Hava Durumu

Ablaya emanet çocuklar

Yazının Giriş Tarihi: 21.07.2020 07:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.07.2020 07:30

Annenin evde işi vardı. Perdeler atılacaktı makineye. Pencereler silinecekti. Çamaşırlar ütülenecek, ev toparlanacaktı. Sabahın 9'uydu. 8 yaşındaki kızı uyanmış. Odasında resim yapmaktaydı. 9.30 gibi diğer odadan ses gelmişti. 3 yaşındaki oğlu uyandı. Gün başlıyordu. Anne, resim yapmakta olan kızına seslendi: "Kızım ben kahvaltıyı hazırlarken sen kardeşini oyalayıver."

Kahvaltı yaptılar. 8 yaşındaki kız tam oyuncaklarıyla oynayacaktı ki anne yeniden kızına seslendi: "Kızım kardeşini al da bahçeye çıkın oynamaya." Malum annenin işi vardı. Ayak bağı olmamalıydı çocuklar. 3 yaşındaki oğlunu, 8 yaşındaki kızına emanet etti anne.

Günlerden bir gün anne, yorgundu. Dinlenmeye, kendine vakit ayırmaya ihtiyacı vardı. Ayaklarını uzatıp iki saat sabah programı izlese kendine gelecekti anne. Bahçede arkadaşlarıyla oynayan 8 yaşındaki kızına seslendi: "Kızım kardeşin uyandı. Dışarı çıkmak istiyor. Karşılayıver."

8 yaşındaki kıza emanetti 3 yaşındaki kardeşi. İyi de bakıyordu kardeşine. Düştüğü zaman kaldırıyordu. Ağladığı zaman susturabiliyordu. Kardeşinin tuvaleti geldiğinde annesine dahi seslenmeden bahçenin köşesine yaptırıveriyordu. Kardeşi ağlamasın diye hep onunla oyun oynuyor, üzülmesin diye her istediğini yapıyordu abla. Bahçede bir şeyler yaşanıyordu. Ama annenin haberi yoktu. Nasıl da güzel ilgileniyordu abla.

3 yaşındaki çocuk büyüyordu yetişkinin özellikle de annenin gözetiminden uzakta. Büyüyordu canım işte. Çiçek de büyüyordu, ağaç da.

8 yaşındaki çocuk, anaçtı. Seviyordu kardeşine bakmayı. Anne ikinci çocuğunun nasıl büyüdüğünü dahi fark etmiyordu. Yükünü ne çok alıyordu kızı, annesinin.

Ama annenin unuttuğu bir şey vardı ki 8 yaşındaki kızı da çocuktu. Kardeşine bakmak onun sorumluluk alanına girmiyordu. Kardeşini korumak, onun görevi değildi. Onun arkadaşlarıyla özgürce oynamaya, resim yapmaya, oyuncaklarıyla vakit geçirmeye ihtiyacı vardı.

Abi, abla olmak çocukluktan çıkmak, kardeşin ebeveyni olmak anlamına mı geliyordu? Hayır! Ama bu durum annenin işine geliyordu. 3 yaşındaki çocuk, 8 yaşındaki ebeveyni gözetiminde büyümeye devam ediyordu. Çiçek de ağaç da büyüyordu işte. Çocuk da büyüyordu. Boyu uzuyordu, kilo alıyordu. Büyüyordu canım işte.

Anne-babaya emanet çocuklar, birbirlerine emanet ediliyordu. 8 yaşındaki kızın tek suçu, ilk çocuk olmaktı. Arkadaşları oyun oynuyor. Kendi ise kardeşini oynatıyordu.

Akşam ezanıyla girdi çocuklar eve. 8 yaşındaki kız, günün yorgunluğuyla yatağına uzandı. Ertesi gün için enerjiye ihtiyacı vardı. Hemen daldı uykuya kız.

Anne, 3 yaşındaki çocuğunu söylene söylene uyutmaya koyuldu. Daha evin tozu alınacaktı.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.