Hava Durumu

Rota, İttihad-ı İslam'dır!

Yazının Giriş Tarihi: 02.05.2016 09:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.05.2016 09:00

Mevlana hazretleri (1193) sayılı beytinde şöyle diyor:

"Çün Kaza ayed, ne- bini, gayr-i post,

Düşmanenrabaz ne-şinasi, zi-dost."

"Kaza-i İlahi zuhur edince artık basiret kapanır, posttan başka bir şey göremez, dostu düşmandan ayırt edemez olursun" diyerek, Kaderin keskinliğini, mutlaklığını nazara verir. Artık söz Kaderindir. İnsanın yapabileceği, karşı koyabileceği, engelleyebileceği hiçbir gücü, kudreti kalmamıştır. Cenab-ı Hakk'ın iradesinin önüne beşeri olarak hiçbir şey artık geçemez. Ve iş o'nun belirlediği gibi olur. O iş zerre miskal ne bir dakika ileri ve ne de bir dakika geri gider. Aynen koskocaman güneşin yolunda muntazaman ilerlemesi gibi, Allah'ın takdir ettiği gaye de hiç şaşmadan ve yolundan inhiraf etmeden adım adım, milim milim hedefe doğru işler gider.

Şu anda koca Türkiye'nin de kendisine kaderden biçilen hedefe, gayeye ve zirveye doğru adım adım gitmekte olduğu gibi.

İSLAM GÜNEŞİ DOĞUYOR!

Tüm yollar Roma'ya çıkar, atasözü, sanki bizim için söylenmiş, bizi tarif ediyor. Allah'ın adetullah kanunları pek keskin, pek mutlaktır. Kıştan sonra bahar, yazdan sonra gece ne kadar mukadder ise; Türkiye'nin de kıştan çıkıp bir İslam baharına doğru gittiği; karanlık bir zulmetten çıkıp, nurlu bir istikbale gittiği de o kadar kesin ve o kadar aşikârdır.

Bu kutlu gidişi ve yükselişi içten ve dıştan bütün "şer odakları" engellemeye çalıştıklarını söylemeye bilmem gerek var mı? Dünyanın en ücra köşesinde ikamet eden insaf sahibi kişilere de sorsanız; size Türkiye'nin önünü kesmek için başta ABD olmak üzere, bütün Avrupa ve Hıristiyanlarla birlikte Yahudi Siyonistlerin gizli bir şer ittifakını kurduklarını, buna Rusya'nın da dahil olduğunu, ülkenin içindeki fesat şebekelerini dev besleyip içten saldırdıklarını, her türlü mel'anet ve hıyanet tuzaklarını Ülkenin başına bocaladıklarını, ancak tüm bunlara rağmen bu ülkenin adım adım hedefe doğru emin bir şekilde gittiğini, söylüyorlar ve biz de görüyoruz.

Gerek ekonomik olarak büyümenin, gerekse de Müslüman halk olarak dayanışmanın, Afrika ve Asya'daki unutulmuş kardeşleriyle bütünleşmenin, onlara şefkat ve kardeşlik eli ile yeniden kucaklaşmanın ve buluşmanın fiili durumunu yaşıyoruz. Yeniden Osmanlı sevgisini ve bayrağını gönüllerinde bütün mağdur ve mazlum dünya görmeye başladı.

Sorarım sizlere;Bunlar acaba ilmek ilmek bir nakşın alametleri değil mi? büyük bir yapının parçaları değil mi? bu cüzler ve parçalar, bize ileride büyük bir oluşumdan haber vermiyorlar mı?

Evet, İslam'ın gür sesi yakında afak-ı âlemde yankılanacaktır. Bütün dünya önüne de geçse "İttihad-ı İslam" konjonktürel olarak doğuyor.

Tıpkı güneşin doğuşu gibi. 

 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.