Hava Durumu

 "Bursa siyaseti lobilerden kurtarılmalı"

Yazının Giriş Tarihi: 13.02.2019 07:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.02.2019 07:02

   Bursa'da son birkaç dönemdir tüm kesimlerden çok ciddi eleştirilere hedef olan siyasetteki hemşeri lobiciliğinin kontrol edilmezse ne boyutlara geldiğini dün bir kez daha anladım.

            Kısa adı BiLDEF olan Bursa İl Dernekleri Federasyonu'nun dünkü basın toplantısının daha etkin bir katılımla, daha üst düzey olacağını bekliyordum. Öyle de oldu... Yerel basınımızın önde gelen duayenlerini bir arada görme fırsatım oldu.  Katılım sayısal olarak beklediğimden de fazlaydı, ancak katılmayan meslektaşlarımın bu boyutlu bir sivil toplum örgütüne ilgilerinin daha fazla olması gerekir kanaatindeyim.

            Sivil toplum örgütlerinin, demokratik oluşumlar arasında fazlasıyla değer görmeleri gereğine inananlardanım. Şovenizmi reddeden, demokratik kurum ve kuruluşların temel taşları olarak görürüm. Toplumda, özellikle siyaset ve şehir hayatının toplumsal etkinliğinin bilinçli birliktelik unsurlarıdır. Önemsenmeliler ve bilinçlendirilmelidirler. Hemşericilik, şehir hayatının renk unsurları olmalı ve örgütsel bilincin toplum kalkınmasına değer katacağı olgu olmalıdır. Nitekim de, son yıllarda bu konuda ciddi çalışmalar yapılmaktadır.

Kontrollü ve hukukun korunduğu, doğulan yerin kültürüyle, yaşanılan yerin kültürel birlikteliğinin tolum barışı üzerine etkilerinin yaşatıldığı bu tür sivil tolum örgütleri, demokratik yaşamımızın vazgeçilmezleri olarak yaşantımızın olmazsa olmazlarındandırlar.

BilDEF'in dün basın toplantısı düzenleyeceğini duyururken açıkçası, beklentim toplumsal, ama yine de siyasi içerikli mesajlar bekliyordum.

BİLDEF Başkanı Mustafa DURSUN, kısa bir bildiri okuduktan sonra; "STK olarak Bursa siyasetini elinde bulunduran hemşeri lobilerinin" etkileri nedeniyle kendilerinin yok sayılmasının üzerinde durdu.

 "HEMŞERİ LOBİCİLİĞİ, SİYASİ LOBİCİLİĞE DÖNÜŞMÜŞ...

BURSA SİYASETİ ZARARDADIR"

Başkan Mustafa Dursun'un 34 hemşeri derneğini temsilen "Bursa siyasetinde kendilerine herhangi bir konuda görüş ve düşünce sorulmamasının kaynağında hemşericilik lobisinin yattığını, oysa ciddi bir sayıda kitleyi temsil etmeleri nedeniyle kendilerinin de dinlenmesi ve danışılması gereği" üzerinde durması çok dikkat çekiciydi.  "Siyasette kim kime neyi danışıyor bilmiyorum, şehrin sorunları hakkında ne düşündüğümüzü bize bugüne kadar kimse gelip sormadı, oysa bu kadar insanı temsil eden bizlerin şehir hayatıyla ilgili sözümüz vardır " siteminde bulunmakla çok haklıdır.

"TAHTAKALE'DEN ÇIKMAK İSTEMİYORUZ"

34 hemşeri derneği, sayısal olarak ne anlama gelir? Kesin üye sayılarına ulaşamadı. Ancak, 12-13 bin üyeli Niğdeli varlığından bakarsak, ortalama onar, on beşer binden insanın temsil edildiği derneklerin toplam rakamı ciddi boyutlara ulaşır.

 Tahtakale'deki merkezden çıkmalarıyla ilgili bir soruya verdiği cevapta, "Federasyon olarak Tahtakale'deki merkez için 12 bin liralık kira bedelinin çok fazla olduğunu "  belirten Başkan; "bunca sayıda derneğiz, kendimize bir yer bulur kiralarız, ancak Tahtakale'de kira bedelinin daha makul seviyelere çekilmesin arzu ederiz" beklentisiyle orası olmuyorsa belediyeye yer konusunda da istek ve öneride bulunabileceklerini söyledi.

"Karadeniz ve Balkan Lobisi, Anadolu'yu yok sayıyor"

Kira verme konusunda bir sıkıntılarının olmadığını belirten, dörde dört bir alanın kendileri için yeterli olduğunu dile getirirken; "Karadeniz ve Balkan Lobisi nedeniyle" istek ve dileklerinin yok sayılmasının, "Anadolu insanın yok sayılması olarak değerlendirilmesi kabul edilemez " yorumu nasıl karşılık bulacaktır. Merak ediyorum.

Zira Anadolu'dan çok yoğun göç alan illerin başında geliyor Bursa. Bunun bir sorun olarak değil, kentin zenginliği olarak yaşamalıyız.

Çeşitliliğimizi Bursa'nın zenginliği olarak yaşatmalı ve yaşamalıyız.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.