Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Çevre

Bursa Hayat Gazetesi - Çevre haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çevre haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bursa Çağlayan Mahallesi’ne 700. yıl anısına 700 fidan dikildi Haber

Bursa Çağlayan Mahallesi’ne 700. yıl anısına 700 fidan dikildi

Bursa’nın fethinin 700. yılına özel başlatılan “1 Kitap 1 Fidan” kampanyası kapsamında, geçtiğimiz yıl düz kesimle tahrip edilen 1.500 dönümlük alanda 700 fidan dikildi. Kitap bağışlarıyla büyüyen proje, bölgeyi “700. Yıl Ormanı”na dönüştürmeyi hedefliyor. ÇAĞLAYAN MAHALLESİ’NDEKİ TAHRİBATIN İZLERİ Fidan dikim etkinliği, Osmangazi ilçesi Çağlayan Mahallesi’nde gerçekleştirildi. Mahalle muhtarı Ahmet Özbeyiş, tahrip edilen alanın önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Burası geçen yıl düz kesimle tamamen yok edildi. İçinde gölgesinde oturabileceğimiz bir çam ağacı bile bırakılmadı. Bugün diktiğimiz çamlar büyür mü, eski hallerine gelir mi bilmiyorum. Umarım yeni fidanlar kalıcı olur.” BAŞKAN AYDIN’DAN KİTAP VE FİDANIN ÖNEMİ VURGUSU Etkinliğe katılan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, kitap bağışlarının ve fidan dikiminin toplum ve doğa açısından önemini vurguladı: “Bir kitap, bir insanın hatta bir toplumun geleceğini şekillendirebilir. Bir fidan ise doğanın kendini yenilemesine, temiz havaya ve yaşama nefes olur. Bu anlamlı kampanyaya destek veren tüm kurumlara, okullara ve gönüllülere teşekkür ediyorum.” Başkan Aydın ayrıca, geçmişte TBMM’de de dile getirdiği düz kesim uygulamasının doğaya verdiği zarara dikkat çekti: “Yaşlı, hasta veya genç ayırmadan yapılan düz kesim, doğanın döngüsünü bozan bir uygulamadır. Yok edilen bir alanın eski hâline gelmesi için 40-50 yıl gerekir. Hep birlikte doğamıza, suyumuzu, toprağımıza sahip çıkmalıyız.” GELECEĞE NEFES OLACAK PROJE Etkinlik, Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri, öğrenciler ve mahalle sakinlerinin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. Başkan Aydın, dikilen fidanların büyüyerek bölgeye nefes olmasını temenni ederek, “İnşallah ömrümüz yeterse bu çamların ve çınarların altında tekrar çay-kahve içeriz” dedi. Proje, sadece bölgenin yeniden ağaçlandırılması açısından değil, aynı zamanda çevre bilincinin artırılması ve genç nesillerin doğaya olan farkındalığını güçlendirmesi açısından da büyük önem taşıyor.

