Hava Durumu

Eğer bize adaleti sorarlarsa...

Yazının Giriş Tarihi: 26.01.2020 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.01.2020 07:30

Bir kıssayı mesel de geçer ki;

Hz. Ömer'in (r.a.) halifelik döneminde bir gece makamında çalışırken içeri sahabe arkadaşlarından biri gelir. Selam verir. Ve bekler. Hz. Ömer ne selamı alır ne de ilgilenir, çalışmaya devam eder... Ne zaman ki işini bitirir, masada yanan mumu üfler, bir diğer mumu yakar ve sahabenin selamını alır, konuşmaya başlar. Sahabe sorar "Neden selamımı almakta bu kadar geciktin ve neden bir mumu söndürüp, diğerini yaktın Ya Ömer?"

Hz. Ömer (r.a.) cevap verir;

Sen içeriye geldiğinde devletin işi ile meşguldüm. Yanan mum da devletin hazinesinden alınmıştı. O yanarken kendi özel işlerimle meşgul olsaydım, Allah indinde mes'ul olurdum. Seninle devlet meselesi de konuşmayacağımız için onu söndürüp kendi cebimden aldığım mumu yaktıktan sonra seninle konuşmaya başladım, cevabını verdi.

Sahabenin gözleri yaşardı...

Ellerini semaya kaldırdı ve;

Ya Rabbi, dedi... Sen Hz. Ömer'i(r.a.)bizim başımızdan eksik etme!

Kıssayı ilk dinlediğimde tüylerim ürperdi. Bu incelik, bu hassasiyet, bu adalet duygusunun zerresini taşıyabiliyor muyuz diye düşünmeden edemiyor insan.

Hatta...

Bazen, öyle anlara şahit oluyorsunuz ki,

Eğer bize Müslüman ülkelerdeki adaleti sorarlarsa, gerçekten şairin dediği gibi;

"Hz. Ömer şehit oldu." mu diyeceğiz?

Biz adaleti artık sadece koskoca bir binanın üzerinde yazan "Adalet Sarayı" yazısında mı arayıp bulacağız. Halimiz, durumumuz içler acısı...

Kameraların takip etmediği alanlara uğramayacak mı acaba adalet.

Hastanede sıra bekliyorken geldi aklıma Hz. Ömer. Önüme randevusu olmadan geçen 3-5 kişi hatırlattı halifenin "Benim oğlum da olsa eşit davranın" sözünü. Hastane çalışanlarının annesi-babası-kardeşi-komşusu önüne gelen randevusuz giriyordu içeri... Sen istediğin kadar bekle. Devletin malında milleti azarlayıp, sanki bedava çalışıyormuş gibi halinden şikayet etmeler hatırlatıyor bize adaleti. Pazarda poşetin içine koyduğu çürük domatesi görünmesin diye ağzını bağlayan pazarcı da görseydi keşke Hz. Ömer'in hak konusuna ne kadar riayet ettiğini...

Kontrol etmeden bir tanıdığını görünce imzayı atıp yetkiyi veren memur da görseydi...

Evine ekmek götüren çalışanını mağdur edip, ücretini ödemeyen işveren de keşke hak kelimesinin anlamını Hz. Ömer'de görüp şahit olabilseydi...

Evlatları arasında adaletsizlik yapan anne-babaya nasıl anlatalım peki hakkı ve adaleti?

Hz. Ömer'le birlikte yok oldu mu diyelim...

Bize Adaleti sorarlarsa biz Müslümanız elhamdülillah ama sorumluluklarını yerine getirecek kudreti ve kuvveti de bize nasip et Rabbim duasıyla...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.