Bursa'nın 74 yıllık lezzeti

Süleyman TURUNÇ

1946'dan bu yana Bursa'da damakları lezzetlendiren Tarihi Rodop Köftecisi şehrin çeşitli semtlerinde hizmet verdikten sonra şimdi de Çekirge Meydanı'ndaki yerinde lezzet düşkünlerini bekliyor. Bursa'nın bu tarihi lezzetinin günümüze kadar uzanan hikayesini, işletme sahibi Hümeyra Şensoylu'dan dinledik. Rodop Köftecisi'nin 3'üncü kuşak temsilcisi olan oğlu Oray Şensoylu ile birlikte bu tarihi lezzeti müşterilerine sunan Hümeyra Şensoylu işletmeleri hakkında şu bilgileri paylaştı: "Rodop Köftecisi'nin kurucusu kayınpederim Halil Şensoylu, 1942 yılında Yunanistan'ın İskeçe kasabasından Türkiye'ye geldikten sonra Besler Köfte'de işe başlamış. 4 sene sonra yani 1946 yılında da Setbaşı Köprüsü'nün çıkışında bulunan bugünkü Mahfel'in yerinde ilk Rodop Köftecisi'ni hizmete açmış. 6 yıl Mahfel'de hizmet veren Rodop Köftecisi, dükkanın yanmasıyla Ulu Cami'nin karşısındaki yerine geçti. Daha sonraki yıllarda da Bursa'nın merkezi konumunda bulunan Santral Garaj'daki yerimize taşınarak, 1992 yılına kadar burada hizmet verdik. Aradan geçen zaman diliminde tüm Bursalıların uğrak mekanı olan Rodop Köftecisi, yaşanan sağlık sorunları nedeniyle bir süre ticari faaliyetlerine ara vermek durumunda kaldı. Daha sonra dedelerinin adını yaşatmak isteyen 2 oğlum Çekirge Meydanı'ndaki yeni işletmemizi müşterilerimizin hizmetine sundu. Büyük oğlum Oray Şensoylu deyim yerindeyse işin mutfağında pişmiş bir ustadır. Rodop Köftecisi'nin 3'üncü kuşak temsilcisi olarak, 74 yıllık bu lezzeti yine aynı tarifle halkımıza sunuyor." 

ÖNCELİK KALİTE

Lezzetli bir köftenin öncelikle malzemedeki kaliteye bağlı olduğunu ifade eden Hümeyra Şensoylu, "Günümüzde maalesef birçok lokanta ve restoranda nereden geldiği belli olmayan etlerle yapılan köfteler vatandaşa sunuluyor. Ayrıca katkı maddeleriyle de köfteye bir nebze de olsa lezzet katmaya çalışıyorlar. Biz Rodop Köftecisi olarak 74 yıldır halkımıza öncelikle sağlıklı ve kaliteli ürün sunmayı kendimize amaç edindik. Kaliteli malzemeyi, bize özel formülümüzle birleştirince de ortaya 74 yıldır damakları süsleyen bir lezzet çıkıyor. Etimizde mutlaka yerli hayvan tercih ederiz. Hayvanın özel yerinden alınan etten çekilen kıymayla da köftemizi hazırlarız.  Köftelerimizde hiçbir katkı maddesi yoktur. Sakatat ve iç yağ da asla kullanmayız. Bizi tercih eden müşterilerimiz, 1 porsiyonda 140-150 gr et yemiş oluyor. Köfte haricinde piyazımızda da kaliteden ödün vermeden, malzemelerimizi özenle seçeriz. Aile olarak Rodop Köftecisi'nin 74 yıldır lezzet ve kaliteyle özdeşleşmiş adını geleceğe taşımak öncelikli hedefimiz. Bu misyonla da müşterilerimize hizmet vermeyi sürdürüyoruz" diye konuştu.

Evde lezzetli köfte elde etmek isteyenlere de tavsiyede bulunan Şensoylu, malzemede kalite vurgusunda bulundu. Şensoylu leziz bir köfte için hayvanın özel yerlerinden seçilen etin kıyma olarak çekildikten sonra, buzdolabında 1 gün bekletilmesi gerektiğini de ifade etti.

'KATKI MADDELERİYLE KÖFTELERİ ŞİŞİRİYORLAR!'

Şensoylu kaliteli köfte yemenin günümüzde oldukça zor olduğunu ifade ederek, şu cümleleri paylaştı: "Piyasadaki birçok işletme maliyeti düşürmek için köftelerini hazırladıkları kıymada kaliteli et tercih etmiyor. Ayrıca köftede katkı maddesi kullanmak da son dönemde oldukça arttı. Önceki gün dükkanıma gelen bir bey, Çin'den getirdiği ürününün köfteyi şişirdiğini ifade ederek bana satmak istedi. Böyle ürünleri kullanmadığımızı belirtince de "Köftecilerin çoğu bu ürünü kullanıyor, size de maliyet açısından büyük avantaj sağlayacaktır" diye beni hayrete düşüren bir cümle kullandı. Çin'de yenilen bazı ürünler herkesin malumu. Damak tercihleri bize asla uymayan bu ülkeden, bir gıda ürünü getirip burada insanlara sunmak ne kadar doğru? Bu ürünün içinde olan maddelerin neler olduğu biliniyor mu? İnsan sağlığını nasıl etkiliyor? Tüm bunları düşünmeden vatandaşa ne olduğu belli olmayan katkı maddeleriyle hazırlanan gıda ürünlerini sunmak etik değildir. Biz besin işi yapıyoruz. Öncelikle insanlarımızın sağlığını düşünmek durumundayız. Ticari kaygılar ise sonra gelir."