Müşriklerin ambargosu ve yükselen Türkiye!

ABD'nin Türkiye'ye uyguladığı yaptırım kararını "Kur'an'ın bakış açısına göre", değerlendirelim.

Evvela, basında çıkan şu habere bakalım:

"Son dakika... ABD, CAATSA kapsamında Türkiye'ye sınırlı bir şekilde yaptırım uygulama kararı aldı. Yaptırımın detaylarını bilen ABD'li bir yetkili Financial Times'a açıklama yaptı ve "Yaptırımlar ABD ve Türkiye ordusunun ilişkisine zarar vermemek için incelikle tasarlandı."

Bu karar hakkında Erdoğan, ABD'nin yaptırım kararlarıyla ilgili, "Asıl amaç ülkemizin savunma sanayisinde başlattığı atılımların önünü keserek bizi bağımlı hale getirmektir." dedi.

Türkiye kurulduğu yıldan itibaren, ilk defa bağımsız bir siyaset takip ediyor. Yularını ABD ve AB'nin elinden kurtarıyor ve gerek ülkesinde ve gerekse etrafındaki bölgelerde, kara ve deniz alanlarında haklarını korkmadan, çekinmeden ve herşeyi (Savaş dahil) göze alarak savunuyor ki, Katar'daki,  Akdeniz'deki, Suriye'deki, Libya'daki, Azerbaycan'dakitakip ettiği politika emperyalist ülkeleri fazlasıyla rahatsız ediyor. Özellikle Amerika'nın kuduz gibi saldırganlığının altında yatan neden budur; dünün uysal kedisinin bugün aslan gibi davranmasını hazmedemiyorlar.

CUMHURİYET TARİHİNDE BU BİR İLK. Tabii ki efendileri (!) de kızdırıyor, kudurtuyor. Son yıllarda, başta ABD olmak üzere Fransa, Yunanistan, Almanya olmak üzere irili ufaklı Hristiyan ülkelerin ve bunların maşaları olan münafık (Yönetim kadrosu) bazı Müslüman ülkelerin (Mısır, BAE...vb) Türkiye aleyhinde harekete geçmelerinin temel nedeni de budur. Yani Türkiye nihayet Osmanlılığını hatırladı ve İslam'ıhimaye görevini yeniden üstlendi dersek, yanlış söylemiş olmayız.

Kader bize tekrar ecdadımızın asırlarca yüklendiği  "i'la-yıkelimetullah" görevini tekrar tevdi etti. Siz bu mücadelenin seyrini inşallah hayranlıkla izleyeceksiniz. Ölümüne yola çıkanların karşısında dünyanın hiçbir beşeri gücü duramayacaktır. Zaten bunu da çok iyi bilen düşman bizi ekonomik yaptırımlarla durdurmaya çalışıyorlar. Geçmişte de Hz. Muhammed'e (asm) ve bir avuç Müslümanlara müşriklerin benzer karar aldıklarını da unutmayalım.

Bu yaptırımlar bize cüzi zararlar, sıkıntılar belki verecek lakin sonuçta ülkemizi maddi/manevi kalkındıracağından, ekonomik, siyasi ve askeri olarak daha da güçlü kılacağından (Erdoğan da bu noktaya dikkat çekti)  hiç şüpheniz olmasın. Bakınız Batı'nın kuyruğuna takılan bu ülke bir topluiğne bile üretemezken; bugün (son 10-15 yılda) bilhassa askeri sanayide artık dünyanın birçok ülkesine, her türlü askeri silahlarısatar hale geldi. Tüm Müslümanlar Türkiye'yi gururla, hayranlıkla izliyorlar. Yakında bunu diğer sanayi alanlarında da göreceksiniz, eminim.

Şimdi bu yaptırımlara bir de şu Kur'an perspektifinden bakmanızı ve kendi iç dünyanızda yorumlamanızı diliyorum:

"Size zor geldiği halde savaş üzerinize farz kılındı. Hakkınızda hayırlı olduğu halde bir şeyden hoşlanmamış olabilirsiniz. Sizin için kötü olduğu halde bir şeyden hoşlanmış da olabilirsiniz. Yalnız Allah bilir, siz ise bilemezsiniz." (Bakara 216)

Ne diyordu asrın müfessiri Nursî: "Meselâ, atmaca kuşu serçelere tasliti, zahiren rahmete uygun gelmez. Hâlbuki serçe kuşunun istidadı, o taslitle inkişafeder. Meselâ, "kar"ı pek soğuk ve tatsız telâkki ederler. Hâlbuki o bârid, tatsız perdesi altında o kadar hararetli gayeler ve öyle şeker gibi tatlı neticeler vardır ki, tarif edilmez."