Cumhurbaşkanı Yardımcılığı tartışması: Bahçeli tavrını netleştirdi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Türkiye'nin birlik ve beraberliğini pekiştirmek adına dile getirdiği "Cumhurbaşkanı Yardımcılarından birinin Kürt, diğerinin Alevi olması" yönündeki önerisi, siyasetin gündemini meşgul etmeye devam ediyor. Bahçeli, bu öneri sonrası gelen eleştirileri yazılı bir açıklamayla yanıtladı.

Açıklamasında, “Alevi de bizim, Kürt de bizim” ifadelerini kullanan Bahçeli, Türkiye'nin etnik ve mezhepsel temelli bölünmeler üzerinden değerlendirilmesini sert bir dille reddetti. “Bu öneriyi Lübnan örneğiyle karşılaştırmak, iyi niyetli bir yaklaşım değildir. Türkiye’nin tarihi, kültürü ve devlet geleneği buna izin vermez,” diyerek tepkisini ortaya koydu.

“Terörsüz Türkiye” hedefi doğrultusunda toplumsal barış ve milli birlik için sembolik bir öneri sunduklarını vurgulayan Bahçeli, bu önerinin kamuoyunda çarpıtıldığını savundu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin getirdiği yeni yapı içinde, Cumhurbaşkanı ve iki yardımcının görev dağılımına dair "eşkenar üçgen" benzetmesiyle sistemsel açıklamalar yapan Bahçeli, bu önerinin "bölücülük" olarak yorumlanmasını ise kesin bir dille reddetti.

Cumhuriyet Halk Partisi'ne de eleştiriler yönelten Bahçeli, Alevi ve Kürt vatandaşların yıllardır siyasi malzeme olarak kullanıldığını ancak bu toplum kesimlerinin provokasyonlara kapılmadığını belirtti. Bahçeli, bu önerinin ayrıştırıcı değil, tam tersine kucaklayıcı bir anlayışa dayandığını söyledi.

Son olarak, basına kapalı bir toplantıda yaptığı konuşmaların sızdırıldığını ve bunun zamanlamasının manidar olduğunu belirten Bahçeli, "Görüşümüzden milim sapmamız söz konusu değildir," diyerek tavrını netleştirdi.

Bahçeli'nin açıklamasında şu mesaj öne çıktı:
"Cami de bizim, Cemevi de bizim. Biz biriz, beraberiz, kardeşiz. Etnik ya da mezhepsel ayrımcılığa asla geçit vermeyeceğiz."