Somuncu Baba'nın fırınındaki sırrı Bursa Hayat'a anlatan Somuncu Baba Evi Sorumlusu Baki Suha Durmaz," Somuncu Baba'nın fırınında kullandığı teknoloji geçmişte çözülmüş olsaydı sanayi devrimine Avrupa'dan çok önce geçerdik" dedi.
Haber Giriş Tarihi: 15.06.2017 09:53
Haber Güncellenme Tarihi: 15.06.2017 09:53
Kaynak:
Haber Merkezi
https://bursahayat.com.tr/
Somuncu Baba'nın insanlara bıraktığı iki önemli mirastan bahseden Somuncu Baba Evi Sorumlusu Baki Banaz, "Somuncu Baba'nın bize bıraktığı iki önemli miras vardır. Birincisi; ekmeklerini yaptığı fırınıdır. İkincisi ise Ulu Camii'nin açılış gününde Fatiha-i Şerif ile ilgili yaptığı 7 muhteşem tefsiridir. O gün yaptığı konuşmayı Molla Fenari Hz. şöyle anlatıyor: " Somuncu Baba'nın Fatiha ile ilgili yaptığı 1'inci tefsiri herkes anladı. 2'inci tefsiri biraz daha üst seviyedeydi daha ilim sahibi olan kimseler anladı. Ben ise ancak 3'üncü tefsire kadar anlayabildim. Benim ilmim 3'üncü tefsirden sonrasını anlamaya yetmedi." Ulu Camii'nin açılışında 72 veli hazır bulunmuştu. Bunların arasından da sadece 4'üncü ve 5'inci tefsiri anlayanlar çıktı. Ancak 6'ıncı ve 7'inci tefsiri kimse anlayamadığı için bugün hala o sır çözülememiştir" dedi.
EMİR BUHARİ İLE ARASINDA GEÇEN HİKAYE
Emir Buhari Hz. ile Somuncu Baba arasında geçen hikayenin farklı anlamları olduğuna dikkat çeken Baki Banaz, "Emir Buhari Hz. Bursa'ya bir işaretle geldiği gibi Somuncu Baba'nın da yanına işaretle gelmiştir ve aralarında şöyle bir hikaye geçmiştir: Günlerden bir gün, Yıldırım Bayezid'in damadı Emir Sultan hazretleri, elindeki çömlekle birlikte bu zatın fırınına çıkageldi! Ekmeklerle birlikte çömlekteki ekmeğin de pişirilmesini istiyordu. Somuncu Baba, küreğin üzerine koyduğu çömleği fırına sürmeye çalıştı ama, nafile! Küçük çömlek fırına bir türlü girmiyordu! Somuncu Baba, geride durup seyreden Emir Sultan'ın yüzüne baktı ve yüzünde beliren tatlı bir tebessümle konuştu: "Anladım. Bu işi ancak sen başarabilirsin!" Emir Sultan küreği aldı ve kolayca içeri sürmeyi başardı. Ama fırının içinde ateş yoktu ve soğuktu. Soran gözlerle ama tatlı bir tebessümle Somuncu Baba'ya baktı.
Somuncu Baba yine aynı eda ile konuştu: "Bekle. Az sonra pişer!" Karşılıklı gösterilen kerametlerden sonra iki ulu kişi birbirlerini tanıyıp dost olmuşlardı. Bu hikayeni ne anlama geldiği kimse tarafından araştırılmadığı için anlaşılamamıştır. Ancak bizim yaptığımız araştırmalarda bizi şu neticeye götürdü; Somuncu Baba devrini araştırdığımızda Anadolu'daki fırınların tek göz olduğunu gördük. Ama Somuncu Baba'nın fırını ise iki gözdü. Acaba Somuncu Bana neden iki gözlü bir fırın inşa etti? Olayın en önemli kısmı burası. Fırının iki gözlü olmasındaki sırrı bir Tasavvufi kuralın altında yatar. Bu kural; herşey zıttı ile kaimdir.
Yani herşey zıttı ile vardır. Soğuk ile sıcak, İyi ile kötü, güzel ile çirkin, cennet ile cehennem bunların hepsi zıt kavramlardır. Tasavvuf ehilleri de dünyayı bu kavramlarla anlamaya çalışırlardı. Somuncu Baba'da büyük bir Tasavvuf ehli olduğu için dünyayı bu şekilde anlamaya çalıştı. Yaptığı fırında da bu ikili anlayışı yansıtmıştır. Somuncu Baba'nın fırınını ikiye ayırabiliriz. Birinden sürekli bahsedildiğini için 'zahiri fırını' diğerinden ise hiç bahsedilmediği için 'batini fırını' olarak adlanmıştır" diye konuştu.
FIRINDAKİ BÜYÜK SIR...
