Şanınız arttıkça, tehlike büyür...

Vatan, ezan ve bayrak sevgisiyle dolu yüreklerimiz bugünlerde derin bir hüzün ile sızlıyor. Ülkemiz ve bayrağımız türlü oyunlarla karşı karşıya kaldığı halde dimdik durma çabasında iken, düşman hep meyve veren ağacı taşlama derdinde. Oysa ki meyve veren ağaçtan odun olmasını isteyenlerin her zaman varolacağının bilincinde bir millet var karşıda duran...

Atalarımız, dünyanın en güzel ve en bereketli topraklarını vatan olarak seçmişler ve bu vatan uğruna kanlarını, canlarını feda etmişler. Bütün bu sözler, vatanın ve bayrağın bizlere kutsal bir emanet olarak muhafaza edilmesi gerektiğini anlatmaktadır.

Ailemiz için yuva ne kadar değerli ise, milletimiz içinde vatan o kadar değerli değil midir? Biz, zor günlerde kenetlenmesini bilen, yüreği vatan, bayrak ve ezan sevgisiyle dolu bir nesil yetiştirme derdinde olalım yeter ki...

Ecdadımız, mukaddes değerlerimizi ayakta tutmak ve Ezan'ımızın o gür sesini daima yücelikle muhafaza etmek için zaferden zafere koşmuş. Ecdadın gayesi her zaman Allah'ın adını yüceltmek ve bu aziz vatanı ayakta tutmak diye okuyup dinlemedik mi?

Bizleri birbirimize kenetleyip gerektiğinde parçalanmaz bir millet haline getiren durumda vatan, millet ve bayrak sevgisidir. Bu kardeşliğin sağlam ve kalıcı olabilmesi için birliğimizi ve dirliğimizi bozmak isteyen hainlere fırsat vermeyip, bu vatan uğruna gözlerini bile kırpmadan canlarını feda eden şehitlerimizi ve onların millete emanet olan ailelerini hayırla ve şerefle yad etmeyi mukakkak ki, unutmamamız gerekir.

Bizler çok iyi biliyoruz ki hainlerin amacı, bizi bölmek ve parçalamak, bizi birbirimize düşürmektir. Bu oyunlara asla izin vermeden varlığımızı korumanın, millet olarak gelişme ve kalkınmamızın en iyi yolunun birlik ve beraberlik olduğu gerçeğini hiçbir zaman unutmamalıyız. Vatanını seven gerçek bir Müslüman olarak, yaşadığımız sürece bize emanet olan bu vatanı, bayrağı ve ezanı sonuna kadar en iyi şekilde bizden sonraki nesillere tertemiz olarak emanet etmemiz duasıyla...