Hava Durumu

Eşlerin sorumluluk alanları

Yazının Giriş Tarihi: 02.03.2021 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.03.2021 07:30

Hani özgürlükle ilgili klişe bir cümle vardır bilirsiniz: "Bir kişinin özgürlüğü, bir başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter". Ben bu cümleyi 'sorumluluk' olarak yeniden düzenlemek istiyorum: "Bir kişinin sorumluluğu, bir başkasının sorumluluğunun başladığı yerde biter, bitmeli, bitirebilmeli."

Kadın, erkek, çocuk yani her birey için ev içi, ev dışı sorumluluklar yazılı olmayan kurallar çerçevesinde belirlenmiş durumdadır. Bu kurallar ya ev içinde konuşulup kararlaştırılır ya da kültürel olarak zaten yerleşmiş kalıplar vardır. Buraya bir parantez açmadan geçmek istemiyorum: Özellikle farklı kültürlerde yetişmiş bireylerin bir evliliğe adım atmadan önce sorumluluklarını konuşmaları, evlendikten sonraki yaşamlarında ev içi ve ev dışı hangi sorumlulukları hangi bireyin alacağına karar vermeleri evliliklerinin sıhhati için çok değerlidir. Çünkü biliyoruz ki, evli insanların birbirlerinden en çok yakındıkları nokta sorumluluklarını yerine getirmiyor oluşlarıdır.

Diyelim ki kadın ve erkek evliliğe adım atmadan önce sorumluluklarını konuştular ve anlaştılar.

Erkek ev içinde:

  • Çöpleri toplamak
  • Kırılan, dökülen yerlerin tamiri
  • Çocuklarının ev ödevlerine yardımcı olmak

Ev dışında:

  • Çalışmak
  • Faturaları ödemek
  • Pazar alışverişini yapmak

Kadın ev içinde:

  • Yemek yapmak
  • Temizlik yapmak
  • Çocuklarıyla vakit geçirmek

Ev dışında:

  • Çalışmak
  • Market alışverişini yapmak
  • Çocukları okuldan almak gibi sorumlulukları aldı.

Eğer '-ayrı gayrı- mı olurmuş canım' deyip de duygusal davranılmaz ve iş bu aşamaya kadar getirilebilirse evliliklerde ortaya çıkan problemlerin yarısı daha başlamadan çözüme kavuşturulmuş olur.

İkinci aşama ve benim asıl önemsediğim mevzu: Sorumluluk alanlarımıza sürekli müdahale etmemektir. Çünkü sürekli müdahale etmek, karşımızdakinin üstlendiği sorumluluğu içselleştirmesine engel olur. İçselleştirilmeyen sorumluluk, bir zaman sonra sorumluluk olarak görülmez. Sürekli müdahale eden, yönlendiren ve her seferinde 'hatırlatan' kişi içinse bu durum içinden çıkılmaz bir hal alır. Kişi, alarm görevi görmekten yorulur, sıkılır, kendi sorumluluklarını aksatmaya başlar ve sonuç olarak karşılıklı atışmalar ve hakaretlerle yolun sonu mahkemede biter.

O halde sorumluluklarımıza müdahale eden değil, sorumluluk almamıza yardım eden, destek olan eşler olalım. Evliliğimiz bal, kaymak olsun.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.