Kadir Doğulu, Bektaşi tarikatına katılmasıyla gündeme yeniden geldi. Peki, Bektâşîlik nedir? Bektaşiler neye inanır?
Haber Giriş Tarihi: 25.09.2024 09:35
Haber Güncellenme Tarihi: 25.09.2024 10:20
Kaynak:
Haber Merkezi
Bektâşîlik, 13. yüzyılda Hacı Bektaş-ı Veli'nin öğretileriyle başlayan ve 14. ile 15. yüzyıllarda Azerbaycan ve Anadolu'da yaygınlaşan bir İslâmî tarikattır. Bu tarikat, zamanla Hurûfilik akımının etkisiyle ibahilik, teslis, tenasüh ve hulul gibi kavramları da bünyesine katmıştır. 16. yüzyılın başlarında Balım Sultan tarafından kurumsallaşan Bektâşîlik, On İki İmam esasına dayalı bir sufi tarikat olarak öne çıkmaktadır.
Bektâşî Dergahı, 1930 yılına kadar Hacı Bektaş-ı Veli Türbesi'nde bulunurken, Atatürk'ün tekke ve zaviyeleri kapatmasıyla birlikte Tirana'daki Dünya Bektaşi Merkezi'ne taşınmıştır. Dergahın lideri Baba Mondi'dir. Türkiye'de Alevilik denildiğinde akla gelen ilk isim Bektâşîlik, Ali ve Ehl-i Beyt sevgisi temelinde şekillenen bir inanç sistemine sahiptir. Bektâşîler, bu tarikatın mensupları olarak tanımlanmakta ve Alevilik ile sıkı bir bağları olduğu kabul edilmektedir.
Anadolu, Azerbaycan, Balkanlar ve İran'daki Alevî tarikatlar, On İki İmam inancına bağlıdır ve kökenleri Horasan Melametîliğine dayanmaktadır. Bu tarikatlar arasında Vefâ'îyye, Yesevîlik, Kalenderîlik, Hurûfîlik ve Alicilik gibi birçok farklı akım yer almaktadır. Bektâşîlik, bu zengin tarihsel ve kültürel mirasın önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
BEKTAŞİLER NEYE İNANIR?
Bektâşîlikte Tanrı’yı sevmenin yolu, insanları sevmekten geçmektedir. Kur’ân-ı Kerîm’de insanın en güzel biçimde yaratıldığı vurgulanır; bu nedenle insanların değeri büyüktür. Bektaşîlik anlayışına göre, insanı iyi veya kötü yapan unsurlar, beşeri zaaflar ve nefse olan düşkünlüklerdir.
Bektâşîler, Kur’ân-ı Kerîm’i diğer kutsal kitapları da kapsayan en son kitap olarak kabul ederken, İslâm’ın da son din olduğuna inanırlar. Hazret-i Muhammed, en son peygamberdir ve Hazret-i Ali, velâyetin ilk halkasıdır. Bektaşîliğe göre, her zamanın bir velisi olduğuna inanılır; bu velayet, manevî önderliği ifade eder ve siyasal önderlikten farklıdır.
Bektâşîlikte, siyasal önderliğin mutlaka Ehl-i Beyt soyundan birisinde olması gerektiği yönünde bir beklenti yoktur. Bu durum, Bektaşîliğin toplumda oluşturduğu manevî liderlik anlayışının önemini gösterir. Bektaşîlik, insan sevgisini ön planda tutarak, manevi değerlere dayanan bir toplumsal yapı oluşturmayı hedefler.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bektaşilik nedir? Bektaşiler neye inanır?
Kadir Doğulu, Bektaşi tarikatına katılmasıyla gündeme yeniden geldi. Peki, Bektâşîlik nedir? Bektaşiler neye inanır?
Bektâşîlik, 13. yüzyılda Hacı Bektaş-ı Veli'nin öğretileriyle başlayan ve 14. ile 15. yüzyıllarda Azerbaycan ve Anadolu'da yaygınlaşan bir İslâmî tarikattır. Bu tarikat, zamanla Hurûfilik akımının etkisiyle ibahilik, teslis, tenasüh ve hulul gibi kavramları da bünyesine katmıştır. 16. yüzyılın başlarında Balım Sultan tarafından kurumsallaşan Bektâşîlik, On İki İmam esasına dayalı bir sufi tarikat olarak öne çıkmaktadır.
Bektâşî Dergahı, 1930 yılına kadar Hacı Bektaş-ı Veli Türbesi'nde bulunurken, Atatürk'ün tekke ve zaviyeleri kapatmasıyla birlikte Tirana'daki Dünya Bektaşi Merkezi'ne taşınmıştır. Dergahın lideri Baba Mondi'dir. Türkiye'de Alevilik denildiğinde akla gelen ilk isim Bektâşîlik, Ali ve Ehl-i Beyt sevgisi temelinde şekillenen bir inanç sistemine sahiptir. Bektâşîler, bu tarikatın mensupları olarak tanımlanmakta ve Alevilik ile sıkı bir bağları olduğu kabul edilmektedir.
Anadolu, Azerbaycan, Balkanlar ve İran'daki Alevî tarikatlar, On İki İmam inancına bağlıdır ve kökenleri Horasan Melametîliğine dayanmaktadır. Bu tarikatlar arasında Vefâ'îyye, Yesevîlik, Kalenderîlik, Hurûfîlik ve Alicilik gibi birçok farklı akım yer almaktadır. Bektâşîlik, bu zengin tarihsel ve kültürel mirasın önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
BEKTAŞİLER NEYE İNANIR?
Bektâşîlikte Tanrı’yı sevmenin yolu, insanları sevmekten geçmektedir. Kur’ân-ı Kerîm’de insanın en güzel biçimde yaratıldığı vurgulanır; bu nedenle insanların değeri büyüktür. Bektaşîlik anlayışına göre, insanı iyi veya kötü yapan unsurlar, beşeri zaaflar ve nefse olan düşkünlüklerdir.
Bektâşîler, Kur’ân-ı Kerîm’i diğer kutsal kitapları da kapsayan en son kitap olarak kabul ederken, İslâm’ın da son din olduğuna inanırlar. Hazret-i Muhammed, en son peygamberdir ve Hazret-i Ali, velâyetin ilk halkasıdır. Bektaşîliğe göre, her zamanın bir velisi olduğuna inanılır; bu velayet, manevî önderliği ifade eder ve siyasal önderlikten farklıdır.
Bektâşîlikte, siyasal önderliğin mutlaka Ehl-i Beyt soyundan birisinde olması gerektiği yönünde bir beklenti yoktur. Bu durum, Bektaşîliğin toplumda oluşturduğu manevî liderlik anlayışının önemini gösterir. Bektaşîlik, insan sevgisini ön planda tutarak, manevi değerlere dayanan bir toplumsal yapı oluşturmayı hedefler.
Kaynak: Haber Merkezi
Son Haberler
Darbedilen ambulans şoförünün taşıdığı hasta tehlikeyi atlattı
Bursaspor 3. Lig 1. Grup'ta zirveye yükseldi
Tüketiciyi koruma hamlesi: 204 milyon TL ceza kesildi!