Nilüfer Çayı'nda umut ışığı: Yüzde 100’e varan arıtma başarısı Haber

Nilüfer Çayı'nda umut ışığı: Yüzde 100’e varan arıtma başarısı

Bursa'nın güneyinde Uludağ'dan doğarak ovayı besleyen Nilüfer Çayı, çevresindeki yoğun sanayileşme nedeniyle yıllardır kirleniyor. Özellikle tekstil fabrikalarının kimyasal ve boyar madde atıkları nedeniyle çayda zaman zaman toplu balık ölümleri yaşanıyor. Tarım arazileri için vazgeçilmez bir su kaynağı olan Nilüfer Çayı'ndaki kirlilik, çevre ve halk sağlığı açısından ciddi tehdit oluşturuyor. ÇEVRECİ ARITMA YÖNTEMİ: ŞEKER PANCARI VE ALG KULLANILDI Bu çevre felaketine çözüm arayan Bursa Teknik Üniversitesi, sürdürülebilir ve doğal bir yöntem geliştirdi. Üniversitenin Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü öğrencileri Dilara Doğancı, Deren Öner ve Tuğçe Selvi, danışman öğretim üyesi Doç. Dr. Derya Ünlü ile birlikte, TÜBİTAK destekli bir proje kapsamında çalışmalara başladı. Projenin merkezinde ise tamamen organik malzemeler var: şeker pancarı küspesi, alg ve su yosunu. Bu biyobozunur maddeler, özellikle tekstil sektöründen gelen boyar atıkları tutarak suda neredeyse tamamen ayrıştırabiliyor. YÜZDE 100'E YAKIN TEMİZLİK BAŞARISI Doç. Dr. Derya Ünlü, elde ettikleri başarıyı şu sözlerle anlattı: "Şeker pancarı küspesinden ve alglerden elde ettiğimiz adsorban malzeme ile hem laboratuvar ortamında hem de gerçek atık sularda yaptığımız testlerde boyar maddeleri yüzde yüze yakın oranda arıttık. Bursa, tekstil sektöründe çok gelişmiş bir şehir. Ancak bu da boyar madde kirliliğini artırıyor. Biz bu kirliliğe karşı çevre dostu bir çözüm geliştirdik." SADECE BOYAR MADDE DEĞİL, AĞIR METALLER DE HEDEFTE Nilüfer Çayı'ndaki kirlilik sadece tekstil boyalarıyla sınırlı değil. Doç. Dr. Ünlü, yürüttükleri projenin kapsamının genişletileceğini belirterek, “Ağır metaller, uçucu organik bileşikler gibi zararlı maddeleri de aynı yöntemle arıtabilecek sistemler üzerine çalışıyoruz,” dedi. Ayrıca, geliştirilen bu adsorban malzemelerin filtre haline getirilerek fabrikalara entegre edilmesi planlanıyor. Bu sayede atık sular, deşarj edilmeden önce arıtılmış olacak. KURAKLIĞA KARŞI SU TASARRUFU: SULAR DÖNGÜYE GİRMELİ Sanayi kuruluşlarının suyu arıtarak tekrar kullanmasının önemine değinen Ünlü, su döngüsünün korunmasının kuraklıkla mücadelede kritik olduğunu vurguladı: "Tekstil sektörü çok fazla su tüketiyor. Bu nedenle suların arıtılarak sistem içerisinde yeniden kullanılması gerekiyor. Eğer bu sağlanırsa hem çevre korunur hem de su kaynaklarının sürdürülebilirliği artırılır." PROJENİN GELECEĞİ: SÜRDÜRÜLEBİLİR TEMİZLİK MÜMKÜN Bursa Teknik Üniversitesi'nin geliştirdiği bu proje, sadece Nilüfer Çayı için değil, Türkiye genelindeki kirli su kaynakları için de umut verici bir örnek oluşturuyor. Organik atıklardan elde edilen bu çevreci çözüm, hem endüstriyel atıkların azaltılması hem de doğal kaynakların korunması adına önemli bir adım.

