Hava Durumu

Neden her rüzgarda savruluyoruz?

Yazının Giriş Tarihi: 30.09.2018 07:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.09.2018 07:41

Fazlaca dünyevileşiyoruz...

İçinde bulunduğumuz alemi sahipleniyor, önceki ve sonraki hayatı unutuyoruz.

Her şey yolunda ve rayında giderken dünyayı sahiplenmek daha kolay oluyor.

İşte imtihan da bu yüzden var.

Misafir olduğumuzu hatırlatmak için.

Sıkıntılar ben buradayım dediğinde, acizliğimizi hatırlıyoruz. Bak elimiz var ve çok güçlü olduğumuzu düşündüğümüz halde bu olaya dokunamıyoruz... Çözemiyoruz... Gözümüz var ama olacakları göremiyoruz... Aslında dünyayı, eşyayı, evladı sahiplendiğimiz gibi kendimizi de sahipleniyoruz. Elimizin, gözümüzün, kulağımızın da bizim isteğimiz ile hareket etmediğini, tüm bunların "Ol" diyen Rabbimizin idaresi ve komutuyla gerçekleştiğini biliyoruz.

Biz insanoğlunda öğrenmemek yok. Öğreniyoruz. Sorguluyor, araştırıyor, lakin tekrar etmediğimiz için unutuyoruz.

Bize verilen kulluk başta olmak üzere, anne-baba olmak, evlat olmak, doktor-mühendis-öğretmen-imam-avukat vs... olmak gibi görevlerimizi de dünyevileştiriyoruz.

Anne-baba olmanın sadece evladın karnını doyurmak değil, ruhunu da doyurmak olduğunu öğrendiğimizde...

İmam olmanın ölü yıkamak değil, diri yıkamak olduğunu kavradığımızda...

Öğretmen olmanın tebeşirle kara tahtaya dokunmaktan çok, bakışınla, duruşunla, yumuşak bir ses tonunla yüreklere dokunmanın önemini anladığımızda...

Avukat, hakim, başkan, yönetici olduğumuzda, Hz. Ömer'in adaleti ile adil hareket ettiğimizde, ahreti hatırlamış olacağız.

Her namazda selam vermeden önce okuduğumuz Rabbena duasında söylediğimiz gibi "Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver" sözü ile dünyaya ve ahirete olan sorumluluklarımızı dengeleyeceğiz.

Bu sözü bir terazi yapıp, dünyaya ve ahrete olan sorumluluklarımızı, tartıda hile yapmadan yerine getireceğiz.

Üzerimize sorumluluk olarak aldığımız her görevi en iyi şekilde yerine getirdiğimizde dünya bizi aldatmayacak. İçine çekip kaybetmeyecek. İmanımızı ibadetlerle kuvvetlendirip, güzel huylarla kök saldığımızda dünya denilen toprağa, en ufak rüzgar darbesinde yıkılmayacağız.

 (Fatır Suresi 35.ayet mealinde "Neden böylesine savruluyorsunuz?" diyor ya Allah'ü Teala. Acaba köklerimizin sağlam olmadığından mı?

Rabbim cümlemize hem fertler, hem de İslâm ümmeti olarak dünyaya fazlaca tamah edip aldanmadan, din ve değerlerine sahip çıkacak bir şuurla yeryüzünde denge ile dolaşmayı ve ahirete ayağı kaymadan geçecek sağlam köprüler inşa ederek ulaşmayı nasip eylesin! Amin.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.