400 yıllık gelenek: Büyükorhan'da Cuma Pazarı'nda dualı et lezzeti
400 yıllık gelenek: Büyükorhan'da Cuma Pazarı'nda dualı et lezzeti
Bursa Büyükorhan'da 400 yıllık kavurma ve güveç geleneği Tarihi Cuma Pazarı'nda devam ediyor. Her cuma ziyaretçi çeken pazar, özellikle lezzetli güveçleriyle ünlü. Osmanlı'dan kalan bu kültür, hayvancılığı canlandırmayı ve turizmi artırmayı hedefliyor.
Haber Giriş Tarihi: 04.05.2025 10:04
Haber Güncellenme Tarihi: 04.05.2025 10:46
Kaynak:
İHA
Bursa'nın Büyükorhan ilçesinde 400 yıl önce başlayan kavurma ve güveç geleneği, Tarihi Cuma Pazarı'nda hala yaşatılıyor. Her cuma kurulan bu pazar, dört bir yandan gelen ziyaretçileri ağırlıyor ve özellikle taze kesilen etlerden yapılan güveç ve kavurmalarıyla ünlü. Bir efsaneye göre, cuma günü pişirilen etlerin daha lezzetli olduğuna inananlar, bu özel günü dualı kabul ettiklerini söylüyor. Pazar, bölgedeki hayvancılığı canlandırmayı amaçlıyor.
Büyükorhan’daki tarihi pazar, her cuma günü kasapların yüksek ateşte pişirdiği kavurmalarla büyük ilgi görüyor. Pazarın manevi atmosferi de oldukça yoğun; bazı rivayetlere göre, her cuma burada bir Allah dostunun bulunduğu ve yedikleri etin başka hiçbir yerdeki gibi lezzetli olduğu ifade ediliyor. Ziyaretçiler, cuma günü yedikleri etin tadının diğer günlerden çok daha farklı olduğunu belirtiyorlar. İlçe merkezine sadece 2 kilometre mesafede yer alan hayvan pazarıyla da birleşen tarihi cuma pazarı, Türkiye'nin dört bir yanından gelen et severleri kendine çekiyor.
92 yaşındaki kasap Niyazi Narı, 75 yıldır pazarın bir parçası olduğunu ve buranın ilk kez Osman Dede adlı bir evliya tarafından kurulduğunu belirtiyor. Narı, cuma günleri pazara gelenlerin etlerini yiyerek, o günden beri süregelen geleneklerin bir parçası olduklarını vurguluyor. 74 yaşındaki Ali Özkan ise pazarın Osmanlı'dan miras kaldığını ve o dönemde 7 ermiş ve 40 dervişin bu pazarı kurmak için bir araya geldiğini ifade ediyor. Özkan, o zamanlarda burada her türlü yiyecek ve eşyanın satıldığını, çevre illerden gelen tacirlerin ise ürünlerini burada sattıklarını anlatıyor.
Kasap Mesut İlhan, 400 yıllık geleneği devam ettirerek, 100 yıllık toprak kaselerde güveç pişirdiğini belirtiyor. İlhan, güveçlerin 12 saat boyunca fırında piştiğini, kemik suyu ve organik dağlarda beslenen hayvanların etlerinin lezzetini artırdığını ifade ediyor. Yalova, Ankara, Çanakkale, İstanbul gibi şehirlerden gelen ziyaretçiler, burada yedikleri yemeğin başka hiçbir yerde bulunmadığını söylüyorlar.
Büyükorhan Belediye Başkanı Kamil Turhan ise pazarın ününün Türkiye sınırlarını aştığını ve tarihi pazarı daha da tanıtmak için projeler geliştirdiklerini belirtiyor. Başkan Turhan, pazarın Osmanlı'dan kalan mirasla, et severlere aynı lezzeti sunmayı amaçladıklarını, ayrıca bölgeyi turistik bir cazibe merkezi haline getirmek için çeşitli çalışmalar yaptıklarını belirtiyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
400 yıllık gelenek: Büyükorhan'da Cuma Pazarı'nda dualı et lezzeti
Bursa Büyükorhan'da 400 yıllık kavurma ve güveç geleneği Tarihi Cuma Pazarı'nda devam ediyor. Her cuma ziyaretçi çeken pazar, özellikle lezzetli güveçleriyle ünlü. Osmanlı'dan kalan bu kültür, hayvancılığı canlandırmayı ve turizmi artırmayı hedefliyor.