Osmangazi’de öğrenciler 46 ton atık topladı Haber

Osmangazi’de öğrenciler 46 ton atık topladı

Osmangazi Belediyesi, gelecek nesillere daha temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakmak amacıyla dikkat çeken bir organizasyona imza attı. “Okullar Arası Ödüllü Atık Toplama Yarışması” kapsamında anaokulundan liseye kadar onlarca okul, çevreye katkı sunmak için yarıştı. 1 Şubat – 30 Mayıs 2025 tarihleri arasında düzenlenen yarışmaya katılan öğrenciler toplamda 46 ton atık topladı. Bu atıklar arasında 41.159 kg karışık ambalaj, 2.078 kg atık pil, 1.844 kg bitkisel atık yağ ve 1.472 kg e-atık yer aldı. KAZANILAN SADECE YARIŞMA DEĞİLDİ Toplanan atıklar sayesinde yaklaşık 390 ağacın kesilmesi önlenirken, 1 milyon 844 bin metreküp suyun kirlenmesi ve 790 dönüm tarım arazisinin zarar görmesi de engellenmiş oldu. Yarışma, hem çevre koruma konusunda farkındalık oluşturdu hem de öğrencilere kolektif sorumluluk bilinci kazandırdı. ÖDÜL TÖRENİ RENKLİ GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLDU Yarışmanın finali Osmangazi Gösteri Merkezi’nde düzenlenen törenle yapıldı. Etkinlikte öğrenciler; kullanılmış karton, gelinlik kumaşı, perde ve eski ders notlarından yaptıkları geri dönüşüm temalı kıyafetlerle podyuma çıktı. Hürriyet Endüstri Meslek Lisesi öğrencilerinin sahnelediği mini konser ise alkış topladı. EN ÇEVRECİ OKULLAR BELLİ OLDU Yarışmada çevreye en fazla katkıyı sunan okullar ödüllendirildi. Birincilik: Ayşe Hafsa Sultan Anaokulu İkincilik: Başaran İlkokulu Üçüncülük: Hüseyin Karabacak İlkokulu Ödülleri, Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mücahit Yıldızhan takdim etti. “SADECE TOPLAMAKLA KALMIYORUZ, DÖNÜŞTÜRÜYORUZ” Törende konuşan Mücahit Yıldızhan, Osmangazi’nin 136 mahallesinde 18 araç ve 48 personelle haftanın 6 günü atık topladıklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Cam, plastik, kâğıt, bitkisel yağ, elektronik ve pil gibi geri dönüştürülebilir atıkları hem çevremizi korumak hem de ülke ekonomisine katkı sağlamak amacıyla düzenli topluyoruz. Hedefimiz sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda, yaşanabilir bir Osmangazi’yi birlikte inşa etmektir.” TİYATRO GÖSTERİSİYLE FİNAL Ödül töreni, çevre temalı bir tiyatro gösterisiyle son buldu. “Çevre ve Sıfır Atık” konulu oyun, çocuklara çevre duyarlılığını eğlenceli ve öğretici bir dille aktardı.

Kocaeli'de İzmit Körfezi'nin su kalitesi ayrıntılı izleniyor Haber

Kocaeli'de İzmit Körfezi'nin su kalitesi ayrıntılı izleniyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İzmit Körfezi’nin su kalitesini artırmak ve ekosistemini eski haline döndürmek amacıyla titiz bir şekilde yürütülen projelerde önemli bir aşama kaydediyor. “İzmit Körfezi Su Kalitesinin İzlenmesi Projesi” çerçevesinde, İzmit Körfezi'ne dökülen 12 derenin su kalitesi düzenli olarak izleniyor. DETAYLI SU ANALİZLERİ GERÇEKLEŞTİRİLİYOR Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (TÜBİTAK-MAM) tarafından yürütülen projede, Körfez’e dökülen Kumla, Ağa, Ambarlı, Saz, Ova, Narca, Kiraz, Halı, Hisar, İhsaniye, Kaytaz ve Karakoç derelerinden alınan su numuneleri, TÜBİTAK MAM’ın laboratuvarlarında titizlikle inceleniyor. Numunelerde debi, sıcaklık, pH, çözünmüş oksijen ve iletkenlik gibi kimyasal ve fizikokimyasal parametreler ölçülürken, organik kirlilikler ve besin elementleri de analiz ediliyor. Bu sayede su kalitesine dair güncel veriler elde edilerek, su kirliliği önleniyor ve gereken önlemler alınıyor. KÖRFEZ’DE DÖRT MEVSİM SU KALİTESİ İZLEMESİ Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İzmit Körfezi’ni temiz ve sağlıklı bir ekosisteme kavuşturmayı hedefliyor. 2007 yılından itibaren TÜBİTAK-MAM ile birlikte yürütülen “İzmit Körfezi Su Kalitesinin ve Karasal Girdilerin İzlenmesi” projesi, Körfez’in altı farklı noktasında dört mevsim boyunca su örnekleri almayı içeriyor. Bu analizler, körfezdeki su kalitesinin anlık olarak izlenmesini sağlıyor. 12 DEREDE SU KALİTESİ İZLENİYOR Körfez’e akan 12 deredeki su kalitesi, "Yerüstü Su Kalitesi Yönetmeliği" çerçevesinde belirlenen fiziksel, kimyasal ve biyolojik parametreler dikkate alınarak değerlendiriliyor. Ayrıca, TÜBİTAK-MAM’a ait araştırma gemisi de düzenli olarak Körfez’den numune toplayarak su kalitesinin ayrıntılı analizini gerçekleştiriyor. CANLI ÇEŞİTLİLİĞİ ARTIYOR Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü çalışmalar sayesinde İzmit Körfezi’nin su kalitesi her geçen gün iyileşiyor. Bu iyileşme, deniz ekosistemini canlandırarak, deniz canlılarının sayısında artış sağlıyor. Aynı zamanda bölgede kuş çeşitliliğinde de önemli bir yükseliş gözlemleniyor. Temiz bir deniz ekosistemi oluşturulması, çevreyi koruma ve sürdürülebilir çevre yönetimi açısından büyük bir başarı olarak öne çıkıyor. EKOLOJİK DENGE VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE YÖNETİMİ İzmit Körfezi'ndeki su kalitesinin iyileşmesi, bölgenin ekolojik dengesinin korunmasına yardımcı oluyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin çevreye duyarlı projeleri, Marmara Denizi’nin ekolojik dengesini koruma yolunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu projeler, çevre dostu yatırımların doğru bir şekilde yönlendirilmesini sağlıyor. YATIRIMLAR VE İZLEME ÇALIŞMALARI Su kalitesi izleme projeleri, körfez su kalitesi ve ekosistem modelleri üzerinde önemli veriler sağlıyor. Bu veriler, evsel ve endüstriyel girdilerdeki değişimlerin İzmit Körfezi su kalitesine ve ekosistemine etkilerini izlemeyi mümkün kılıyor. Ayrıca, bu analizler sayesinde alınması gereken önlemler belirleniyor ve alınan önlemlerin etkinliği değerlendiriliyor.

