Rolümüzü ustaca üstlenmek

İnsan hayatta ne çok rol üstlenir. Evlatlık rolü, anne babalık rolü. Eşlik, arkadaşlık, akrabalık ya da dostluk rolü. Bazen de kayınvalidelik ya da gelinlik, damatlık rolü gibi. Ama insan her rolü mükemmel bir şekilde üstlenemeyebiliyor. Çünkü insanın üstlendiği her rolün, gerektirdikleri ve etkilendikleri unsurlar farklıdır. Ve şunu her zaman iyi bilmeliyiz ki bir rolü mükemmel şekilde yürüten bir insan, diğer bir rolde başarısız olabilir. Çünkü her biri farklı unsurlarla desteklenir.

Örneğin çevremizde en çok şahit olduğumuz durumlardan biri evliliklerde karşılaştığımız rol anlaşmazlıklarıdır. Gerçekten özünde iyi bir insan olarak tanıdığımız ve sevdiğimiz kişilerin, eşlik, kayınvalidelik, gelinlik, kayınpederlik ya da damatlık rolünün altından kalkamaması gibi. Bunların etkileyici faktörlerini doğru yönetmezsek elbette ki sorunların çıkması kaçınılmazdır. Mesela annelik ya da babalık rolünün altından kalkamamış birini düşünün. Bu rollerin en büyük etki alanını o bireylerin çocuklukta kendi ebeveynlerinin bıraktığı izler oluşturur. Onları da ebeveynlik rollerinde farkında olmadıkları bu unsurlar yönetir. Mesela öğrenilmiş eksikli ebeveynlik, aşırı korumacılık, kontrolsüz sevgi, duygusal yoksunluklar ya da olgunlaşmamış ebeveynlik hissi. Bunlar genel çerçevede kişinin sosyal ilişkilerinde bir sorun oluşturmayabilir çünkü her halanı etkileyen unsurlar farklıdır. İnsan arkadaşlık rolünde gösterdiği özveriyle eşlik rolündeki özveriyi aynı kefeye koyamaz. Ya da aile rolleri ile sosyal roller farklı faktörlerle şekillenirler.

Şu da bir gerçektir ki; iyi bir insan olarak bildiğimiz kişilerin bazı rollerdeki başarısızlığını kabul etmeyiz ve karşı tarafı sorumlu tutmaya kalkarız. Oysaki hayatımızdaki roller iyi bir insan olmamızdan ziyade o konudaki potansiyelimiz ve farkındalığımızla alakalıdır. Kişi çok iyi bir insan olabilir ama çok iyi bir eş olmayabilir. İyi bir arkadaştır ama iyi dostluk yapamayabilir. Eş olma konusunda başarılıdır fakat ebeveyn olma konusunda yetersiz kaldığı durumlar yüzünden bu rolü hakkıyla yerine getiremeyebilir.

O zaman böyle bir durumda ne yapmalıyız? Öncelikle bu durumun üstesinden gelebilmek için; bizi olumsuz etkileyen durumların, geliştirilmesi gereken yönlerimizin ve hatta bu konudaki zaaflarımızın ya da yoksunluklarımızın farkına varmalıyız. İnsan isterse düşünce ve davranışlarını olumlu yönde geliştirebilir. Zaaflarını yönetebilir. Etkisi altında kaldığı durumu tam tersi bir şekilde avantaja dönüştürebilir. Bilmemiz gereken önemli nokta da insanın başarısız olduğun rolün altından kalkabilecek potansiyeli oluşturabileceğidir. Sonuçta hayat bize her dönemde farklı roller yüklüyor. Eğer ezbere yaşamaya devam edersek alacağımız sonuç hep aynı olur. İnanın hayat denen bu tiyatro sahnesinde bize düşen her rolün üstesinden ustaca gelebiliriz. Çünkü bu fıtratımızda var. Tek ihtiyacımız onu bulup çıkarmak!

Sağlıcakla ve farkındalıkla kalın.