Hava Durumu

Siyah incirde ritüel: "Bugün bolluk, yarın yokluk!"

Yazının Giriş Tarihi: 28.08.2021 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 28.08.2021 06:30

Bursa'nın 36 köyünde yetişen ve 'Bursa Siyahı' diye isimlendirilen incirde hasat dönemi geçtiğimiz hafta başladı.

Çoğunlukla 'zeytin coğrafyasında' yetişen bu ürün, son yıllarda Avrupa'ya yapılan ihracat sayesinde, darda olan zeytin üreticilerinin adeta imdadına yetişti.

Bizim insanımızın reklam kabiliyeti vardır... Kendi malını allayıp-pullamak bizde ata sporudur.

İşte bu kabiliyetini kullanan insanımız, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in 2008 yılında ağzına attığı iki parça incirden ciddi bir propaganda malzemesi çıkardı.

Siyah incirle ilgili yapılan haberlerde, Buckingham Sarayı'nda kurulan her sofrada siyah incirin eksik olmadığı duyurulunca, Avrupalı da incirimizin tanesine 1 Euro'yu sakınmadı.

Ne de olsa internet çağında yaşıyoruz. Çıkan her haber dünyanın diğer ucundan da okunabiliyor değil mi...

***

Her yıl Ağustos ayının ortalarında başlayıp ekim ayına kadar devam eden hasat dönemi, bu yıl verimin düşük olması nedeniyle eylülde sonlanacak gibi duruyor.

Ürünün azlığı fiyatlara da yansırken, ihracatçı firmalar tarafından kilosu 25 TL civarında alınan incirler, şimdilik üreticinin de yüzünü güldürüyor.

Şimdilik diyorum çünkü;

Yine her yıl olduğu gibi, bu alım döneminde de ihracatçı firmaların fiyat politikaları ilerleyen günlerde üreticiyi isyan noktasına getirecek.

Şöyle ki...

Her yıl incir müstahsilinin talep ettiği sabit fiyat uygulaması bu yıl da gerçekleşmedi.

Bugün 15 olan kilogram alım fiyatı yarın 20 öbür gün 5 lira olabiliyor...

***

Çoğunluğu farklı illerden gelen 40 civarında ihracatçı firma, hasat döneminde Bursa'da üs kuruyor.

İddiaya göre de, firmaların büyük çoğunluğu alım öncesi toplanarak kendileri için 'kârlı' bir fiyat politikası belirliyor.

İlk günlerde zirve yapan alım fiyatlarıyla çiftçinin ağzına bal çalan firmalar, daha sonraki haftalarda ise ürünleri maliyetinin altında topluyor.

Anlayacağınız, bir kaç hafta sonra yine bu değerli ürünün yollara döküldüğü 'incir üreticisinin isyanı' haberlerini göreceğiz.

***

Aslında...

Siyah incir gibi katma değeri yüksek bir ürünün düştüğü bu durumu, tarım politikamızda nelerin yanlış gittiğini bizlere gösteriyor.

Anlık atılan adımlar ve geleceğe dair yapılmayan planlar, çiftçinin belini büküyor.

Ürünü para yapmayan üretici de köydeki evini kapatıp, yönünü şehre döndürüyor.

Artık...

Geleceğe dair sağlam temellere dayalı bir tarım politikamız olmalı.

Aksi durumda ise;

Üretim olmuyor, ürün fiyatları artıyor, köyler boş kalırken şehirler ise dolup taşıyor, insanlar her yerde mutsuz oluyor...

GÖZLER HİDAMET ASA'YI ARADI

Siyah incirin yetiştiği bölgelerin çoğunun ana geçim kaynağının zeytin üretimi olduğunu belirtmiştim.

Bu yıl Ocak ayında soğuk geçen havalar özellikle Mudanya'da bazı zeytin ağaçlarının yanmasına neden oldu.

Yanan ağaçlardan 3 ile 5 yıl arasında ürün alamayacak olan üreticiyi önümüzdeki dönemde zorlu günler bekliyor.

Üretici, kanun el verse zeytin ağaçlarını söküp incir, üzüm gibi farklı ürünlere yönelmek için can atar duruma geldi.

Hal böyle olunca da;

Zeytin ağaçlarındaki son durumu ve zeytincinin içler acısı halini sahada keşfetmek için yetkililer geçtiğimiz kış aylarında saha çalışmalarında bulundu.

Tarım ilçe müdürleri ve uzmanlar tarlalarda keşifler yaparken, bölgemizdeki zeytin üreticilerinin çatı kuruluşu olan Marmarabirlik'ten sadece Birliğin Mudanya Başkanı Ali Yıldız'ı sahada gördük.

Oysa ki...

Zeytin üreticisinin, kendisini bekleyen zor günlerde gerekli destek ve hibeleri alması adına ciddi bir güç birliği yapılması gerekiyor.

Zeytinliklerde gözler Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa'yı aradı doğrusu.

Ancak,

Asa'nın bu zorlu süreçte zeytin müstahsiline yönelik nasıl hazırlıklar içinde olduğunu da bilmiyoruz.

Çünkü...

Konuyla ilgili bir açıklamasına rastlamadık.

Birliğin başında 3'üncü dönemini geçiren Asa'nın bu zamana kadar güzel işlerine şahit olduk.

Ancak böylesine büyük bir afette bizzat kendisinin kahvede-tarlada üreticiye kulak vermesini beklerdik. 

Aman Başkan... Bürokrasi gömleğinin düğmelerini yakaya kadar ilikleme!

Ne senin geldiğin yerdekiler, ne de sorumlu olduğun bölgelerde yaşayanlar böyle yapmaz çünkü.

İlla üstte bir iki düğme açık bırakır ki daha rahat çalışabilsin.

Benden hatırlatması!..

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.