Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Arkeoloji

Bursa Hayat Gazetesi - Arkeoloji haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Arkeoloji haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Papa'yı ağırlayacak olan İznik'te heyecan veren bir keşif daha Haber

Papa'yı ağırlayacak olan İznik'te heyecan veren bir keşif daha

Bursa’nın İznik ilçesi, Papa’nın gerçekleştireceği ziyaretle heyecan yaşarken şimdi de dikkatleri üzerine çeken bir arkeolojik keşifle gündeme geldi. İznik Gölü’nün tabanında bulunan ve “Yüzyılın Keşfi” olarak adlandırılan bazilikanın ardından, bu kez 400 metrekarelik dev bir taban mozaiği gün yüzüne çıkarıldı. İznik Müze Müdürlüğü ekipleri, kazı ve temizlik çalışmalarını büyük bir gizlilik içinde sürdürüyor. Bölgeye kimse yaklaştırılmazken, polis ve zabıta ekipleri 24 saat boyunca nöbet tutuyor. Alan, dronlarla ilk kez görüntülendi. PAPA 14. LEO’NUN İZNİK ZİYARETİ ÖNCESİ HAREKETLİLİK Roma Katolik Kilisesi’nin yeni ruhani lideri Papa 14. Leo (Robert F. Prevost), 27 Kasım 2025 tarihinde İznik’i ziyaret edeceğini açıklamıştı. 14. Leo, geçtiğimiz nisan ayında vefat eden Papa Fransuva’nın (Francesco) ardından papalık makamına seçilmişti. Papa’nın ziyareti, hem dini hem de kültürel açıdan büyük önem taşırken, bölgede arkeolojik çalışmaların da hız kazandığı dikkat çekiyor. Yetkililer, bu keşiflerin yalnızca İznik’in değil, Hıristiyan dünyasının da ilgisini çektiğini ifade ediyor. Çünkü İznik, Hıristiyanlık tarihinin en önemli merkezlerinden biri olarak kabul ediliyor. ROMA DÖNEMİNE AİT DEV MOZAİK İLK KEZ GÖRÜNTÜLENDİ İznik Müze Müdürlüğü tarafından yürütülen kazı çalışmaları, 2014 yılında kanalizasyon altyapı çalışmaları sırasında bulunan mozaik kalıntılarının devamı niteliğinde. Yapılan son kazılarda ortaya çıkan yaklaşık 400 metrekarelik dev taban mozaiği, uzmanlara göre Roma dönemine ait bir sarayın giriş kısmına ait olabilir. Arkeologlar, mozaikte kullanılan taşların renk zenginliği ve geometrik desenlerin dönemin sanatsal anlayışını yansıttığını, yapının ise Nicea Kraliçesi’ne ait bir saray olabileceğini belirtiyor. MOZAİK İZNİK’İN YENİ GÖZ BEBEĞİ OLACAK Keşfin yapıldığı bölgenin muhtarı Ali Arık, mozaikle ilgili şu açıklamayı yaptı: “Mahallemizde bulunan bu mozaik çok geniş çaplı olduğu için bakanlığımız el attı. Kazı yapıldı ve güzel bir çalışmayla mozaik gün yüzüne çıkarıldı. İlçemize büyük bir değer kazandırdı. Bu mozaik hem Dünya hem İznik açısından çok değerli, çünkü çok farklı bir yapıya sahip. Çalışan ekiplere ve bakanlığımıza teşekkür ediyorum.” Muhtar Arık ayrıca, mozağin bir saray kalıntısının girişi olabileceğini belirterek, “Bu eser İznik’in turizmdeki önemini artıracak” dedi. “SANATSAL VE ARKEOLOJİK BİR HAZİNE” Arkeologlar, mozağin yalnızca estetik bir eser değil, aynı zamanda dönemin sosyal ve kültürel yapısına ışık tutan bir arkeolojik hazine olduğunu söylüyor. Mozaikteki renkli taş işçiliği, Roma sanatının zenginliğini gözler önüne sererken, yapının boyutu ve korunmuşluğu da dünya çapında nadir örnekler arasında yer alıyor. PAPA ZİYARETİ ÖNCESİ İZNİK’TE BÜYÜK HAZIRLIK Papa 14. Leo’nun İznik ziyareti öncesi hem dini hem de turistik hazırlıklar hız kazandı. Kentte güvenlik önlemleri artırılırken, tarihi bölgelerde temizlik ve restorasyon çalışmaları da sürüyor. Uzmanlar, bu keşfin Papa’nın ziyaretiyle birlikte İznik’in dünya kamuoyunda yeniden gündeme gelmesine katkı sağlayacağını belirtiyor.