Yosunlaşma ve balçık oluşmuştu! Çarşı Deresi'ne nefes aldıracak çalışma Haber

Yosunlaşma ve balçık oluşmuştu! Çarşı Deresi'ne nefes aldıracak çalışma

Gemlik Belediyesi, Çarşı Deresi'nde çevresel ve estetik açıdan büyük bir temizlik çalışması başlattı. Bursa Büyükşehir Belediyesi ile iş birliği içinde yürütülen bu kapsamlı temizlik çalışmaları, Gemlik Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ve BUSKİ ekiplerinin koordineli şekilde yürüttüğü bir projeyle başlatıldı. YOSUNLAŞMA VE BALÇIK OLUŞUMU YAŞANMIŞTI Çarşı Deresi, yağışların azalmasıyla birlikte su akışının yavaşlaması nedeniyle yosunlaşma ve balçık oluşumu gibi kirlilik tehdidiyle karşı karşıya kaldı. Bu durumu engellemek için, temizlik çalışmalarına ilk olarak balçık tabakasının temizlenmesiyle başlandı. Bu aşama, derenin suyunun daha berrak ve sağlıklı hale gelmesi için önemli bir adım oldu. Ekipler, dereyi temizleyerek, hem suyun kalitesini artırmayı hem de çevresel etkileri azaltmayı amaçlıyor. Temizlik çalışmaları sadece suyla sınırlı kalmayacak; dere çevresindeki çöpler ve yabani bitkiler de temizlenecek. Çalışmaların sonunda, hem estetik hem de çevresel açıdan daha sağlıklı bir Çarşı Deresi elde edilmesi hedefleniyor. DERENİN DÜZENLİ BAKIMI YAPILACAK Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, bu temizlik çalışmalarının sadece kısa vadeli bir çözüm olmadığını, dereyi daha sağlıklı tutmak adına düzenli bakım çalışmalarının devam edeceğini belirtti. BAŞKAN DEVİREN’DEN TEMİZLİK AÇIKLAMASI Başkan Deviren, Çarşı Deresi’nin ilçenin doğal güzelliklerinden biri olduğunu vurgulayarak, “İlçemize yakışan bir hale getirmek için Büyükşehir Belediyemizle koordineli şekilde çalıştığımız Çarşı Deresi’nde kapsamlı bir temizlik başlattık. Öncelikle balçık tabakasını temizleyerek derenin suyunu berrak hale getireceğiz. Bu çalışmayla hem çevreyi koruyacağız hem de halkımızın daha sağlıklı bir yaşam alanına kavuşmasını sağlayacağız.” ifadelerini kullandı. Çarşı Deresi'nin çevresindeki bu temizlik çalışmaları, bölgedeki ekosistem için önemli bir adım olarak kabul ediliyor. Gemlik Belediyesi, dereyi daha sağlıklı tutmak adına çalışmalarına devam edeceğini ve doğal güzellikleri koruma adına gereken tüm önlemleri alacaklarını belirtti.

