Hava Durumu

Bursa Şehir Hastanesi, sofestailer ve inkarcı muhalefet!

Yazının Giriş Tarihi: 08.05.2020 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.05.2020 06:30

Malumunuz Sofestailer; "müsbet veya menfi hiçbir hükme varmayan, daima şüphe içinde kalmayı esas alan felsefi bir doktrinin (septizm) mensubu olan kişilerdir."

Bugünlerde Hükümetin dünyanın dört bir tarafına dağıttığı ve ülke içinde ise kendi vatandaşlarına ücretsiz verdiği ve hastalıklı kişileri de ücretsiz tedavi ettiği, yurt dışından gelenleri ise; yıldızlı bir otel refahında 14 günlük gözlem altında tatil refahında barındırdığı...vb.güzel hizmetleri hala kabul etmeyen, şüpheci tavır ve davranışlarda bulunan bir kısım müzmin münkircilerin varlığı, bana bu "septik" inancı derhatırettirdi:

HIZIR BEY'İN OĞLU SİNAN PAŞA!

"İstanbul'un fethinden sonra ilk kadı olan Hızır Bey'in oğlu Sinan paşa, gençliğinde Sofestaiyye Mezhebine girmiş.

Sofestailerher şeyden şüphe, hatta şüphelerinden de şüphe ederlermiş. Sinan Paşa, bir gün babasıyla yemek yerken HızırBey: "Sinan; budalalıkta o dereceye vardın ki şu tabağın bakır olduğundan şüphe edeceksin!" demiş. Sinan Paşa da: "Evet, biz onu bakır görüyoruz amma başka bir şey olmak ihtimali de vardır," deyince Hızır Bey sahanı kaldırıp oğlunun kafasına vurmuş. Canı acıyan Sinan Paşa ay! Deyince, babası: "Nasıl sahanın bakır olduğunu anladın mı? diye sormuş.  Sinan Paşa sonra Şeyh Vefa'ya derviş olmuş. Onun irşadiyle o saçma fikirlerden kurtulmuş."

BURSA ŞEHİR HASTANESİNE BİR TEŞEKKÜR MEKTUBU!

Sağlık alanında ülkemiz, tüm dünyaya parmak ısırttı. ABD, AB ve diğer ülkeler, insana hizmet hususunda, sınıfta kaldılar. Bencillik ve egoizm üzerine kurulmuş Batı medeniyeti çatır çatır döküldü. Yıllardan beri bunları kutsamakla beslenmiş, jakoben, kamalist zümreler ise büyük bir şok yaşadılar. Bundan dolayı da ülkemizin ortaya koyduğu harika hizmetleri inkâr yoluna sapıyorlar. Koro eşliğinde yazılı ve sosyal medyada ağızlarından salyalar akıtarak saldırıyorlar. "Fakat güneş balçıkla sıvanır mı? Ağzı hastalıklı olan, şerbete bile acı der."

Bursa Şehir Hastanesi personeli nezdinde ülkemizin diğer tüm sağlık çalışanlarına sesleniyorum:

Milletine hizmeti için kendini feda-i can eden, siz sağlık çalışanlarını gönülden alkışlıyorum. Bu ülkenin bekası için cansiperane hizmet veren ve bu uğurda canlarını çekinmeden feda eden askerlerimiz ve güvenlik güçlerimizin verdiği aynı fedakârlığı, sizler de sağlık alanında veriyorsunuz. Varsın bu nankörler, bu veled-i zinalar sizi inkâr edip dursunlar. Muhakkak ki, Türk milleti sizi alkışladığı gibi, dünya ülkeleri de gıptayla sizleri izliyorlar. Sizler bir milletin gönlüne ve dualarına girdiniz. Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.

EMEKLİ ÖĞRETMEN FARUK BOZKURT'UN MEKTUBU !

Bakınız, birkaç gün önce önce, Şehir Hastanesi'nde koronadan iyileşip aramıza dönen, Faruk Hocamızın bana gönderdiği mektubu yayımlıyorum. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi iletirken, umarım ilk ağızdan ifade edilen bu taktir, minnet ve şükran dolu mektuba, günümüzün bu, SOFESTAİ MEZHEPLİ MÜZMİN MUHALİFLERİ, inanmış olurlar. Aksi halde bu kişilerin, yapılan devrim niteliğindeki bu hizmetleri kabul etmeleri için, hastaneye bizatihi yatmalarındanbaşkaca bir çözüm şekli göremiyorum. Binaenaleyh bu bir hastalıktır, bunun da tedavisi zaruret halini almıştır. Koronadan sonra, bu "hastalıklı zihniyeti" tedavi etmek için de acilen devletimiz;milli, yerli, kendi kültürü ve tarihi üzerine ikame edilmiş "bir eğitim seferberliği" başlatmalıdır.

Bu ülke bu TAKOZ KOYUCU, ARKAİK zihniyeti daha ne kadar taşıyacaktır.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.