Somuncu Baba'nın fırınlarındaki sırrı Bursa Hayat'la paylaşan Baki Banaz, "Fırınları anlatırken 'batini' ve 'zahiri' fırının arasından bir boru geçer. 'Zahiri' fırının üzerinde bir boru yuvası daha vardır. Somuncu Baba odununu 'batini' fırında yakar. Odun o fırında yandığına göre hem sıcaklık hem de duman oradan çıkmıştır. Buna en büyük kanıtta fırının üzerinde oluşan duman isleridir. Somuncu Baba 'batini' fırınında yaktığı odunların ısısını fırınların arasından geçen boruyla 'zahiri' fırınına aktarır ve somunlarını sıcak hava ile pişirir. Bu düşünce o zamanın şartlarına göre devrim gibi bir düşüncedir. Aktarılan, ısı bakıldığı zaman sadece ekmeğin üzerinin pişmesine imkan sağlayacaktır. Bu yüzden Somuncu Baba ısının ekmeğin altını da pişirmesi için fırının içine kaya tuzu ve cam kırığı döşemiştir. Kaya tuzu ile ısı, fırının bütün tabanına yayılır. Cam kırığı ise somunun nemlenmemesi için fayda sağlamıştır. Yaktığı ateşin dumanının insan sağlığına zarar vereceğini bildiği için ateşi başka fırında yakıp, ekmeği diğer fırında pişirmiştir" ifadelerini kullandı.
ÇÖZÜLSEYDİ DEVRİM OLURDU
Somuncu Baba'nın fırınındaki sırrın bizleri sanayi devrimine götürebileceğini iddia eden Sorumlu Banaz," Eğer eski mühendisler, Somuncu Baba'nın ısıyı nasıl başka bir yere naklettiğini çözebilselerdi, buharla çalışan makineleri bulabilirlerdi. Somuncu Baba'nın fırının mantığı gerçekten anlaşılabilseydi, Türkiye'nin sanayileşmesi bugün başka bir noktada olurdu. İnsanlar bu fırında ne olduğunu anlayamadığı için kimisi burada dua eder, kimisi Somuncu Baba'nın fırını mum ışığı ile çalıştırdığını zanneder, kimisi de fırınından daha büyük ekmekler çıkardı diyerek hurafeler uydururlar. Halbuki fırının gerçek sırrını çözmeye uğraşsalardı belki de sanayi devrimini bizler gerçekleştirecektik" dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Bursa Hayat Gazetesi
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Somuncu Baba'nın büyük mucizesi
Somuncu Baba'nın fırınındaki sırrı Bursa Hayat'a anlatan Somuncu Baba Evi Sorumlusu Baki Suha Durmaz," Somuncu Baba'nın fırınında kullandığı teknoloji geçmişte çözülmüş olsaydı sanayi devrimine Avrupa'dan çok önce geçerdik" dedi.
Somuncu Baba'nın insanlara bıraktığı iki önemli mirastan bahseden Somuncu Baba Evi Sorumlusu Baki Banaz, "Somuncu Baba'nın bize bıraktığı iki önemli miras vardır. Birincisi; ekmeklerini yaptığı fırınıdır. İkincisi ise Ulu Camii'nin açılış gününde Fatiha-i Şerif ile ilgili yaptığı 7 muhteşem tefsiridir. O gün yaptığı konuşmayı Molla Fenari Hz. şöyle anlatıyor: " Somuncu Baba'nın Fatiha ile ilgili yaptığı 1'inci tefsiri herkes anladı. 2'inci tefsiri biraz daha üst seviyedeydi daha ilim sahibi olan kimseler anladı. Ben ise ancak 3'üncü tefsire kadar anlayabildim. Benim ilmim 3'üncü tefsirden sonrasını anlamaya yetmedi." Ulu Camii'nin açılışında 72 veli hazır bulunmuştu. Bunların arasından da sadece 4'üncü ve 5'inci tefsiri anlayanlar çıktı. Ancak 6'ıncı ve 7'inci tefsiri kimse anlayamadığı için bugün hala o sır çözülememiştir" dedi.
EMİR BUHARİ İLE ARASINDA GEÇEN HİKAYE
Emir Buhari Hz. ile Somuncu Baba arasında geçen hikayenin farklı anlamları olduğuna dikkat çeken Baki Banaz, "Emir Buhari Hz. Bursa'ya bir işaretle geldiği gibi Somuncu Baba'nın da yanına işaretle gelmiştir ve aralarında şöyle bir hikaye geçmiştir: Günlerden bir gün, Yıldırım Bayezid'in damadı Emir Sultan hazretleri, elindeki çömlekle birlikte bu zatın fırınına çıkageldi! Ekmeklerle birlikte çömlekteki ekmeğin de pişirilmesini istiyordu. Somuncu Baba, küreğin üzerine koyduğu çömleği fırına sürmeye çalıştı ama, nafile! Küçük çömlek fırına bir türlü girmiyordu! Somuncu Baba, geride durup seyreden Emir Sultan'ın yüzüne baktı ve yüzünde beliren tatlı bir tebessümle konuştu: "Anladım. Bu işi ancak sen başarabilirsin!" Emir Sultan küreği aldı ve kolayca içeri sürmeyi başardı. Ama fırının içinde ateş yoktu ve soğuktu. Soran gözlerle ama tatlı bir tebessümle Somuncu Baba'ya baktı.