Bursa Platformu Derneği, çevre sorunları için çözüm arayışında Haber

Bursa Platformu Derneği, çevre sorunları için çözüm arayışında

Bursa Platformu Derneği Başkanı İsmail Hakkı Kavurmacı ve derneğin kurucu başkanı olan Yönetim Kurulu Üyesi Resul Yiğit, Bursa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hayrettin Eldemir’i makamında ziyaret etti. Ziyaret sırasında, Bursa'nın çevre sorunları ve özellikle Nilüfer Çayı'nın kirlenmesi gündeme geldi. Sıcak ve samimi bir atmosferde gerçekleşen görüşmede, çevre bilincinin artırılması ve çevre dostu projelerin geliştirilmesi adına işbirliği yapma kararı alındı. NİLÜFER ÇAYI'NIN TEMİZLENMESİ ÖNCELİKLİ HEDEF Bursa’nın önemli su kaynaklarından biri olan Nilüfer Çayı, son yıllarda ciddi çevresel sorunlarla karşı karşıya kaldı. Ziyarette konuşan İsmail Hakkı Kavurmacı, bu sorunun Bursa’nın öncelikli hedeflerinden biri haline gelmesi gerektiğini vurguladı. Kavurmacı, Nilüfer Çayı'nın temizlenmesi için atılacak adımların ve bu konuda yapılması gereken yaptırımların en kısa sürede masaya yatırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Bursa'nın çevre dostu projelerle sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmesi için ortak projeler geliştirmeyi hedeflediklerini ifade etti. BAŞKAN KAVURMACI: "ÇEVREYE DUYARLI PROJELER GELİŞTİRECEĞİZ" Bursa Platformu Derneği Başkanı Kavurmacı, Bursa’daki tüm paydaşlarla işbirliği yaparak çevreye duyarlı projeler geliştirmeye devam edeceklerini dile getirdi. Kavurmacı, şehrin her köşesinin değerli olduğunu belirterek, Bursa'da yaşayan her bireyin çevre bilinciyle hareket etmesinin önemine dikkat çekti. "Bu şehrin geleceği için çevre bilincinin artırılması kritik bir öneme sahip" dedi. HAYRETTİN ELDEMİR: "İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ" Bursa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hayrettin Eldemir, yapılan ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, sivil toplum kuruluşlarının çevre projelerinde büyük rol oynadığını belirtti. Eldemir, Nilüfer Çayı’nın temizlenmesi ve hava-su kirliliğiyle mücadelede Bursa Platformu Derneği gibi sorumlu kuruluşlarla iş birliği yapmaya her zaman hazır olduklarını ifade etti. GELECEK İÇİN UMUT VERİCİ ADIMLAR Bursa Platformu Derneği, çevre sorunlarına karşı daha kapsamlı bir çözüm önerisi oluşturmayı planlıyor. Dernek, Bursa’daki çevre sorunlarına dair hazırlayacağı kapsamlı bir rapor ile ilgili kurumlarla iş birliği yapacak ve şehrin çevre bilincini artıracak projeler için bir yol haritası belirleyecek. Bu rapor, hem Bursa’daki çevre sorunlarını hem de çözüm yollarını içerecek.

