Hava Durumu

Dünya; senden sadece geçiyoruz...

Yazının Giriş Tarihi: 08.07.2018 07:24
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.07.2018 07:24

 Dünya bir nefeslik  alış-veriş dükkanı iken, elimizde bulunan dünyevi ihtiyaç listelerimiz oldukça kabarık...

Ahiretin ebedi kalacağımız mekan olduğunu bildiğimiz halde ne liste var önümüzde ne de tastamam bir hazırlık...

Öyleyse insan uykulu  bir dünyada gözleri kapalı uyanık.

Her istediğini elde etme yolunda elinden gelen gayreti gösterir de, olmadığında inancına gölge mi düşürür?

İsyanı mı seçer? Yoksa kul olarak imtihanım bu der sabrı mı seçer? Mü'minin dünyada her istediği olmaz!

Hz.Ali'nin sözünü hatırlamalı, "Ben Allah'ı bana her istediğimi vermemesinden tanıdım."

Derin bir söz...

İnce bir çizgi...

Öyleyse insan her istediğini elde edeceğini mi sanır?

Genişlik anlarımızda şükrü seçebiliyorsak,  darlık anlarımızda duaya sarıldığımız kadar huzur bize yakın...

Yoksa mutluluk Allah'ı anmaktan alıkoyuyorsa bizi, yitirmeye hazır olmalı elimizdeki nimeti...

Hz.Peygamber döneminde, mescide en önce gelen, ibadet ve taatte en ön saflarda yer alan "mescid kuşu" diye anılan sahabe Salebe'yi hatırlayalım...

Yoksulluk ona zor geldiğinde, Allah'ın dünya nimetini artırması için  Rasulullahtan dua istemişti. Rasulullah bir kaç kez bu duadan onu vazgeçirse de bu kez "Ne olur bana dua et, zengin olduğumda ihtiyaç sahiplerine yardım edeceğim" diyerek duada ısrar ettiğinde Hz.Peygamber onun için dua etmişti. Salebe'yi dünya nimetleri önce Allah'ı anmaktan, ibadet ve taatten alıkoymuştu. Mescidi, namazı, ibadeti terketmisti. Sonra kendisinden zekat talebeden memurlara "bu düpedüz haraç kesmektir" diyerek isyanı ve şirki seçmişti. Mescid kuşu diye anılırken münafıklar zümresine girip ahirete  gitmişti.

 İbret alalım diye bize de ulaştı bu sahabe kıssası...

Dünyevi isteklerimiz bizi müslüman olmaktan ve müslüman ölmekten alıkoyuyorsa, yanlış yoldayız...

İmtihandır ahiret yolunda bizi kul olarak inşa eden...

İkaz imtihanımızda gizli..

Yeniden uyandığımızda nasıl bilmiyorduk Allah'ım deriz?

Mal, mevki, makam, evlat, eşin bize tapalım diye değil, şükredelim diye, imtihan olsun diye verildiğinin bilincinde değil miyiz?

 Malı hak yolda harcama niyeti ile istemediysek, evladın üzerine güzel etiketler yerleştirmediysek, eşi emanet nazarında gözetmediysek, makamı hizmetin dışında nefsimizi hoş etmek için  seçtiysek, geçici dünyada kalıcı izler bırakmak mümkün değil...

Rabbim, hayatımızın her alanına müdavim ol. İsteklerimizi sen belirle.Sınırlarımızı sen çiz. Rotamızı sen belirle. Bizi bize ve bizi nefsimize bırakma.

Amin...

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.