Hava Durumu

Hükümet balyozu indirmek zorundadır!

Yazının Giriş Tarihi: 08.04.2022 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.04.2022 03:49

Bu mübarek “Ramazan Ayında”, TV ekranlarında çöplüklere dökülen kamyon kamyon sebze haberlerini görüyoruz. İnsan olarak söylenecek bir söz bulmakta zorlanıyorum; lakin ben yine de bir sorumlu merci vardır diyerek, bu ülkede bütün bir nesli eğitmekle görevli “Maarif vekâletine” dikkatlerimizi çekmek istiyorum. Çünkü bu milleti “terbiye ve ahlaklandırmakta” ana sorumlu “MEB”dir. Bunun ile ilgili yazdığım yazılarımın sayısını bilmiyorum, dilimizde tüy bitti; lakin bana mısın demiyor MEB. Bırakın zurnanın son deliği olan bizim vızıltılarımızı; bu ülkenin reisi ve şu bakanlığın ve cumhurun başı RTE, kaç defa dile getirmesine rağmen, bu serzenişler, şikâyetler MEB’de en ufak bir mâkes bulmadı. Halen uygulama aynı minval (batı kültürüne dayalı müfredat) üzere devam ediyor. Gerçekten MEB’deki bu umursamaz, sağır durumu çözemedim.  Şimdi sadede dönelim. Ramazan ayında fiyatlar aldı başını gidiyor. Bir milletin ahlaken bu dereke sükût etmesi hayra alamet değil.

Sanki açık yahut gizli bir el; halkın sabrının patlamasını ve milletin sokaklara çıkıp bas bas bağırmasını, kaos ve krizin hortlamasını, ısrarla enflasyonun tavan yapmasını istiyor. Sonra da TV ekranlarına çıkıp, hedef tahtasına “hükümeti” koyarak çarmıha gerilmesi için bas bas bağırıyor.

Dünyanın herhangi bir yerinde bir olay olunca etkisini ülke olarak biz çekiyoruz. Şu meşhur “kelebek etkisi” olayını hatırlayalım. Şunu kesin olarak söyleyeyim ki; Türkiye, “masonikzındıka komitesi” tarafından hedef tahtasına konulmuş ve ilgili şahıs ve komiteler para musluğunu kargaşanın ve hayat pahalılığının daha da artması için sonuna kadar açmışlar ve bir “küfr ü inadi”  ile adım adım stratejilerini uyguluyorlar. Bu hükümetin en büyük desteği olan “alt ve orta tabaka”, “cami cemaati” teravih namazlarından sonra neredeyse %90’ı hükümete öfke püskürüyor, vatandaş siyasi gel-gitler yaşıyor.  Darlık çeken, kıt kanaat geçinen bu kesime hak vermemek mümkün değil! Evvelâ; elbette ki yürütmenin direksiyonunda oturan Hükümet sorumludur.

Saniyen; kısa ve uzun vadede bunun çözümünü bulmalıdır. Macaristan’daki beş temel malın fiyatının sabitleştirilmesi gibi..

Salisen; bunun bilerek müsebbibi olan zümre (beyaz Türkler, masonik kesim) böyle yumuşak sözlerden, demokratik nutuklardan, hak hukuktan kesinlikle anlamazlar; bunlara anladığı dilden cevap verilmelidir.

Dördüncüsü; bu karıştırıcı el ve hain çevreler kıskacı ’23 Seçimlere’ kadar daha da sıkacaklar ve bunun mutlaka bir tedbiri (hukuk içinde) alınmalıdır.

Beşincisi; ceza caydırıcı olmalıdır. Bu kesimlere “ibret-i âlem” olacak şekilde en sert cezalar verilmeli ve bu cezalar milletin öfkesini söndürecek nitelikte olmalıdır.

Altıncısı; Rusya’da bay Putin, ihtikar yapan, malı depolayarak pahalı satan belli başlı oligarkları toplayarak çok sert ifadeler kullandı ve ellerindeki bütün mal varlığına el koyacağını söyleyerek göz dağı verdi; bizim de aynı sertlikte balyozu indirmemiz lazım. Bu noktada içerde-dışarda yükselen itirazlara kulak vermemek durumundayız. Zira karşınızdaki “fesat şebekesi” sizin bu yumuşak tavrınızdan cesaret alıyorlar. Bunların anladığı dilden konuşmak ve hatta balyozu indirmek zorundasınız. Bu hususta elbette söylenecek çok şey, atılacak çok adım, istimal edilecek çok tedbirler vardır. Ben sözü uzatmadan şu meşhur vecizeyi hükümete hatırlatmak istiyorum:“Aç düşmana karşı tahabbüb (yumuşak davranmak)  iştihasını daha da açar; döner dişinin, tırnağının kirasını da ister.”

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.