Hava Durumu

Bilişsel esneklik (2)

Yazının Giriş Tarihi: 14.06.2022 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.06.2022 06:04

Peki demiş olalım ki: “Beni gördü selam vermedi demek ki ben selam verilmeye bile değmeyecek bir insanım.” Bu düşünce biçimi hayatımızı nasıl etkiler peki? Diğer düşünce yapısında karşı tarafı suçlarken burada da kendimize dönük suçlamalara başlarız. Belki “ben neden bu dünyaya geldim” gibi cümlelerle varoluşumuzu bile sorgulamaya başlarız. Tabii ki buradan da bize düşen pay psikolojimizin ve fizyolojimizin zarar görmesi olur. Bu iki düşünce yapısını muhatabımızın selam vermemesi üzerinden değerlendirdik fakat hayatta karşımıza çıkan bizi bunaltan, boğan, sıkan, strese sokan, korkutan, kaygılandıran her türlü olay için uyarlayabiliriz.

Peki dedik ki: “Ya dalgın olabilir, eşiyle tartışmış olabilir, işten çıkışta gördüm yorgun olabilir.” O zaman duygularımız ve davranışlarımız nasıl şekillenir sizce? Kendimizi veya karşımızdakini suçlamaktan kurtulup daha huzurlu daha rahat olmaz mıyız?  Hatta davranışlarımızla da daha çözüm odaklı yaklaşmaz mıyız muhatabımıza? Mesela selam vermediği için iç alemimizde yalan yanlış her türlü yorum yapmak yerine gidip “ya selam vermedin beni görmedin herhalde” deyip selam vermediğinin gerçek sebebini öğrenmeye çalışmaz mıyız?

Bilişsel esneklik dediğimiz şey de tam olarak budur. Yani kişinin olaylarla, kişilerle etkileşime geçtiğinde açık, esnek ve yargısız bir duruş sergilemesidir. Bu da demek oluyor ki ne kadar sabit fikirliysek ne kadar çok kalıp yargılarımız varsa o oranda hayat bizi yorar. Çünkü hayat dediğimiz şey zaten çatışmalar, kontrol edemediğimiz olaylar, ani durumlar, engellenmeler bütünüdür. Biz hayatı kontrol edemediğimize, esnek hale getiremediğimize göre sağlıklı, kaliteli bir hayat yaşamak istiyorsak bilişsel esnekliği kazanma yolunda çaba sarf etmek durumundayız.

Bir Japon atasözü derki: “Esneyen bambu, direnen meşeden daha kuvvetlidir.” Bambu, esneyen o yüzden kırılmayan, üzerine yük geldikten sonra yeniden eski haline dönebilen bir yapıya sahiptir. Meşeyse bildiğimiz gibi sağlam ve sert bir ağaçtır. Tam da bu sebeple şiddetli bir fırtına da zarar görme ihtimali daha yüksektir. O halde sert bir meşe ağacı olmak da bir bambu çubuğu olmak da bizim elimizde. Bu arada yeri gelmişken söyleyelim. “Neden insanlar terapiye gider” sorusunun da cevabını bu video vesilesiyle vermiş olduk. Bilişsel esneklik kazanmanın en güzel yollarından biridir terapi. Bir bambu esnekliğinde olabilmek duasıyla.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.