Türkiye’nin tatlı su kaynakları kritik eşik noktasında Haber

Türkiye’nin tatlı su kaynakları kritik eşik noktasında

Türkiye'nin tatlı su kaynakları, artan kirlilik ve yanlış yönetim nedeniyle kritik bir eşikte. Uluslararası Kriz Araştırmaları Merkezi (USKAM) araştırmacısı Doç. Dr. Uğur Karadurmuş, sanayi atıkları, tarımsal ilaçlar, kimyasal maddeler ve evsel atıkların su kaynaklarına karışarak suyun kalitesini hızla bozduğunu söyledi. Bu durum hem içme suyu olarak kullanılabilirliği azaltıyor hem de ekosistem dengesini bozarak biyolojik çeşitliliğin kaybına yol açıyor. ARTAN NÜFUS SU KAYNAKLARINI TEHDİT EDİYOR Karadurmuş, artan nüfus, plansız kentleşme ve yetersiz altyapının suyun sürdürülebilir yönetimini zorlaştırdığını ve kirlenme riskini artırdığını belirtti. Türkiye’nin su kaynaklarının, sınırlı olmasına rağmen bu sorunla başa çıkmaya çalıştığını ifade eden Karadurmuş, “Yıllık kişi başına düşen su tüketimi bin 500 metreküpten fazla, ancak bu suyun yüzde 70’i tarım sektöründe kullanılıyor. Artan nüfus, endüstriyel faaliyetler ve şehirleşme, su kaynaklarını tehdit ediyor.” dedi. CİDDİ BİR EKOLOJİK TEHDİT OLUŞTURUYOR Birçok nehir, sanayi atıkları nedeniyle toksik su yollarına dönüşmüş durumda. Ergene, Büyük Menderes ve Nilüfer nehirlerinin bazı kısımları, en ciddi kirlilik seviyesi olan 4. derece kirli olarak sınıflandırılmıştır. Ergene Nehri’nin sanayi atıkları ile aşırı yüklenmesi ve Nilüfer Çayı’nın su kalitesinin bozulması, ciddi bir ekolojik tehdit oluşturuyor. Doç. Dr. Karadurmuş, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkilerini de vurguladı. Sıcaklıkların yükselmesi ve kuraklık sıklığının artmasıyla birlikte, Türkiye’nin su kaynaklarının yönetimi giderek daha zorlaşıyor. Tarım sektöründeki su talebinin artışı ve verimsiz sulama yöntemleri, su tüketimini artırıyor ve kaynakları daha hızlı tükenmesine neden oluyor. SU KAYNAKLARININ SÜRDÜRÜLEBİLİR YÖNETİMİ Doç. Dr. Karadurmuş, su krizinin aşılabilmesi için stratejik müdahalelerin, teknolojik yeniliklerin ve sürdürülebilir uygulamaların hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti. “Su kaynaklarının korunması, yalnızca çevresel bir mesele değil, aynı zamanda insan sağlığı ve geleceği açısından hayati bir konu” diyen Karadurmuş, devlet, özel sektör ve bireylerin ortak sorumluluk taşıması gerektiğini belirtti. ÇÖZÜM İÇİN ORTAK SORUMLULUK Karadurmuş, su kirliliğiyle mücadelede başarının, devletin güçlü ve kararlı politikaları, özel sektörün çevre dostu üretim süreçlerine geçişi ve bireylerin bilinçli su kullanımı ile mümkün olacağını vurguladı. Endüstriyel atıkların sıkı denetimi, tarımsal kimyasalların kontrollü kullanımı ve atık su arıtma tesislerinin yaygınlaştırılması, su kirliliğiyle mücadelenin temel taşları olarak ön plana çıkıyor. Toplumsal bilinçlenme, su kirliliğini önlemenin en önemli faktörlerinden biri. Karadurmuş, “Su kirliliği yalnızca bir çevre sorunu değil, ekonomik ve toplumsal sürdürülebilirlik için de kritik bir meseledir. Bu nedenle, su kaynaklarımızı koruyabilmek için her bireyin sorumluluk taşıması gerekir” şeklinde konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.