Hava Durumu

Bu hayatı yaşıyor mu yoksa tüketiyor muyuz?

Yazının Giriş Tarihi: 25.11.2020 06:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.11.2020 06:30

İnsan yaşadığı sürece ihtiyaçtan dolayı hep tüketir. Peki asıl tükettiğimiz şeyin farkında mıyız? Hayatımızı yaşamak ile tüketmek arasında nasıl bir fark olduğunu hiç düşündünüz mü? Belki de küçük yaşta omzumuza yüklenen zorunluluklar, bu hayata verdiğimiz anlamı en başta değiştiriyor. Ailesinin hayallerini ve beklentilerini karşılamak zorunda olan, çocukluğundan vazgeçmiş çocuklar! Günümüzden örnek vermek istiyorum; bir danışanım çocuğunun dikkat dağınıklığı olduğundan yakınmıştı. Biraz durumu açıklamasını istediğimde çocuğunun okula, dershaneye, spora gittiğini artık bazen gitar kursuna göndermediğini anlattı. Ve çocuğun dikkati dağınık! Aynı şekilde daha üçüncü sınıfta çocuğunu her okul çıkışında ve hafta sonu da dahil, profesyonel yüzme kursuna götüren bir anne tanımıştım. Bu çocukların robottan ne farkı kaldı siz söyleyin? Peki bu tempoyu çocuk mu istiyor? Elbette hayır! Ama hayatta başarılı olmalılar hatta mutsuz bile olsalar! Sanırım bizi şu anda en çok yoran durum bu! Sevmediği ve mutlu olmadığı mesleğe ya da hayata sahip insanlar. Hayattan lezzet almıyorsak o zaman nasıl bu hayatı yaşıyor olabiliriz ki? Çoğu insan, zorunda olduğu hayata, mesleğe ya da evliliğe mahkum bir şekilde yaşamını tüketiyor. Ee ne yapalım o zaman, her şeyi bırakıp gidelim mi? Elbette hayır! Bazı durumlar bizi mecburiyetlere itmiş olabilir tamam. Ama bir şeyi gönülden ve severek yapmakla mecburiyetten yapmak arasında büyük fark vardır. Hatta durum her şeyimize yansır. O yüzden mecburiyetleri avantaja dönüştürmek inanın bize çok iyi gelecek! Elimizde olan her şeyi güzelleştirmek mümkünken neden ömrümüzü şikayet ederek tüketiyoruz ki? Bizim olan, şikayet etsek de, memnun olmasak da bizim değil mi? Onu kendimize dert ve yük etmek de yine bizim hayatımızı zorlaştırır, bir başkasınınkini değil. Durumu güzelleştirmek de aynı şekilde yine bizim huzur ve mutluluğumuz içindir. Kabul etmek gerekir ki, bazen hayat bizi hiç de istemediğimiz kararlar almaya mecbur bırakmış olabilir. Bu bazen ailemiz, bazen de çok farklı etkenlerden dolayı olmuştur. O zaman içinde bulunduğumuz duruma çocuklarımızı da mahkum etmeyelim. Onlar bizim onları mecbur ettiğimiz hayatı değil de mutlu olacakları hayatı yaşasınlar. Çünkü insan ancak kendisi mutlu olursa başkalarını mutlu edebilir. En doğru kararları alabilmeleri için her zaman çocuklarımızın arkasında olalım. Onları ve hayatlarını yönetmeye çalışmak sandığımızın aksine çocuklarımızı bir gün mutlaka mutsuz edecektir. Kendi adımıza da sadece tükettiğimiz bir hayattansa, her ne yapıyorsak zevk alarak ve mutlu olarak yaşayacağımız bir hayata kavuşmak için çalışalım. Elimizde olanı güzelleştirelim ve daha iyisini yapmaya gayret edelim. İnsan isterse her zaman daha iyisi olabilir! Bu sadece elindekilerle bile olsa...

Sağlıcakla ve farkındalıkla kalın.

Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.