Bıçak günlük hayatta en çok kullanılan aletlerin başında gelmekte. Yemek yaparken meyve soyarken hayatımızı daha da kolaylaştırmakta. Yaşamın her alanında kullanılan çeşit çeşit bıçaklar Bursa Bıçak Müzesi'nde sergileniyor.
Haber Giriş Tarihi: 14.03.2020 07:30
Haber Güncellenme Tarihi: 14.03.2020 07:30
Kaynak:
Haber Merkezi
https://bursahayat.com.tr/
Fethiye AKIN
Bıçağın geçmişi tarihin bilinen ilk dönemlerinden itibaren Asya'nın geniş bozkırlarında yaşayan Türkler, zengin demir maden yatakları ile demire şekil verme tekniklerini öğrenmiş, yetenekli demirci ustalarına sahip olmuşlar.1326 yılında Bursa'nın fethi ile Osmanlı'nın ilk başkenti olan Bursa, demir işlemeciliğinin de merkezi olmuş ve Bursalı yetenekli ustaların ellerinden çıkan bıçak, kama, kılıç çeşitleri ile Osmanlı ordusunun silah ihtiyacı karşılanmış. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşları'nda da Türk ordusunun kılıç ve kamaları yine "Bıçağın suyu bıçakçının namusudur" yemini ile demire su veren Bursalı bıçak ustaları tarafından yapılmış.
FARKLI BİR MÜZE
700 yıllık bir süreçte günümüze kadar ulaşan birbirinden farklı çeşitleriyle 150 yakın çeşidi olduğu bilinen Bursa bıçağının en değerli örnekleri Bıçak Müzesi'nde sergileniyor. Kendine özgü nitelikleriyle dikkat çeken Bursa bıçağının sap malzemesi ve işlemesinde, namlu süslemelerinde, hatta Türk kılıcı özellikleri taşıyan bazı bıçak türlerinin tipolojilerinde Bursa'ya özgü, oluşturulmuş.
BAL MUMU HEYKELLER
Müzedeki bal mumu heykelleri geçmiş dönemlerdeki bıçak ustalarının zanaatını ifade edecek şekilde canlandırılmış. Dönemin ünlü bıçak ustalarından olan Remzi Sarıçetin üretip üstüne ismini işlediği Bursa bıçağını 1922'de Mustafa Kemal Atatürk'e, Ankara'ya göndermişti. Bu bıçak, Milli Mücadele'de Bursa olarak sizinleyiz anlamını taşıyordu. Atatürk'ün yazdığı bu mektup her kelimesiyle, her satırıyla Bursalı bıçakçıların onur nişanesi oldu. Remzi Usta'nın Atatürk ile olan karşılıklı mektuplaşması müzede unutulmayarak anı köşesi de oluşturulmuş. Bursa Bıçak Müzesi yeni düzenlemeyle Kent Müzesine taşınmış ve geçmişi gelecek nesillere aktarmaya devam etmekte.
O MEKTUP
Atatürk, bıçağı aldıktan sonra şu mektubu yazdı: Remzi Usta! Eser-i san'atınız olan bıçakları, yalnız Bursalı bir Türk ustanın yadigarı olarak değil, san'ata karşı olan milli kabiliyetinizin delili gibi saklayacağım. Biz Türkler yüz sene evveline kadar her şeyi kendi çekicimizle, kendi örsümüz üzerinde vücuda getirir ve kendi çarşılarımızda kendi elimizle satardık. İşte bunun için büyük bir millettik. Şimdi açılan yeni devir, demir devridir. Sizi bu devirde en büyük ustalarımızın arasında görmek ister ve tebrik ederim. 02.10.1922 Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Başkumandan Gazi Mustafa Kemal
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bursa'ya özgü müze: 'Bıçak Müzesi'
Bıçak günlük hayatta en çok kullanılan aletlerin başında gelmekte. Yemek yaparken meyve soyarken hayatımızı daha da kolaylaştırmakta. Yaşamın her alanında kullanılan çeşit çeşit bıçaklar Bursa Bıçak Müzesi'nde sergileniyor.
Fethiye AKIN
Bıçağın geçmişi tarihin bilinen ilk dönemlerinden itibaren Asya'nın geniş bozkırlarında yaşayan Türkler, zengin demir maden yatakları ile demire şekil verme tekniklerini öğrenmiş, yetenekli demirci ustalarına sahip olmuşlar.1326 yılında Bursa'nın fethi ile Osmanlı'nın ilk başkenti olan Bursa, demir işlemeciliğinin de merkezi olmuş ve Bursalı yetenekli ustaların ellerinden çıkan bıçak, kama, kılıç çeşitleri ile Osmanlı ordusunun silah ihtiyacı karşılanmış. Çanakkale ve Kurtuluş Savaşları'nda da Türk ordusunun kılıç ve kamaları yine "Bıçağın suyu bıçakçının namusudur" yemini ile demire su veren Bursalı bıçak ustaları tarafından yapılmış.
FARKLI BİR MÜZE
700 yıllık bir süreçte günümüze kadar ulaşan birbirinden farklı çeşitleriyle 150 yakın çeşidi olduğu bilinen Bursa bıçağının en değerli örnekleri Bıçak Müzesi'nde sergileniyor. Kendine özgü nitelikleriyle dikkat çeken Bursa bıçağının sap malzemesi ve işlemesinde, namlu süslemelerinde, hatta Türk kılıcı özellikleri taşıyan bazı bıçak türlerinin tipolojilerinde Bursa'ya özgü, oluşturulmuş.
BAL MUMU HEYKELLER
Müzedeki bal mumu heykelleri geçmiş dönemlerdeki bıçak ustalarının zanaatını ifade edecek şekilde canlandırılmış. Dönemin ünlü bıçak ustalarından olan Remzi Sarıçetin üretip üstüne ismini işlediği Bursa bıçağını 1922'de Mustafa Kemal Atatürk'e, Ankara'ya göndermişti. Bu bıçak, Milli Mücadele'de Bursa olarak sizinleyiz anlamını taşıyordu. Atatürk'ün yazdığı bu mektup her kelimesiyle, her satırıyla Bursalı bıçakçıların onur nişanesi oldu. Remzi Usta'nın Atatürk ile olan karşılıklı mektuplaşması müzede unutulmayarak anı köşesi de oluşturulmuş. Bursa Bıçak Müzesi yeni düzenlemeyle Kent Müzesine taşınmış ve geçmişi gelecek nesillere aktarmaya devam etmekte.
O MEKTUP
Atatürk, bıçağı aldıktan sonra şu mektubu yazdı:
Remzi Usta!
Eser-i san'atınız olan bıçakları, yalnız Bursalı bir Türk ustanın yadigarı olarak değil, san'ata karşı olan milli kabiliyetinizin delili gibi saklayacağım. Biz Türkler yüz sene evveline kadar her şeyi kendi çekicimizle, kendi örsümüz üzerinde vücuda getirir ve kendi çarşılarımızda kendi elimizle satardık. İşte bunun için büyük bir millettik.
Şimdi açılan yeni devir, demir devridir. Sizi bu devirde en büyük ustalarımızın arasında görmek ister ve tebrik ederim. 02.10.1922
Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi
Başkumandan Gazi Mustafa Kemal
Son Haberler
Bursa’da ehliyetsiz genç tehlike saçtı!
Kaza mı, cinayet mi? Güllü’nün ölümü ile ilgili kritik karar
Bursa’da ev taşıma kabusa döndü! Kullanılamaz hale geldi