Bilmek sakinleştirir

"Oyuncaklarını hiç paylaşmıyorsun." diye söylendi anne, misafirler gittikten sonra.

"Kardeşini çok kıskanıyor." dedi başka bir anne, ne yapacağını şaşırmış bir halde.

"Hep onun dediği olsun istiyor, istediği olmayınca da çok öfkeleniyor." dedi başka biri oğlundan söz ederken.

"Kendi başına oyun oynamayı öğren artık, tepemden in!" diye çıkıştı evladına diğer anne.

Aileler çoğu zaman bu tür sorunlarla danışmanın kapısını çalarlar. Probleme fazlaca odaklanılmış ve çözüme giden yollar adeta tıkanmıştır. Aile bunalmış, soluğu danışmanın kapısında almıştır.

Böyle zamanlarda bu tür problemler yaşayan aileleri bir araya getirmek hedefe giden yolda yapılan en faydalı iş olacaktır.

Çünkü aileler;

• Yalnız kendi çocuklarının kardeşini kıskandığı,
• Yalnız kendi çocuklarının paylaşma noktasında sıkıntı yaşadığı,
• Yalnız kendi çocuklarının istediği olmadığında öfkelendiği,
• Yalnız kendi çocuklarının annenin başından ayrılmadığı,
• Yalnız kendi çocuklarının markete girdiğinde tutturduğu gibi bir düşünce içerisine girerler.

Ve bu tür düşünceler, yaşanan durumu çözüme değil aksine çözümsüzlüğe doğru sürükler.

• Çocuk paylaşmaz. Ebeveyn öfkelenir.
• Çocuk tutturur. Ebeveyn öfkelenir.
• Çocuk annenin tepesinden inmez. Anne öfkelenir.
• Çocuk kıskanır. Ebeveyn öfkelenir.

Anne-babalar olarak kendi ebeveynliğimiz için yapacağımız en faydalı iş ise çocuklarımızın yaş ve dönem özelliklerini bilmektir. Doğum öncesinde çocukların yaş ve dönem özelliklerini öğrenmek, doğum sonrası için bir başucu kitabı edinip arada bir göz atmak ebeveynin özellikle de annenin yükünün birçoğunu alacaktır.Çünkü yük dediğimiz şeyler çoğu zaman bilmediğimiz, anlamlandıramadığımız, bir yere oturtamadığımız durumlar ve olaylardır.

Mesela;

• Kardeşi olan çocuk kıskanır.
• 2  - 4 yaş arası çocuklar oyuncaklarını paylaşma noktasında sıkıntı yaşayabilir.
• 2 yaş itibariyle benliğini fark etmeye başlayan çocuk engellendiğinde öfkelenebilir, istediğini yaptırmak konusunda sık sık tutturabilir.
• Bebeklikten çocukluğa yeni adım atmış çocuk, henüz tek başına oyun oynayamaz. Annesi oyun arkadaşı oluverir.

Evet, bunlar normaldir. Fakat normal olması ebeveynin yaşanan durumlar karşısında hiçbir şey yapmayacağı anlamına gelmez. Ebeveyne düşen, sakinliğini muhafaza edip hayatı anlamaya ve anlamlandırmaya çalışan minik yolcuya bu yolculuğunda eşlik etmek, yönlendirmek, gerekli yerlerde sınır koyabilmektir.

Yaş ve dönem özelliklerini bilmek ebeveynin yaşanan durumları anlayışla karşılamasını sağlayacak ve problemin içinde boğulmadan çözümler üretebilmesini kolaylaştıracaktır.