Hava Durumu

Ya İstanbul Sözleşmesi; ya da İslam sözleşmesi!

Yazının Giriş Tarihi: 07.08.2020 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.08.2020 07:30

Bugünlerde hararetle gündemde olan 'İstanbul Sözleşmesi' üzerinde toz duman kopuyor. Her hususta olduğu gibi, bu hususta da yine muvaffık/muhalif diye kamuoyu ikiye bölünmüş. 

Evvelâ hemen şunu söyleyeyim ki, bir asırlık 'resimden- isimden' ibaret CUMHURİYET sisteminin yetiştirdiği ve eğittiği mahsül/neslin hazin hali. Tam fanatik bir futbol takımı taraftarı  gibi bomboş, sloganla öten cahil bir kitle. Cumhuriyetin semeresi, hasadı işte böyle bir tablodur, maalesef.

İkinci olarak, bize örnek olarak sunulan Batı Medeniyeti Değerlerinin ne derece Müslüman bir bünyeye faydalı olduğu hakkında bazı bilgileri verelim ki, İstanbul Sözleşmesi gerekli mi gereksiz mi sizler karar veriniz:

"Bazı haberlere göre Almanya'da yılda 50.000, ABD'de yaklaşık 250.000 tecavüz vakası kaydediliyor. İlginç olan, cinsi özgürlüğün bulunduğu ülkelerin aynı zamanda tecavüz sayısıyla ilgili listenin zirvesinde yer alan ülkeler olmaları. Bu suçların fiili sayısı muhtemelen çok daha büyük, çünkü tecavüze uğrayan kadınların bir çoğu, özellikle muhafazakâr çevrelerden gelenler bu hadiseyi ihbar etmiyorlar. Veriler, tecavüz sayısının, cinsi özgürlüğün bulunduğu ülkelerde muhafazakâr denilen ülkelerden yüz kat daha yaygın olduğunu göstermektedir." (Ö.K. İzzetbegoviç. S:148)

Şimdi bize ısrarla önerilen medeniyetten bir örnek daha sizlerden özür dileyerek sunmak istiyorum:

"Bir gurup araştırmacı tarafından OUN için hazırlanan, "Uluslararası İnsan Hakları Federasyonuna" ait bir rapora göre, Brezilya'da hayatlarını fuhuştan kazanan 7 milyon civarında küçük kız (8-12 yaş arası) var. Dorado (MotoGroso) bölgesinde 1200'den fazla genelev bulunuyor. Polis, yakınlarda, 10 yaşın altındaki küçük kızların çalıştırılması sebebiyle bunların 400'ünü kapatmış. Recife şehrinde (nüfusu 2 milyon civarında) 90.000'den fazla fahişe bulunduğu tahmin ediliyor (resmi rakamlara göre. Gerçek sayının ise daha büyük olduğuna inanılıyor). Brezilya Sağlık Bakanlığı'nın raporuna  göre,yaklaşık 6 milyon Brezilyalı cinsi ilişkiyle geçen hastalıklara yakalanmış durumda.  Bu hastalık şimdilik geometrik bir şekilde katlanarak yayılıyor.

Film yönetmeni GlauberRoca şöyle diyor:

EFENDİLERİ TECAVÜZ EDİYOR!

"Fakir ailelerin kızları çabucak fuhuş dünyasına giriyorlar. Ebeveynleri onları satıyor, efendileri (parayı veren sahipleri)onlara tecavüz ediyor ve pezevenkler de para yığmak için onları çalıştırıyor. Ardından da bu kızlar verem, açlık, bıçaklama, vurulma ve zührevi hastalıklar sebebiyle genç yaşta ölüyorlar. Henüz 11-12 yaşlarındayken ilk çocuklarını doğuruyor ve bunları kilise ya da yetimhanelerin kapısına, caddelere ya da çöplüklere bırakıp gidiyorlar. Bir kısmı ise çocuklarını öldürüyor ve halkın adetlerine göre cenazede dağıtılan küçük bozuk paralardan biraz toplayabilmek için, onların talihsiz bir kaza neticesinde öldüklerini ileri sürüyorlar. ((Ö.K. İzzetbegoviç. S:151)

Gelenekler, medeniyetin menfi etkisini tashih eder. Onların muhafaza edilmelerinin ve onlara değer verilmesinin zorunlu oluşu bundandır.  Meselâ, Japonya'da suç oranı aralıksız 40 yıl boyunca sabit kalmıştır. Ve aynı tarihlerde Japonya'da ABD'den 270 kat daha az suç vakası var. (Novosti 8, 1987)

KARAR SİZİN; ya manevi/etik, inanç değerlerimiz ve kültürümüz; ya da yukarıdaki örnekte olduğu gibi kokuşmuş, dibe vurmuş Batı değerleri. Bir başka ifadeyle; ya İstanbul Sözleşmesi; ya da İslam Sözleşmesi. Seçim size ait beyler, bilhassa çoluk çocuk aile sahipleri, kararı siz verin.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.