Hava Durumu

Kişiliğin atomik yapısı

Yazının Giriş Tarihi: 29.03.2022 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 28.03.2022 04:42

Eğer psikoloji dediysek ve insan üzerine konuşacaksak ilk aşamada insanın kişiliğini oluşturan etkenler üzerinde durmamız gerekir.

Kişiliği ağaç metaforuyla anlatırız biz. Bence en anlaşılır anlatma biçimidir. Bilirsiniz ya bir ağaç için öncelikle bir tohuma ihtiyaç vardır. Tohumu toprağa ekersiniz. Bu tohum güneşle toprakla suyla büyür büyür büyür ağacın gövdesi, dalları ve dallarında meyveler ortaya çıkar. Her ağacın meyvesi de farklı lezzettedir. Hatta iki ağaçta da aynı tür meyve olsa bile birinin meyvelerinin diğerinden daha lezzetli daha iri daha gösterişli olduğunu görmüşsünüzdür. Çünkü o ağaç ihtiyaç duyduğu havaya güneşe suya toprağa ulaşabilmiştir. Suya, toprağa, havaya,  güneşe ulaşamayan ya da ihtiyacı oranda ulaşamayan ağacın meyveleriyse daha kalitesizdir veya meyve vermemiştir. Fakat ortamı o ağacın ihtiyacı oranında düzenleyebilirsek ağaç yine tohumunda saklı olan o meyveyi Allah’ın izniyle verecektir.

Şimdi bu metaforu ayrıntılı inceleyelim. Ağacın tamamına kişilik deriz. Tohumaysa doğuştan getirdiğimiz özelliklerimiz,  meyilli olduğumuz düşünce kalıplarımız yani mizacımız diyebiliriz. Ağacın büyümesine katkı sunan bütün etkenleri  “çevresel faktörler” olarak adlandırırız. Güneş hava su toprak dışında ağacı etkileyen başka faktörler de vardır tabii ki. Mesela ağacın böceklenme ihtimaline karşı ilaçlanması da çevresel bir faktördür. Aynı şekilde kişinin anne babası öğretmeni arkadaşları akrabaları yaşadığı olaylar ve olumlu olumsuz kişiyi etkileme gücüne sahip her şey de insan kişiliğini oluşmasına vesile olan çevresel faktörlerdir.

İki ağaç örneğinde olduğu gibi insan konusunda da durum farklı değildir. Eğer kişi hayatta sağlıklı bir gelişim göstersin tohumunda yani mizacında bulunan olumlu özellikleri açığa çıksın istiyorsak o kaliteli meyveler veren ağaç gibi kişinin ihtiyaçlarının da karşılanıyor olması gerekir. Hava gibi su gibi toprak ve güneş gibi ihtiyacı olan şeylere ulaşamazsa hatta uzun süre mahrum kalırsa o insan hem kendi adına hem eşi çocukları ailesi toplum kısacası çevresi adına fayda beklemek anlamsız ve boş bir bekleyiş olacaktır.

Fakat bu noktada dikkat etmemiz gereken husus her ağacın meyvesinin aynı olmayışıdır. İşte bu farklılığı sağlayansa mizaçlarımızdır. O yüzden kişinin içe dönük olması, yalnız vakit geçirmeyi tercih etmesi, insan ilişkilerinde hassas olması, duygularını mimiklerine yansıtması, mantığıyla hareket etmesi, kendini ön plana çıkarmayı sevmesi gibi gibi hususlar kişilerin “psikolojilerinin iyi olmadığı” çıkarımını yaptırtmamalı bize. Aynı şekilde bazı erkeklerin eşlerinden daha duygusal olmaları ya da bazı kadınların eşlerinden daha çok mantığıyla hareket etmeleri veya bazı çocukların daha bebekliklerinden itibaren baskıcı anne babaya rağmen kendilerini çok rahat ifade etmeleri “garip” gelmesin bize. Çünkü elma ağacı elma ağacı olmakla lezzetlidir armut ağacı armut ağacı olmakla. Ve bazı ağaçların meyve vermesi için daha az suya ihtiyacı varken bazı ağaçlarınsa daha az güneşe ihtiyacı vardır. O yüzden “ihtiyaç” meselesi ağaçtan ağaca değiştiği gibi kişiden kişiye de değişen bir kavramdır. O halde insana dair söylenen genel ifadeler bazıları için nimet ve sorunlarının çözümüne katkı sunmuş olurken bazılarına zehir gibi bir tavsiye olabilir. Maalesef psikolojik video ve kitaplardan “olumsuz” anlamda etkilenen çokça danışanım oldu. O yüzden mottomuz şu olmalı “her tavsiye bana işlemez”. Psk. Elif ÖZDEMİR

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.