Hava Durumu

Kamikaze (2)

Yazının Giriş Tarihi: 03.10.2016 09:17
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.10.2016 09:17

Bir önceki makalemizde 40 yıllık "münafık ve müşrik" bir tuzağın Rabbimiz tarafından küçük bir esintiyi ülke çapında büyük bir Kasırgaya çevrilerek, bozduğundan bahsetmiştik. 

Şu apaçık, aşikâr ki, 40 yıllık takiyye ve münafıkane hareketleriyle, zaman zaman verdikleri İslam'ın temel akidesiyle bağdaşmayan hareketleriyle, bin dört yüz yıllık İslami terbiye ve ahlakı ifsad eden söz ve kelamlarıyla, tavır ve davranışlarıyla, haram helal demeden himmet adı diyerek topladıkları haraç ve gasp paralarıyla, namaz, tesettür, zekat, Kurban, Kelime-i şehadet gibi İslam'ın temel esaslarını bozan, sulandıran, ifsad eden fetvalarıyla bir "Sapık bir mezhep, sapkın bir akide"olduğu kesindir.

Bütün bu müthiş planlar bir şekilde hakikati bilmeyen, onların içyüzlerini bilmeyen, cumhuriyetten beri horlanan, hakir görülen, değerleri çiğnene saf Müslümanlar tarafından bilinmediğinden, sonuna kadar bunlara sahip çıkarak, bu sapık dava desteklenmiş ve hızla yayılmış bir ülkeyi kılcal damarlar gibi sarmıştı.

Ancak bütün bunları bilen, onlara imkanları bahşeden, onların olgunlaşıp büyümelerini sağlayan, onların gayelerinin İslam'ı yok etmek yahut ta  Protestanlaştırıp tahrif etmek olduğunu bilen Cenâb-ı Allah, onlara mühlet vermişti. Olgunlaşmasını sağlamıştı. Öyle bir konuma getirtmişti ki, artık kendilerinden emin bir vaziyete gelmişlerdi. Aşikâr olmanın zamanı ve zeminine ulaştıkları kanaatine varmışlardı.

Bu güven ve emniyet aynı zamanda perde arkasındaki Yahudi ve Hıristiyan ağabeylerinde de hasıl olmuştu. Ve nihayet hep birlikte bu zındıka kuvvetleri bir araya gelerek, artık harekete geçmenin ve İslama darbe vurmanın zamanı geldiğine dair bir karara vararak açıkça harekete geçtiler.

EY KULUM! SEN DE PLAN YAPARSIN, AMMA ALLAH DA...

Halbuki, onlar bu planları yaparken, Allah da bir plan hazırlamıştı. Onlar bilmeden Allah'ın planına düştüler. Tuzakları berhava oldu. Aziz iken zelil ve rüsvay oldu. Yeryüzündeki diğer Müslümanların da uyanmasına yol açtılar. Belki de yakın zamanda "İttihad-ı İslam'ın" oluşmasına da sebep olacaklar.

Aşağıdaki ayet-i kerimeler biz Müslümanlara nasıl bir ibretlik mesaj veriyor. Her hâlükârda, "eğer inanıyorsanız mutlaka üstün ve galip olacak olanlar sizlersiniz," diyerek Rabbimiz, umutsuzluğa kapılmamamızı söylüyor. Her olayın aynı zamanda ilahi bir kader altında cereyan ettiğini, şöyle ifade ediyor:

"İki topluluğun (ordunun) karşılaştığı günde başınıza gelen musibet Allah'ın izniyledir. Bu da mü'minleri ortaya çıkarması ve münafıklık yapanları belli etmesi içindi. Onlara (münafıklara), "Gelin, Allah yolunda savaşın veya savunmaya geçin" denildi de onlar, "Eğer savaşmayı bilseydik, arkanızdan gelirdik" dediler. Onlar o gün, imandan çok küfre yakın idiler. Ağızlarıyla kalplerinde olmayanı söylüyorlardı. Oysa Allah, içlerinde gizledikleri şeyi çok iyi bilmektedir. (âl-i imran/166-167)

"Allah, pisi temizden ayırıncaya kadar mü'minleri içinde bulunduğunuz şu durumda bırakacak değildir... (âl-i imran/179)

"Allah mü'minleri, sizin hâkim olduğunuz düzende yaşamaya terkedecek değildir.
Sonunda murdarı temizden, kâfiri, fâsıkı, münafığı mü'minden ayıracaktır..."

 

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.