçiş eşiğindeyiz. Bu da yapısal bazı dönüşümlerle; sanayide verimliliği artırma, rekabet gücünü artırma, dijitalleşme, yeşil dönüşümle olabilecek bir şey. Bir taraftan da çok daha verimli işleyen bir kamu yönetimi sistemi, bürokrasinin daha da sadeleştirilmesi, etkinleştirilmesi gibi birçok boyutu var işin. Orta Vadeli Program'da aslında bu çerçeve var. Dolayısıyla bunu uygun bir zamanlamayla, çalışmalar olgunlaştıkça, peyderpey hayata geçireceğiz" açıklamasını yaptı. Yılmaz, bundan sonraki EKK toplantılarının çoğunun gündeminin yapısal dönüşümler başta olmak üzere, kamuda verimliliği artırma, tasarruf, daha etkili önceliklendirme konuları ile ilgili olacağını vurguladı. "KAMUDA TASARRUF BİZİM İÇİN ÇOK ÖNCELİKLİ BİR KONU" Kamuda tasarruf konusunda bir taraftan Hazine Maliye Bakanlığının bir çalışma yaptığını bir taraftan da Strateji Bütçe Başkanlığının ciddi bir çalışma yürüttüğünü kaydeden Yılmaz, "15 değil çok daha fazla bir madde sayısı. Bütün bunları bir yerde toparlayıp, belli bir süzgeçten geçirip uygulamaya geçeceğiz. Kamuda tasarruf bizim için çok öncelikli bir konu. Ama tasarrufun özü de bir taraftan önceliklendirme, odaklanma, verimliliği artırma. Yani tasarruf derken harcamaların azaltılmasının yanı sıra mevcut harcamaları daha verimli hale getirme, önceliklendirme, ekonominin rekabet gücüne, verimliliğine, sosyal refaha daha fazla katkı sunar hale getirme boyutları da var" diye konuştu. Çalışmayla ilgili epey mesafe kaydedildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Mehmet Bey'in yurt dışı programı var, bu dönüşünde ilgili diğer kurumlarımızla birlikte bir araya gelip sonuçlandıracağız" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, tasarruf için yasaya ihtiyaç duyulan konular olduğu gibi ihtiyaç duyulmadan yapılacaklar da olduğunu belirterek, "Konusuna göre, yani genelgeyle yapılacak iş var, idari kararla yapılacak iş var. Uygulamayla olacak işler var. Yasayla olan kısımlar da olabilir tabii" değerlendirmesini yaptı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.