Somuncu Baba yine aynı eda ile konuştu: "Bekle. Az sonra pişer!" Karşılıklı gösterilen kerametlerden sonra iki ulu kişi birbirlerini tanıyıp dost olmuşlardı. Bu hikayeni ne anlama geldiği kimse tarafından araştırılmadığı için anlaşılamamıştır. Ancak bizim yaptığımız araştırmalarda bizi şu neticeye götürdü; Somuncu Baba devrini araştırdığımızda Anadolu'daki fırınların tek göz olduğunu gördük. Ama Somuncu Baba'nın fırını ise iki gözdü. Acaba Somuncu Bana neden iki gözlü bir fırın inşa etti? Olayın en önemli kısmı burası. Fırının iki gözlü olmasındaki sırrı bir Tasavvufi kuralın altında yatar. Bu kural; herşey zıttı ile kaimdir.
Yani herşey zıttı ile vardır. Soğuk ile sıcak, İyi ile kötü, güzel ile çirkin, cennet ile cehennem bunların hepsi zıt kavramlardır. Tasavvuf ehilleri de dünyayı bu kavramlarla anlamaya çalışırlardı. Somuncu Baba'da büyük bir Tasavvuf ehli olduğu için dünyayı bu şekilde anlamaya çalıştı. Yaptığı fırında da bu ikili anlayışı yansıtmıştır. Somuncu Baba'nın fırınını ikiye ayırabiliriz. Birinden sürekli bahsedildiğini için 'zahiri fırını' diğerinden ise hiç bahsedilmediği için 'batini fırını' olarak adlanmıştır" diye konuştu.
FIRINDAKİ BÜYÜK SIR...
Somuncu Baba'nın fırınlarındaki sırrı Bursa Hayat'la paylaşan Baki Banaz, "Fırınları anlatırken 'batini' ve 'zahiri' fırının arasından bir boru geçer. 'Zahiri' fırının üzerinde bir boru yuvası daha vardır. Somuncu Baba odununu 'batini' fırında yakar. Odun o fırında yandığına göre hem sıcaklık hem de duman oradan çıkmıştır. Buna en büyük kanıtta fırının üzerinde oluşan duman isleridir. Somuncu Baba 'batini' fırınında yaktığı odunların ısısını fırınların arasından geçen boruyla 'zahiri' fırınına aktarır ve somunlarını sıcak hava ile pişirir. Bu düşünce o zamanın şartlarına göre devrim gibi bir düşüncedir. Aktarılan, ısı bakıldığı zaman sadece ekmeğin üzerinin pişmesine imkan sağlayacaktır. Bu yüzden Somuncu Baba ısının ekmeğin altını da pişirmesi için fırının içine kaya tuzu ve cam kırığı döşemiştir. Kaya tuzu ile ısı, fırının bütün tabanına yayılır. Cam kırığı ise somunun nemlenmemesi için fayda sağlamıştır. Yaktığı ateşin dumanının insan sağlığına zarar vereceğini bildiği için ateşi başka fırında yakıp, ekmeği diğer fırında pişirmiştir" ifadelerini kullandı.
ÇÖZÜLSEYDİ DEVRİM OLURDU
Somuncu Baba'nın fırınındaki sırrın bizleri sanayi devrimine götürebileceğini iddia eden Sorumlu Banaz," Eğer eski mühendisler, Somuncu Baba'nın ısıyı nasıl başka bir yere naklettiğini çözebilselerdi, buharla çalışan makineleri bulabilirlerdi. Somuncu Baba'nın fırının mantığı gerçekten anlaşılabilseydi, Türkiye'nin sanayileşmesi bugün başka bir noktada olurdu. İnsanlar bu fırında ne olduğunu anlayamadığı için kimisi burada dua eder, kimisi Somuncu Baba'nın fırını mum ışığı ile çalıştırdığını zanneder, kimisi de fırınından daha büyük ekmekler çıkardı diyerek hurafeler uydururlar. Halbuki fırının gerçek sırrını çözmeye uğraşsalardı belki de sanayi devrimini bizler gerçekleştirecektik" dedi.
Son Haberler
İBB operasyonunda beşinci dalga: 47 kişi hakkında gözaltı kararı
31 Mayıs 2025 yol durumu: Hangi yollar kapalı, nerelerde çalışma var?
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terörsüz Türkiye hedefine gençlerle ulaşacağız