Bursa’da arkeoloji meraklıları Küllüoba’nın sırlarına tanıklık etti Haber

Bursa’da arkeoloji meraklıları Küllüoba’nın sırlarına tanıklık etti

Nilüfer Belediyesi, Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Arkeologlar Derneği Bursa Şubesi iş birliğiyle hayata geçirilen “Arkeoloji Gündemi” söyleşi serisi, Pancar Deposu’nda başladı. Programın ilk konuğu, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkteki oldu. Türkteki, “Mayalanan Hayat, Mayalanan Toplum: Küllüoba Verileri Üzerinden Batı Anadolu Erken Tunç Çağı’na Bakış” başlıklı sunumuyla dinleyicilere tarih öncesi dönemin izlerini aktardı. ARKEOLOJİYİ TOPLUMA YAKINDAN TANITMA FIRSATI Prof. Dr. Murat Türkteki, bu tür buluşmaların hem arkeologlar hem de toplum açısından büyük önem taşıdığını belirterek, “Bu etkinlikler sayesinde yaptığımız çalışmaların sonuçlarını paylaşabiliyor ve arkeolojiyi topluma daha yakından tanıtma fırsatı buluyoruz. Aynı zamanda eğitici bir işlevi de var” dedi. Türkteki, etkinliğe katkı sunan Nilüfer Belediyesi ve paydaş kurumlara teşekkür ederek, bilimsel bulguların toplumla buluşmasının kültürel bir sorumluluk olduğunu vurguladı. KÜLLÜOBA HÖYÜĞÜ: ERKEN TUNÇ ÇAĞI’NA AÇILAN KAPI Kazı çalışmaları hakkında bilgi veren Prof. Dr. Türkteki, Küllüoba Höyüğü’nde yürütülen arkeolojik kazıların 1996 yılında Prof. Dr. Turan Efe tarafından başlatıldığını, kendisinin ise 2001 yılından bu yana ekibin içinde, 2019 yılından itibaren de kazı başkanı olarak görev aldığını ifade etti. Küllüoba Höyüğü’nün Erken Tunç Çağı’nın tamamını temsil eden bir yerleşim alanı olduğunu dile getiren Türkteki, höyüğün yaklaşık 7-8 hektarlık bir alana yayıldığını ve ova seviyesinden 10 metre yüksekliğe sahip olduğunu söyledi. TARIMSAL YAŞAMIN İZLERİ Erken Tunç Çağı’nın tarımsal üretimle şekillenen bir dönem olduğunu belirten Prof. Dr. Türkteki, bu çağın en önemli yeniliklerinden birinin sabanın kullanılması olduğunu ifade etti. “Bu dönemde dokumacılık ve metalurji büyük bir gelişim göstermiştir. Üretim biçimi kırsal bir nitelik taşımakta, toplumsal yaşam ise tarım temeli üzerine kurulmaktadır” diyen Türkteki, Küllüoba’da yapılan kazılarda duvarları 3 metreye kadar korunmuş ev kalıntılarına rastladıklarını söyledi. “Evlerin dikdörtgen planlı, ortak duvarlı ve bitişik şekilde inşa edildiğini tespit ettik,” diyen Türkteki, bu yapıların yıkılmadığını, aksine kırmızı toprakla doldurularak gömüldüğünü aktardı. Bu süreçte kapıların taşla örülmüş olduğunu ve kapı boşluklarında oğlak kemiklerinin bulunduğunu söyleyerek, “Bu bulgular, o dönemde kurban ritüellerinin uygulandığını göstermektedir” ifadelerini kullandı. KÜLLÜOBA’NIN EN NADİR KEŞFİ: 4 BİN YILLIK EKMEK Prof. Dr. Türkteki, kazılarda elde ettikleri en çarpıcı bulgulardan birinin de “Küllüoba ekmeği” olduğunu paylaştı. Geçtiğimiz yıl ortaya çıkarılan bu nadir bulguya değinen Türkteki, “Bir evin arka odasında, eşiğin hemen yanında yakılmış ve karbonlaşmış bir ekmek bulduk. Yapılan analizler, ekmeğin yakılmadan önce pişirildiğini ve gergin buğday ile az miktarda mercimek içerdiğini gösterdi” dedi. Ekmek buluntusunun, dönemin gıda kültürü ve toplumsal ritüelleri hakkında önemli ipuçları taşıdığını vurgulayan Türkteki, “Ekmek pişirilmiş, sonrasında yakılmış ve eşiğe gömülmüş. Bu, muhtemelen simgesel bir eylem” diye konuştu. NİLÜFER BELEDİYESİ’NDEN ARKEOLOJİYE DESTEK Nilüfer Belediyesi yetkilileri, “Arkeoloji Gündemi” söyleşi serisinin yıl boyunca devam edeceğini, farklı üniversitelerden akademisyenlerin ve uzmanların katılımıyla arkeolojik bilginin topluma taşınmasının amaçlandığını belirtti. Bu etkinliklerin, Bursa’nın kültürel mirasının tanıtılmasına ve genç kuşaklarda arkeoloji bilincinin gelişmesine katkı sağladığı vurgulandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.