Bursa'nın Büyükorhan ilçesinde 400 yıl önce başlayan kavurma ve güveç geleneği, Tarihi Cuma Pazarı'nda hala yaşatılıyor. Her cuma kurulan bu pazar, dört bir yandan gelen ziyaretçileri ağırlıyor ve özellikle taze kesilen etlerden yapılan güveç ve kavurmalarıyla ünlü. Bir efsaneye göre, cuma günü pişirilen etlerin daha lezzetli olduğuna inananlar, bu özel günü dualı kabul ettiklerini söylüyor. Pazar, bölgedeki hayvancılığı canlandırmayı amaçlıyor.
Büyükorhan’daki tarihi pazar, her cuma günü kasapların yüksek ateşte pişirdiği kavurmalarla büyük ilgi görüyor. Pazarın manevi atmosferi de oldukça yoğun; bazı rivayetlere göre, her cuma burada bir Allah dostunun bulunduğu ve yedikleri etin başka hiçbir yerdeki gibi lezzetli olduğu ifade ediliyor. Ziyaretçiler, cuma günü yedikleri etin tadının diğer günlerden çok daha farklı olduğunu belirtiyorlar. İlçe merkezine sadece 2 kilometre mesafede yer alan hayvan pazarıyla da birleşen tarihi cuma pazarı, Türkiye'nin dört bir yanından gelen et severleri kendine çekiyor.
92 yaşındaki kasap Niyazi Narı, 75 yıldır pazarın bir parçası olduğunu ve buranın ilk kez Osman Dede adlı bir evliya tarafından kurulduğunu belirtiyor. Narı, cuma günleri pazara gelenlerin etlerini yiyerek, o günden beri süregelen geleneklerin bir parçası olduklarını vurguluyor. 74 yaşındaki Ali Özkan ise pazarın Osmanlı'dan miras kaldığını ve o dönemde 7 ermiş ve 40 dervişin bu pazarı kurmak için bir araya geldiğini ifade ediyor. Özkan, o zamanlarda burada her türlü yiyecek ve eşyanın satıldığını, çevre illerden gelen tacirlerin ise ürünlerini burada sattıklarını anlatıyor.
Kasap Mesut İlhan, 400 yıllık geleneği devam ettirerek, 100 yıllık toprak kaselerde güveç pişirdiğini belirtiyor. İlhan, güveçlerin 12 saat boyunca fırında piştiğini, kemik suyu ve organik dağlarda beslenen hayvanların etlerinin lezzetini artırdığını ifade ediyor. Yalova, Ankara, Çanakkale, İstanbul gibi şehirlerden gelen ziyaretçiler, burada yedikleri yemeğin başka hiçbir yerde bulunmadığını söylüyorlar.
Büyükorhan Belediye Başkanı Kamil Turhan ise pazarın ününün Türkiye sınırlarını aştığını ve tarihi pazarı daha da tanıtmak için projeler geliştirdiklerini belirtiyor. Başkan Turhan, pazarın Osmanlı'dan kalan mirasla, et severlere aynı lezzeti sunmayı amaçladıklarını, ayrıca bölgeyi turistik bir cazibe merkezi haline getirmek için çeşitli çalışmalar yaptıklarını belirtiyor.
Kaynak: İHA
Son Haberler
TİGEM Karacabey'de ‘Dünya Dönüyor’ kareografisiyle nefes kesen görüntüler
İzmir'in Foça ilçesi açıklarında deprem!
Dolmabahçe'de sürpriz zirve! Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye Cumhurbaşkanı Şara ile görüştü